T24 - Taraf gazetesinde yayımlanan WikiLeaks kriptolarında bugün (9 Mart 2012), Sabah gazetesi ile "gölge CIA" denilen Stratfor arasındaki ilişki ağına ilişkin yazışmalar yayımlandı.
"Stratfor'un haber yaptırtmak için her zaman Başbakanlık danışmanlarının aracılığına ihtiyacı yok" ifadelerinin yer aldığı haber şöyle:
'Türkiye’de kimlere neler soracağımızı koordine edelim'
Stratfor’un beş milyondan fazla e-posta mesajını okuyunca, kuruluşun Türkiye’ye, birçok ülkeden daha fazla önem verdiği, ülkedeki gelişmeleri daha yakından izlemeye çalıştığı ortaya çıkıyor. Bunun bir göstergesi de şirketin idari işlerden sorumlu yöneticisi Meredith Friedman’ın, Türkiye konusunda çalışan uzmanların daha planlı ve sistemli bir koordinasyon sağlaması için belirlediği görev paylaşımı. Meredith Friedman, 17 Haziran 2010’da Stratfor Direktörü olan eşi George Friedman, Türkiye konusunda uzman analizciler Kamran Bokhari, Reva Bhalla, Scott Stewart ile Emre Doğru’ya “Türkiye’de koordine olmak için sistem” başlıklı bir mesaj göndermiş:
“Türkiye’deki çalışmalarımızı koordine edebilmek için çok çaba göstermeliyiz, zira herbirimiz bir noktada bakanlıklarda, düşünce kuruluşlarında, bankalarda, vs. aşağı yukarı aynı insanlarla ilişki kurduk. Kimi zaman bağlantılarımızın mevkii farklıydı (George ile ben Türk Dışişleri Bakanı ve İş Bankası’nın CEO’su ile görüştük, Reva ile Kamran Dışişleri Bakanı/ Cumhurbaşkanı’nın danışmanları ve İş Bankası’nın yöneticileri ya da direktörleriyle biraraya geldi), kimi zaman ise hepimiz aynı kişilerle görüştük (örneğin İbrahim Kalın). Kimi zaman ise aynı dili konuştuğu ve saat diliminde olduğu için kaynaklara Emre’nin bir telefonla ulaşması daha iyi olabiliyor. Birbirimizle çakışmamızı, çift dikiş yapmamızı, kafamızın karışmasını veya çelişmemizi önlemekten emin olabilmek için işte yapacaklarımız:
1. Türkiye’deki kaynaklarımızla (ya da ABD’deki Türk kaynaklarımızla) irtibat kurmadan önce herbiriniz bu listeye sormak istediğiniz soruyla ilgili bir e-posta gönderecekseniz ve gerçekten acil bir durum olmadığı sürece bu gruptan ek sorular veya yorumlar almayı bekleyeceksiniz. Eğer kaynakla irtibat kurmadan soruyu ya da meseleyi aydınlatabilmek için bu grubun üyeleriyle bir tartışma yapmanız gerekiyorsa, hızlıca bir telefon açın.
2. Kaynaktan cevap aldığınızda ise cevabını hemen bu gruba e-postayla göndereceksiniz ki sorulan soruya verilen cevabı hepiniz görebilsin. Eğer hemen bir analiz [INSIGHT] olarak paylaşılabilecek bir bilgi ise bunu her zamanki yöntemle bilgi akışı takibinden sorumlu görevlilere yönlendirin. INSIGHT’tan sonraki ilk kelime daima ülke ismi olmalı ki Türkiye’den söz edildiğini hepimiz görebilelim.
Kaynaklarımızla olan irtibatı daha senkronize hale getirebilmek ve de George ülkedeyken yaptığı toplantılarda neler söylediğini öğrenebilmeniz için bu yöntemi zamanla daha da geliştirebiliriz. Konfederasyon ortaklarımıza -Hürriyet ve Sabah- soru sormak ve onlardan sorularını almak için farklı bir sistem oluşturuyorum, bunu da size ayrıca ileteceğim.
