Habertürk yazarı Sevilay Yılman, pazar günü Maltepe'de gerçekleştirilen Adalet Mitingi'ne yer vermeyen gazetelere tepki gösterdi. "Arkadaşlar, böyle önemli bir haberi yok saymanız, tek bir satırla dahi sayfalarınızda görmemeniz ya da ekranlarınızda alt yazıyla dahi geçiştirmemeniz o mitingin yapıldığı gerçeğini değiştirmiyor." ifadelerini kullanan Yılman, "Siz bu tür haberleri görmeyerek sanıyorsunuz ki tarafı olduğunuz iktidara iyilik yapıyorsunuz. Çok üzgünüm ama üç maymunu oynayarak iktidara ne dostluk ne iyilik yapıyorsunuz, ne de gazetecilik!" dedi.
Yılman'ın yazısında "Bu tavırlarınızla sanki iktidar, kamuoyundan bir gerçeği saklamak istiyor da siz de onlara çanak tutuyorsunuz gibi bir imaj veriyorsunuz!" eleştirisine de yer verdi.
Sevilay Yılman'ın "CHP açısından katmerli rezalet" başlığıyla yayımlanan (12 Temmuz 2017) yazısı şöyle:
KIZDIRACAĞIM yine bizim mahalleliyi, yine atarlanacaklar biliyorum topyekûn, “Yandaşsın... Yalakasın... Düşkünsün... Hainsin... Babanın kemiklerini sızlatıyorsun” diyerek ama yapacak bir şey yok! Çünkü önceki gün internete düşen o fotoğrafların perde arkasındaki rezaleti ortaya dökme- liyim.
Hatırlıyor musunuz, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanlığı’yla ilgili bundan bir önceki yazımda şunları söylemiştim: “Adalet Yürüyüşü eyleminde çok başarılı olsa da ben yine de Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlık koltuğunu bir başkasına devretmesi gerektiğine inanıyorum. Zira onunla oldu olacak bu kadardır!”
Ne oldu biliyor musunuz o yazdıklarımın neticesinde? Tonlarca hakaret yedim. En çok da bizim Alevi camiasından. Efendim bu görüşümün temelinde yatan esas şey, iktidara bir biçimde yaranma çabasıymış. Yani bir yandan yürüyüşü olumlayıp bir yandan da Kılıçdaroğlu’yla bu işin gitmeyeceğini söyle- yerek iktidara, “Ben yine de sizden yanayım”mesajı veriyormuşum...
NE KADAR HAKLI OLDUĞUM ORTAYA ÇIKTI
Allah işte... Büyük... Ve adaleti var çok şükür! Hepi topu bir gün sonra, o yazdıklarımda ne kadar haklı ve gerçekçi olduğunun, Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında CHP’nin neden iktidar olamadığına dair tespitlerimin ne kadar yerinde olduğunun ispatı için olağanüstü bir malzeme sundu.
Gördünüz mü o fotoğrafları? 15 Temmuz gecesinden... CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’la birlikte o geceki darbe girişimini izliyor. Çay ve kahve eşliğinde.
Peki nerede çekilmiş bu fotoğraf?
CHP’nin Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nun evinde. Zaten bilinen bir şeydi Kemal Bey’in 15 Temmuz gecesini Kerimoğlu’nun evinde televizyon izleyerek geçirdiği, ama bu kadar rahat, nasıl der İngilizler hani“cool” olduğu da düşünülmüyordu.
Millet tankların üzerine yürürken, o tanklar milleti ezip geçerken, alçaklar sürüsü tarafından TBMM bombalanırken, anamuhalefet partisinin Genel Başkanı Kemal Bey, belediye başkanının evinde izliyormuş bütün olanları.
Asıl rezalet, yani katmerli olanı ise bu fotoğrafların çekilmesi meselesi... Dün olur ya, fotoğraflar fake’tir, montajdır, bir hataya düşmeyeyim filan diye bayağı bir kulis yaptım CHP’li kaynaklarımla. Fake değil! Tamamen doğru. Yani o fotoğraflar o geceye ait ve denildiği gibi Bakırköy Belediye Başkanı’nın evinden.
