T24 - Diyarbakır'da islami ağırlıklı 32 sivil toplum örgütü Hatip Dicle'nin milletvekilliğini düşüren YSK ve Meclis'i gitmeme kararı alan BDP'nin desteğiyle seçilen ve Meclis'e girmeme kararı alan milletvekillerine tepki gösterdi.
Diyarbakır'da İslami ağırlıklı 32 sivil toplum örgütü Diyanet-Sen şube binasında ortak açıklama yaparak, YSK'nin Hatip Dicle hakkında aldığı milletvekilini düşürme kararı ve BDP'nin desteğiyle seçilen bağımsız milletvekillerinin Meclis'e boykot etme kararına tepki gösterdi. Sivil toplum örgütleri adına yapılan açıklamayı okuyan Ömer Evsen, bağımsız milletvekili seçilen Hatip Dicle'nin vekilliğinin YSK tarafından düşürülmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Evsen, şöyle dedi:
"YSK milletvekili seçilmiş bir şahsın zorlama bir onamayla verilen ceza nedeniyle daha önce seçime girmesine izin verdiği ve seçilmesine sağladığı bir milletvekilinin aleyhine bir karar alarak yeni bir hüküm ihdas etmiş, seçilmiş milletvekilliğini Ak Parti'ye vermiştir. Adeta 80 bin kişinin iradesi yok sayılmıştır. Karşı bir atak olarak da bu blok kendilerini seçen ve çözüm çabaları için meclise gönderen halka danışmadan meclise gitmem kararı almışlardır. Özgür iradenin tecelli etmesinin önüne bu tür zorlama kararlarla gidilmesi toplum vicdanında onarılmaz yaralar açacaktır. Buna karşılık blok adaylarının da meclisi halkın onayını almadan protesto edeceklerini ilan etmeleri de anlaşılabilir değildir. Halk adına çözüm çabalarının tüm engellemelere rağmen devam edebilmesi ve Kürt sorunu başta olmak üzere ülkemizdeki tüm sorunların çözüm çabalarını yüceltilebilmesi için blok milletvekillerinin bu kararlarını yeniden gözden geçirmesi yerinde olacaktır. Anayasa çalışmalarının başlayacağı önümüzdeki günlerde halk iradesinin Anayasaya daha etkin katılımı için hükümet bir an önce çalışmalarına başlamalı, seçim kanununun değiştirilmesi sözü verilmeli, diğer davalardan yatan ve henüz ceza almamış olan milletvekillerinin meclis yoluna engel konulmaması sağlanmalıdır. Anayasa komisyonlarının tüm renklerin katılımıyla bir an önce toplanması sağlanmalıdır. Meclis tatile girmeden iş ve işlemlerine devam etmelidir. Aksi takdirde zaten gergin olan toplum daha da gerilecek ve beklenen barış ortamı sağlanamayacaktır"