'Yüzyüze temas, gizli yazışma, araç tedariki ve haber yazdırma'
Bu e-postadan anlaşıldığı üzere, örneğin Başbakanlık Danışmanı İbrahim Kalın gibi isimlerle, Stratfor’daki bütün Türkiye uzmanlarının ilişkisi var. Bu ilişki zaman zaman Reva Bhalla’nın 10 Mart 2010’da Kızılay’daki Başbakanlık ofisinde Kalın’la buluşması gibi profesyonel yüzyüze temaslar halinde, bazen de Stratfor Direktörü George Friedman’ın Kalın’a “Gülen Hareketi ile aramızı düzeltmemize yardım et” çağrısı yaptığı ve 48 saat sonra olumlu cevap aldığı 1 Eylül 2010 tarihli e-postasında olduğu gibi özel yazışmalarla ilerliyor. İlişkinin bilgi alışverişini aşan bir yardımlaşma/ misafirperverlik boyutu da var; zira George Friedman ve eşi Meredith Friedman bir istihbarat toplama gezisi için 31 Mayıs 2010’da İstanbul’a geldiklerinde, bir yerden bir yere gitmelerinin kolaylaştırılmasında Başbakanlık devreye girmiş. Meredith Friedman kendilerini havaalanında karşılayacak olan şoföre, çok eşyaları olacağı ve geniş bir araba gerektiği konusunda e-posta gönderirken bir kopyasını da İbrahim Kalın’a iletiyor. E-posta şöyle başlıyor: “Sevgili Ozan, Bay İbrahim Kalın İstanbul’da olduğumuz süre zarfında ihtiyaçlarımız için bir araba ve şoför ayarlayacağını belirtmişti...” Aynı mesajda, Friedman 2 Haziran 2010’da İş Bankası Yönetim Kurulu Ersin Özince ile, ardından konfedere ortakları olan Sabah Gazetesi ile yapacakları toplantıların yerini ve zamanını İbrahim Kalın’a ve ulaştırma işlerinden sorumlu diğer kişilere iletiyor.
Ayrıca yine “Derin Posta” gösteriyor ki, Stratfor Türkiye’deki bazı gazetelere haber yaptırmak istediğinde, George Friedman’ın 14 Eylül 2010 tarihli e-postasında “Bu adam büyük bir kaynak... Bu adamla kurduğum ilişki ve yaptığım görüşme kesinlikle gizli kalmalıdır” diye söz ettiği İbrahim Kalın’dan yardım alıyor. 7 Eylül 2010 tarihinde Kalın, Friedman ve Karman Bokhari’ye gönderdiği epostada gereğinin yapıldığını şu ifadeyle iletiyor: “Sevgili George ve Kamran, Bazı medya kuruluşlarına Stratfor’un Türkiye ve Balkanlar hakkındaki raporunu haber yapmalarını söyledim ve ürettikleri haberlerin linklerini aşağıda gönderiyorum. İbrahim.” Postadaki linkler arasında cnnturk.com ve aktifhaber.com gibi sitelerdeki haberler dikkat çekiyor.
'Murat Yetkin’i atlayıp, Turkish Daily News’la işi götürelim'
Ancak Stratfor’un haber yaptırmak için her zaman Başbakanlık danışmanlarının aracılığına ihtiyacı yok. Zira istihbarat kuruluşunun “resmî” ilişki kurduğu konfedere ortağı Sabah gazetesiyle işbirliği de karşılıklı istihbarat ve enformasyon aktarımına dayanıyor. Derin Posta’da işin “haber yaptırma” boyutu defaatle örneklenmiş. 30 Eylül 2011’de Emre Doğru, Reva Bhalla’ya yazıyor: “Reva- Suriye konulu yazımızı konfedere ortağımız Sabah’a gönderdim, yarın aynen basacaklar.”
