Arzu Yıldız / Ankara
Son tayin kararnamesiyle Bakırköy'e atanan İstanbul Cumhuriyet Savcısı İbrahim Baytekin tarafından başlatılmak istenen ve 16 Ocak’ta operasyon için düğmeye basıldığı halde adli kolluk emri yerine getirmediği için yürütülemeyen yolsuzluk iddialı operasyonun detayları ortaya çıkmaya başladı. Son HSYK kararnamesi ile Baytekin'in hazırladığı soruşturma dosyasına yansıyan bilgilerde, İstanbul İtfaiyesi’ndeki bir grubun rüşvet karşılığı ana okulları, sağlık kuruluşları ve bazı güvenlik şirketlerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda firmaya usulsüz yangın ruhsatı verdiği iddia ediliyor. Yapılan teknik takiplerde bazı firmaların rüşvet vermeyi kabul etmediklerine dair görüşmelerin de yer aldığı öne sürülüyor. Soruşturma kapsamında dinlenen telefon konuşmalarının tapelerinde ise, işyeri yanan bir esnafa “Sizin yangın şüpheli, sigortadan para alamazsın, telefonda olmaz bu işler” ifadeleriyle yapılan davet dikkat çekiyor.
İtfaiye Destek Hizmetleri Müdürlüğü'nde görevli bazı personelin şüpheli olarak girdiği soruşturma dosyasına bazı esnaf ile yetkilerin görüşme kayıtları da yansıdı. Rüşvet aracılığı yaptığı öne sürülen A.O. isimli şahıs ve esnaf arasında yapılan görüşmeler de dosyada yer alıyor.
'Yangın şüpheli, telefonda bu iş olmaz'
Söz konusu görüşmenin soruşturma dosyası için deşifre edilen metni şöyle:
Esnaf: Bu sizin telefonunuzu bize verdiler de itfaiyeden de bu Fatih caddesinde bir dükkân yanmıştı ya, onunla ilgili herhalde bilgi istemişsiniz bizden.
A.O.: Ya mübarek dükkânınız yandı neredesiniz, ya insan bir merak eder ya.
Esnaf: Kardeş biz karakola yok biz karakola gittik zabıt aldık, bize karakolun yukarda Fatih karakolun dediği şey dedi Bayrampaşa itfaiyesine ya salı ya çarşamba günü gideceksiniz oradan raporunuzu alacaksınız.
A.O.: Ne Bayrampaşa İtfaiyesi ne karakolu ya… Sen bilgilerini verdin mi arkadaşa sigortan var mı?
Esnaf: Sigorta var hepsi vardır bilgileri verdim arkadaşa.
A.O: Siz yandığı günü akşama gelmediniz mi?
Esnaf: Geceye geldik saat 2’ye kadar oradaydık biz.
A.O: 2'ye kadar itfaiyeye niye uğramadınız abi söylemesi ayıp
Esnaf: Bize öyle bize öyle yanlış yönlendirdiler bizi sorabilirsiniz yukarıdaki Fatih polis karakolu vardır bizim itfaiyeye gitmemize gerek yok zabıt mabıt biz orada tutmuşuz dedi.
A.O: Şimdi gece saat 2'de orada karakol orada polis yoktu ki kardeşim.
Esnaf: Yok biz gittik geldiler onlar da tespit yaptılar zabıtta üzerimizde duruyor size de getirebiliriz.
A.O.: Vallaha yangın biraz şüpheli kardeşim işin gerçeği. Senin sigortan olup olmaması pek beni bağlamıyor da. Ya yangının şüpheli yani sigortadan bir şey alacağını zannetmiyorum şimdilik öyle benim kanaatim o yani.
Esnaf: Abi niye, sebep?
A.O: Yangının şüpheli.
Esnaf: Nasıl neden olmuş peki sizce?
A.O: Telefonda bu iş olmaz, bak hiç merak etmiyorsun, biz sürekli seni arıyoruz.
Esnaf: Yok abi kesinlikle sizin zabıta istersen şimdi hemen bir taksiye atlayayım geleyim?
A.O.: Abi zabıtayla polisle zabıtayla benim işim olmaz ben gittim yangını söndürdüm. Vatandaş bir şekilde komşulara bilgi verdik bize dönsün. Hiç ilgili değil ben bugün raporumu normalde yazıyordum dedim her ihtimale karşı bir daha dönelim çünkü raporu yazdıracağız yani sonuçta yapacağım yani?
Esnaf: Şimdi geleyim atlayayım geleyim mi?
A.O: İnsan bir merak eder bir gelir dükkânım yandı ne yaptınız bilgilerim bu.
Esnaf: Gerçekten samimi söylüyorum bize karakolun bize söylediği şey...
A.O: Ya arkadaş senin samimiyetine de pek güvenmiyorum ama… Çık gel bir çık gel konuşalım tamam Fatih itfaiyesine bir gel.
Esnaf: İtfaiye, Fatih itfaiyesine geliyorum hemen.
'Perşembeye kadar müsaade eder misin?'
Bir sonraki görüşmede aynı esnaf, A.O.’dan ödeme için süre istiyor:
Esnaf: Ali abi bize perşembe gününe kadar müsaade edebilir misin?
A.O: Perşembe gününe kadar müsaade edebilirsin tamam perşembe günü uğrasın bana sabah. Çarşamba günü tamam çarşamba bitirin o zaman.
Esnaf: Bir yerden bir söz almışız bize perşembe gününe söz verdi peşin dedi onun için.
A.O: İyi tamam perşembe günü uğrasın o zaman perşembe günü evrakını alırsın.