Soma'daki maden faciasından sonra bir ilk yaşandı ve kamu görevlisine uzanan soruşturmada devlet memurlarının dokunulmazlık zırhı delindi. Taş Kömürü İşletmeleri'ne bağlı olan Ege Linyit İşletmeleri Müdür Yardımcısı Ali Ulu, bakanlık izni olmadan gözaltına alınıp sorgulanarak mahkemeye sevk edildi. Soma'da 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciadan sonra "soruşturma şirket yetkilileri ile sınırlı mı kalacak" sorusu gündeme gelmişti. Dün, kamuoyunun endişeleri ve devlet yetkililerinin de beklentilerine karşılık veren ilginç bir gelişme yaşandı. Diğer şüphelilerle birlikte gözaltına alınıp savcılığa, oradan da tutuklanma talebiyle hâkimliğe çıkarılan Ali Ulu, halen Taş Kömürü İşletmeleri'ne bağlı Ege Linyit İşletmesi'nde (ELİ) Müssese Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyor. Kamu görevlisi olan Ulu, aynı zamanda ELİ'nin yönetim kurulu üyeliği görevini de yürütüyor. Normal şartlarda, Ulu hakkında soruşturma başlatılıp sürdürülebilmesi için 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlileri Hakkında Kanun hükümlerine göre doğrudan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'nın izni gerekiyor. Fakat bu defa izne gerek görülmedi.
Avukatı da açıkladı
Sabah gazetesinden Ersan Atar’ın haberine göre, ELİ Müdür Yardımcısı Ulu'nun izin alınmadan soruşturulduğu bilgisini avukatı Mahmut Yılmaz da doğruladı. Avukat Yılmaz, müvekkili için soruşturma izni alınması uyarısının savcılarca dikkate alınmadığını ve süreci şöyle anlattı: "Müvekkilim gözaltına alınıp savcılığa çıkarıldığında arandık. Savcılığa, gerekli izinlerin alınmadığını söyledik ancak savcılık bunu dikkate almayıp zorunlu müdafi tayin etti. Biz de hâkimliğe çıktığı aşamada Soma Adliyesi'ne geldik. Hâkime de soruşturma izninin olmadığını hatırlattık. Bize herhangi bir yanıt verilmeden sorgu başladı ve devam etti. Müvekkilim salıverildi." Müdür Yardımcısı Ulu'ya, soruşturma sırasında nezaretçi defterini neden imzalamadığı soruldu. Ulu savunmasında, şunları söyledi: "Yönetmelik gereği Soma Kömürleri A.Ş'nin teknik nezaret defterini mali yönden imzalıyorum. Bu imza sadece mali hususları kapsamaktadır. İş güvenliğine ilişkin herhangi bir sorumluluğum yoktur. Teknik nezaretçi defterini ve imzam bulunmayan tutanakları görmedim, bu nedenle imzalamadım. Tutanaklarda herhangi bir eksiklik olduğu gerekçesiyle imzalamamış değilim."