Benzer bir ilişkiyi geçmişte Hürriyet Daily News’la kuran, ancak Murat Yetkin’in genel yayın yönetmenliğini devralması sonrasında ilişkiyi istediği gibi devam ettiremeyen Stratfor, çareyi önceki Genel Yayın Yönetmeni David Judson döneminde kurulan resmî ilişkiyi bitirip, Yetkin’i atlayarak HDN’deki diğer gazetecilerden bilgi almakta bulmuş. [Murat Yetkin Taraf’a daha önce yaptığı açıklamada, 31 Ocak 2012’de Stratfor yetkilileriyle iş yemeği yediğini belirterek şunu demişti: “Bu yemek sırasında aslında Türkiye’deki resmî ortaklarının Sabah gazetesi olduğunu öğrendik. Önerileri bize hem içerik, hem de iş yönüyle uygun gelmedi ve önermek istedikleri başka projeleri olursa dinleyebileceğimizi söyleyerek görüşmeyi sonlandırdık. Dolayısıyla Hürriyet Daily News ile Stratfor arasında ne geçerli bir işbirliği anlaşması, ne de formel bir ilişki bulunmaktadır.”]
1 Aralık 2011’de Emre Doğru, Meredith Friedman’la tanıştırmasına rağmen kendi epostalarına cevap alamadığı Yetkin’le ilgili “onu boşverin” demeye getiren şu mesajı yazıyor: “HDN’deki Barçın Yinanç ve Taylan Bilgiç gibi akıllı çocuklarla zaten ilişkideyim (David onları tanıyor). Kurumsal ortaklığımızı korumak istiyorsanız, bu başka bir şey ama benim fikrimi sorarsanız, HDN’den enformasyon almak için yeni genel yayın yönetmeninin peşinde koşturmamıza gerek yok.”
'Sabah’taki kaynaklarımız bizim için askerlere sordular'
Bu mesajdan da anlaşıldığı üzere, Stratfor’un konfedere ortaklarıyla ilişkisi tek taraflı değil, haber yaptırıyorlar, aynı zamanda çeşitli konularda enformasyon talep edip alıyorlar. WikiLeaks’in elde ettiği ve hepsi dünyaya açıklanacak olan belgelerde bu alışverişin yüzlerce örneği var. Mesela 26 Temmuz 2010’da Emre Doğru, Jennifer Richmond’a şöyle yazmış: “Konfedere ortağımız Sabah’a Kuzey Irak’tan aldığımız ve Zervani güçlerinin Türkiye’de eğitim gördüğünü yansıtan raporu gönderdim. Bunun üzerinde konuştuk ve konfedere ortağımız Sabah askerî yetkililerle temasa geçti. Bana geri döndü ve Zervani güçlerinin raporda belirtildiği gibi özel kuvvetler olmadığını söyledi. Ayrıca Kahire’deki Gül-Mübarek görüşmesi üzerine de konuştuk ama kapalı kapılar ardında neler olduğu konusunda makbul bir enformasyona sahip değildi.”
'Emre Aköz Stratfor’u öven bir yazı yazdı, ona teşekkür ettik'
Bilgi alışverişinin yanı sıra, Türk medyasındaki haber ve yazılarla reklamının yapılmasının da Amerikan kuruluşu için önemli olduğu anlaşılıyor. 26 Kasım 2010’da yine Emre Doğru, Stratfor yöneticilerine, “Sabah’ta Stratfor’la ilgili bir haber daha” başlıklı bir elektronik posta göndermiş: “”Konfedere ortağımız Sabah’taki meşhur bir köşe yazarı olan Emre Aköz bugünkü makalesinde Stratfor’dan ve George’dan söz etti. Aköz, Türk dış politikası ve AKP konusunda paranoyak olanların Amerikan istihbarat ve stratejik düşünce merkezi Stratfor’un kurucusu, siyasetbilimci George Friedman’ı dinleyebilmelerini ve Friedman’ın onlara Türkiye’nin gelecekte nasıl başlıca küresel güçlerden biri haline geleceğini anlatmasını dilediğini söylüyor. Makalesinde G’nin Türkiye konusundaki haftalık raporuna doğrudan bir atıf yok. Ona nazik sözleri için teşekkür ettim ve G’nin Türkiye konusundaki haftalık raporunu gönderdim.”