Türkiye'de yaklaşık 10 yıl önce 2 bin olan hipermarket ve süpermarket sayısının 6 bine yaklaştığı belirtilerek, bunların perakende pazarındaki payının da son 13 yılda yüzde 10'dan yüzde 60'a ulaştığı bildirildi.
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, muhabirine yaptığı açıklamada, küçük esnafı hipermarketler karşısında koruyan yasalar olmadığı için hipermarket ve süpermarketlerin sayısının her geçen gün arttığını söyledi.
Özgenç, 1998'de 2 bin civarında olan hipermarket ve süpermarket sayısının bu yılın kasım ayında 6 bine ulaştığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Marketlerin sayısı 2002 yılı sonu itibariyle 4 bine yakındı. Geçen 4 yıllık sürede 2 bin 500 metrekareden büyük hipermarket sayısı 102'den 196'ya, 1000-2500 metrekare arası olanlar 230'dan 510'a, 400-1000 metrekare arası olanlar 486'dan 1.500'e çıktı.
Hazırlanan ancak bir türlü çıkarılmayan Hipermarketler Yasa Tasarısı'na göre il ve ilçelerdeki yerleşim merkezlerinde 5 bin metrekareden büyük mağazalar açılamayacak, 400 metrekareden büyük mağazaların kuruluşu izne bağlanacaktı. Ancak, küçük esnafı hipermarketler karşısında koruyan yasalar olmadığı için, 400 metrekare üzerindeki hipermarketlerin ve süpermarketlerin perakende pazarındaki payı son 13 yılda hızla arttı. Bu oran 1995'de yüzde 10 iken, 1998'de yüzde 15'e çıktı. 2008 sonunda ise yüzde 60'a yaklaştı."
Özgenç, hipermarketlerin oluşturduğu haksız rekabetin sadece esnafı değil tüm kesimleri ilgilendirdiğini de savundu.
Hipermarketler yasasının bu yıl da çözüme kavuşamadığını dile getiren Özgenç, "Bu yasayı bakkalları hipermarketlere karşı savunan bir yasa olarak görmek hata olur. Bu, Türkiye'nin milli pazarını ve sanayisini, milletler arası dev perakende zincirlerine karşı koruma yasasıdır" dedi.
Esnafın genel ekonomik konjonktürden kaynaklanan sorunlarının yanında hızla yaygınlaşan hipermarketler gibi özellikli bir sorunla da boğuştuğunu hatırlatan Özgenç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yıllardır dillendirdiğimiz hipermarketler konusu artık sadece esnafı değil büyük ölçekli işadamı ve sanayicilerin önemli sorunu olmaya başladı. Hipermarketler yüklü miktarda satın alma avantajlarını kullanarak yerli sanayicilerimizi çok ağır koşullara mahkûm etti. Sanayicimiz de ayakta kalmak, hipermarketlerden yaptığı zararı karşılayabilmek için küçük esnafa yüksek fiyattan mal satmakta. Bu durumda haliyle küçük esnafın sattığı ürünün hipermarketten pahalı olduğu için vatandaş tercihini haklı olarak süper marketlerden yana yapıyor.
AVM’ler açık, çarşılar kapalı
Hafta sonu hiçbir Avrupa ülkesinde gıda ürünleri satan marketlerin açık olmadığına dikkat çeken Özgenç, tasarının yasalaşmasıyla kamuoyunda alışveriş merkezlerinin kapatılacağına yönelik yanlış anlama olduğunu oysa sadece alışveriş merkezlerinin içindeki gıda ürünleri satan mağazaların kapalı olmasının gerektiğini söyledi.
Hipermarketlerin şehir dışına taşınması ve hafta sonları kapalı olması gerektiğini ifade eden Özgenç, şöyle devam etti:
"Başta İstanbul'da AVM'ler şehrin göbeğinde. Bazıları 24 saat hizmet veriyor. Esnafın ise pazar günü dükkânını açması yasak bu adil olmayan duruma yetkililer bir an önce çözüm getirmeli.
Hipermarketlerin Avrupa'daki koşullarda çalışmasını istiyoruz. Türkiye'deki durum esnafın rekabetini imkânsızlaştırıyor.
Tasarının çıkartılması yönünde verilen sözler yerine getirilmedi. Tasarı her defasında rafa kaldırıldı. Hem iktidar, hem de muhalefet küçük esnafın büyük sorununa çözüm bulmadılar. Beklentimiz, 2009'da iktidarıyla muhalefetiyle hipermarketler yasasının acilen çıkartılarak, küçük esnafın piyasadan silinmeden yasa ile korunma altına alınması."