Münih'te yayımlanan Süddeutsche Zeitung'da Alman federal meclisinde grubu bulunan bütün partilerin İncirlik'ten askerlerin çekilmesini istediğine vurgu yapılıyor:
"Alman parlamentosunda, Hristiyan Birlik'ten (CDU/CSU) Sol Parti'ye kadar bütün partiler İncirlik konusunda alışılmadık bir şekilde aynı görüşü paylaşıyor. Partiler her türlü net tutumu destekliyor. Ancak emin olunmayan bir tavır, müzakere ve hatta rıza gösterme; sorun yaratırdı. Bu nedenle bu sorunda Gabriel açısından durum oldukça kolaydı. Ankara'da kendi isteğini açıkça ortaya koyabildi ve sorunun çözümü için son çabasını göstermiş oldu. Yaptığı görüşme de karmaşık değildi. Anafikri, ‘Evet mi, hayır mı? Tamam, hadi gidelim!' oldu.”
Mainz merkezli Allgemeine Zeitung'daki yorumda ise Alman askerlerinin İncirlik’ten çekilmesinden başka bir seçenek kalmadığı belirtiliyor.
"Becerikli bir şekilde müzakere etme ve isteklerini kabul ettirme sanatı olan diplomasi, ancak karşı taraf uzlaşmaya hazır olduğu takdirde başarıya ulaşabilir. Fakat İncirlik meselesinde Türkiye açısından uzun zamandır böyle bir durum söz konusu değil. Bu nedenle de başka bir hava üssünün seçilmesi dışında bir alternatif bulunmuyor. Zira Alman askerleri yabancı bir hükümetin oyuncağı değil. Ve çünkü Alman hükümetinin, federal meclisin alacağı kararla Türkiye'ye açıkça şunu göstermesi gerekiyor: Artık yeter.”
Nürnberger Zeitung'da Türkiye ile Almanya arasındaki İncirlik krizine ilişkin şu satırlar göze çarpıyor:
"Almanya Başbakanı Merkel, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın provokasyonları ve küstahlığını artık görmezden gelemez. Geçildiğinde hiçbir yaptırımı olmayan kırmızı çizgilerin temelde hiçbir değeri yok. Bu nedenle de Alman askerleri bundan sonra İslamcı teröre yönelik mücadelelerini muhtemelen yakında Ürdün'den sürdürecek. Askerlerin çekilmesinin iki NATO ortağı, Türkiye ve Almanya açısından ne anlama geleceği ise belirsizliğini koruyor.”
Stuttgarter Zeitung'da aynı konu şu sözlerle ele alınıyor:
"Bu, gerilimi tırmandırma stratejisi. Erdoğan, iç siyasette bundan yarar sağladıkça da bu stratejiyi sürdürecek. Siyasetin kabadayısına anlayacağı dilde bir yanıt vermek gerekiyor: Alman askerlerinin muhtemelen Ürdün'de konuşlandırılması. Ancak belki bu da son adım olmayacak. Zira askerlerin çekilmesi Türk hükümeti için çok can yakıcı değil. Bundan sonraki adım Avrupa Birliği üyelik müzarekelerine son verilmesi olabilir. Mülteci anlaşması, Avrupalıların şantaja boyun eğmesine yol açmamalı.”
© Deutsche Welle Türkçe
JD/CÖ