Yüzde 98 engelli raporu bulunan Bekir Güven, 5 yıl önce sosyal medya paylaşımlarında “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla yargılandığı davada verilen 22 aylık hapis cezasının onaylanması üzerine tutuklandı. Eskişehir Cezaevi’ne götürülen Güven'in bakımıyla ilgilenen eşi Rukiye Güven, “Yemeğini bile ben yediriyordum. Şimdi ne durumda bilmiyoruz" dedi.
Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre 'Huntington' hastalığı (sinir sisteminin temel elemanı nöronları hedef alan hareket kaybına neden olan hastalık) teşhisi konulan yüzde 98 engelli raporu bulunan Bekir Güven, 5 yıl önce “örgüt propagandası” iddiasıyla verilen 22 aylık hapis cezasının onaylanması üzerine tutuklandı. Hiçbir ihtiyacını tek başına karşılayamayan Güven, tutuklanmasının ardından Eskişehir Cezaevi’ne götürüldü. Geçen zaman içinde ilerleyen hastalığından dolayı 24 saat bakıma ihtiyaç duyan Güvenin, eşi Rukiye Güven, “Eşim 2015 yılında HDP çalışmalarına katıldı. Eşimin o dönem hastalığı başlamıştı ama durumu kötü değildi. Zaman içerisinde hastalığı ilerledi ve yüzde 98 engelli raporu verdiler. 2015 sonrası 2016 kitlesel tutuklamalar ve soruşturmaların başlamasıyla sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek hakkında 2 dava açıldı. ‘örgüt propagandası’ 22 ay, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ suçlamasından 1 yıl 1 ay hapis cezası verildi. Her iki karar için istinafa başvurduk. İstinaf, verilen 22 aylık cezayı onayladı diğeri hala bekliyor” bilgilerini verdi.
"Tek başına kendisine bakamaz"
İstinafın 22 aylık hapis cezasını onaylaması üzerine eşi hakkında arama kararı çıkarıldığını dile getiren Güven, “Teslim olmadı zaten olacak durumu da yok. Tek başına kendisine bakamaz. Ama dün bir çay ocağının önünde otururken polisler alıp cezaevine götürdü. Arkasından cezaevine gittik ama görüştürmediler. Bugün avukatımızla beraber savcılığa başvuracağız. Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi için dilekçe vereceğiz, tutuklanmasına itiraz edeceğiz” dedi.
“Bu hastalık stres olması durumunda hızlı ilerliyor”
Eşine 24 saat kendisinin baktığını anlatan Güven, “Kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Yemeğini bile ben yediriyordum. Banyosundan temizliğine kadar her şeyiyle ben ilgileniyordum. Ama şu anda tek başına mı kalıyor, durumu nasıl bilmiyorum. Çocuklarım ve ben çok endişeliyim. Çünkü bu hastalık stres olması durumunda çok hızlı ilerliyor. Üzgün ve endişeliyiz” ifadelerini kullandı.