33 kişinin yaşamını yitirdiği Suruç Katliamı’ndan sağ kurtulan kurtulan Ümmühan Özdemir, "Milli Güvenliği Tehdit Eden Örgüt ve Yapılarla İrtibatlı Kamu Çalışanları Hakkında Genelge’’nin ardından, Sancaktepe Belediyesi’ndeki işinden çıkarıldı.
Etkin Haber Ajansı (ETHA)’dan İsminaz Ergün’ün haberine göre, Kobanê’ye yardım için yola çıkan SGDF’lilerle birlikte Suruç’a giden Özdemir, AKP’li Sancaktepe Belediyesi'ne izin için yaptığı başvuruda da "Kobanê'ye yardım için gidiyorum" diye yazdı ve bir hafta izin aldı. Ancak, katliam nedeniyle Kobanê'ye geçemeyen Özdemir, işyerine geri döndüğünde işten çıkarılmak istendi. Özdemir, "Suruç dönüşü benim yıllık iznimi zoraki kullandırdılar. 'Belediyeye gelme, buradaki herkes panik halinde' dediler. İzine çıktım. İzinden döndükten sonra amir çağırdı, gittim, 'Üç gün sonra yıllık iznin bitiyor. Bittiğinde iş akdin sona erecek' dedi. Nedenini sordum, 'Yaşanan olaylar, seninle ilgili vahim durumlar var, terör örgütü tarafından takip ediliyor olabilirsin, Emniyet de takip ediyor olabilir' diyerek, çıkışımı vereceklerini söylediler" dedi.
Neden işten çıkarıldığına dair kendisine resmi bildirimde bulunulmasını isteyen Özdemir'e sadece "İşi kendi isteğimle bırakıyorum" ibaresinin olduğu bir kağıt imzalattırılmak istendi. Bunu imzalamayan Özdemir, izni bittiği için bu kez rapor aldı. Raporlu olduğu süre bittikten sonra yeniden çağrılan Özdemir'e iş yerinin değiştirileceği ve Sarıgazi'nin dışında, ormanlık bir alanda olan Veterinerlik Şefliği'nde temizlik işi yapacağı söylendi. "İşten çıkmam için bana mobbing uyguluyorsunuz" diyen Özdemir, bunu kabul etmedi.
Belediye, "Çalıştığın yere, ana binaya geri döneceksin ama ne işi yapacağın belli değil" dedi. Özdemir, neredeyse 10 gün boyunca, hiçbir şey yapmadan, sadece işe gidip geldi.
Genelgeyle işten atıldı
Bu süreç, 6 ay sonra, Başbakan Davutoğlu'nun "Terör genelgesi"ni açıkladığı güne kadar sürdü. Özdemir, ertesi gün 16 Şubat'ta, işten çıkarıldı. Özdemir, işten nasıl çıkarıldığını şöyle anlattı: "Öğlen saatlerinde idare amiri beni çağırdı, gittim. 'Büyük ihtimalle akşam görmüşsündür' dedi- Başbakan'ın açıkladığı 'terör genelgesini' ima ederek. 'Bugün çıkarılıyorsun, iş akdin feshediliyor' dedi. İtiraz ettim, zaten Suruç'tan beri bunu yapmak istiyordunuz. Genelgeden dolayı çıkarıldığımı yazılı olarak tebliğ etmenizi istiyorum dedim. 'Tamam, avukatla konuşacağız' dediler."
Ancak, AKP'li belediye tarafından Özdemir'e resmi bir tebligat yapılamadı, amiri "Bunu açıklamak istemiyorum, sonuç olarak tek taraflı sözleşmeyi feshettik" yanıtını verdi.
Suruç'tan döndükten sonra sürekli olarak işten çıkarılmak istendiğini, buna direndiği için de mobbinge maruz kaldığını söyleyen Özdemir, "6 aydır inatla, iradeyle baskılara karşı mücadele ettim. Birazcık da olsa vicdanları, insanlıkları vardır diye düşünüyordum. Ama yok, kendilerinden farklı olanlara, nasıl davrandıklarını daha net görmüş oldum" dedi.
İki yıl önce AKP'li olduğunu, gençlik kollarında sekretarya, kadın kollarında ise teşkilatlanma birim başkanlığı yaptığını söyleyen Özdemir, "Hiçbir şey bilmeden, anlamadan onların arasında yer aldığımı fark edince ayrıldım. ESP’li oldum. Beni kaybetmenin çekememezliğini yaşıyorlar. Ne yaptılarsa karşılarında dik durdum, bunu kaldıramadılar. Şimdi yerim belli, amacım da belli. Beni işten çıkardılar diye her şeyden vazgeçmeyeceğim tabi ki. Mücadelenin en önünde olmaya devam edeceğim. Onlara karşı mücadelemi sürdüreceğim, hukuki olarak hakkımı arayacağım" dedi.