Fotoğrafları kim çekti?
Pekiiiii?
Gelelim zurnanın zırt dediği yere! Asıl mevzuya yani! Kim çekti o fotoğrafları?
Aldığım kesin bilgiyi aktarıyorum değerli okurlarım! O anda evde hepi topu 6 kişi varmış.
Bunlardan ikisi belli zaten. Fotoğraftakiler, yani Kılıçdaroğlu ile Canpolat.
Diğerlerini de sayıyorum... Evin sahibi Başkan Bülent Kerimoğlu, eşi, CHP Basın Danışmanı Okan Konuralp ve Koruma Müdürü Koray Aslan...
Yani o fotoğrafları çeken her kimse, bu dört kişiden biri! Kim çektiyse internete sızdıranın da o olduğundan şüphem yok.
Bunlar bir yana... Asıl rezalet ise tamamen mahrem bir ortamda edinilmiş bu fotoğrafları çekenin ve kamuoyuna sızdıranın hâlâ kim olduğunu tespit edememiş olmanız!
Olmaz arkadaşlar!
Düşünün... O gece... Darbe kalkışmasının olduğu o an... Siz alçaklığı televizyondan izlemekle yetinirken yanı başınızda birileri bu anları fotoğraflıyor ve sonra da rezil olmanız için internete sızdırıyor...
Ve ne acı ki hâlâ bu hainin kim olduğunu bilmiyorsunuz!
İşte bunun için, “Olmaz arkadaşlar, Kılıçdaroğlu’yla olmaz” diyorum. Bırakın darbe kalkışmasını seyretmesini filan bir yana... Koskoca bir partinin genel başkanının, kendisine karşı yapılan son derece basit bir hainliğin kim ya da kimler tarafından nasıl yapıldığını çözememiş olması büyük sorundur bir partinin geleceği açısından ve bu sorun ortadan kalkmadan da iktidar olmayı hayal etmek en hafif deyimle saflıktır!
Kafanız amigo gibi çalışıyor
Maltepe mitingi sonrası gösterdikleri duruş nedeniyle iktidar yanlısı medya maalesef yine sınıfta kaldı! Milyonlarca veya yüz binlerce veya on binlerce... Neyse ne! O mitingin haber olarak görülmemesi, yok sayılması alenen gazeteciliğe ihanettir.
Bana “Kim onlar?” falan diye sormayın lütfen! Onlar kim olduklarını çok çok iyi biliyorlar. Buradan, huzurlarınızda dünya basınının dahi birinci gündemine yerleşen Maltepe mitingini haberleştirmeyip hiç görmemeyi tercih eden sözüm ona gazeteci arkadaşlara sesleniyorum:
Sizin haberi yok saymanız, miting gerçeğini değiştirmiyor
Arkadaşlar, böyle önemli bir haberi yok saymanız, tek bir satırla dahi sayfalarınızda görmemeniz ya da ekranlarınızda alt yazıyla dahi geçiştirmemeniz o mitingin yapıldığı gerçeğini değiştirmiyor.
Siz bu tür haberleri görmeyerek sanıyorsunuz ki tarafı olduğunuz iktidara iyilik yapıyorsunuz. Çok üzgünüm ama üç maymunu oynayarak iktidara ne dostluk ne iyilik yapıyorsunuz, ne de gazetecilik!
Bu tavırlarınızla sanki iktidar, kamuoyundan bir gerçeği saklamak istiyor da siz de onlara çanak tutuyorsunuz gibi bir imaj veriyorsunuz! İktidarın böyle bir derdinin olmadığına ben yüzde bir milyon eminim. Peki siz niye böylesiniz?
Çünkü kafanız amigoların kafası gibi çalışıyor da ondan!
