-ŞİMŞEK: ''TÜRKİYE'Yİ TAKLİT EDİYORLAR'' İSTANBUL (A.A) - 22.10.2010 - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ''Eğer Avrupa gerçekten küresel anlamda daha büyük kazanımlar elde etmek istiyorsa, uzun vadede iyi bir ortaktan birşeyler bekliyorsa Türkiye'den daha iyi bir ülke olmadığını düşünüyorum. (Suriye, İran) Türkiye'ye bir model olarak bakıyorlar. Yani resmi olarak uluslararası platformda 'evet Türkiye bizim modelimizdir' demiyor olabilirler, ama pratikte Türkiye'yi taklit ediyorlar ve Türkiye'nin yaptıklarını yapmaya çalışıyorlar''dedi. Şimşek, Avrupa Yatırım Bankası (AYB) tarafından düzenlenen ''Türkiye için Akıllı Büyüme'' konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Ar-Ge'ye verdiği öneme işaret ederek, son dönemlerde özel sektörün Ar-Ge gereksinimlerini gözlemlediklerini ve cömert teşvikler vermeye başladıklarını hatırlattı. Şirketlere bu konuda vergi muafiyeti sağladıklarını anlatan Şimşek, 16'dan fazla uluslararası şirketin şu an itibariyle Türkiye'de bir Ar-Ge merkezi kurma aşamasında olduğunu bildirdi. Geleneksel sektörlerin de desteğe ihtiyacı olan sektörler arasında sayılması gerektiğini ifade eden Şimşek, bu yıl itibariyle bir planları olduğunu, bu değişimi nasıl yöneteceklerini bulmaya çalıştıklarını, bazı sektörlerin daha rekabetçi bölgelere taşınmasını mümkün kılacak teşvikler vermeye çalıştıklarını söyledi. Türkiye'nin önündeki bir diğer güçlüğün de tasarruf oranlarının çok düşük olmasından kaynaklandığını dile getiren Şimşek, hızlı büyüme gerçekleştirildiğinde cari bütçe açığının da kritik bir düzeye yerleştiğini, 1991 yılında politik liderlerden birinin emeklilik yaşını aşağıya çektiğini, ve bunun acısının bugün çekildiğini, sosyal güvenlik reformunun 2008 yılında gerçekleştirildiğini hatırlattı. Şimşek, Türkiye'nin şu an itibariyle enerji bağımlısı bir ülke olduğunu, hidro karbonlar aracılığıyla enerji üretimini çeşitlendirmeyi hedeflediklerini, su ve rüzgar gibi alternatif enerjileri değerlendirdiklerini ve nükleer enerji projesi üzerinde çalıştıklarını bulunduğunu söyledi. Şimşek, ''Şunu söylemeye çalışıyorum, doğru şeyleri yapıyoruz. Ama sorun şu ki bunun acil bir çözümü yok. Şu an itibariyle üzerinde çalıştığımız projelerin çözümü uzun vadede somut çözümler getirecek'' dedi. Kadın kesiminin işgücüne katılım oranının artırılması gerektiğine de işaret eden Şimşek, kentleşmeyle birlikte bu oranın arttığını, nüfusun geneli içinde yüzde 17'ye çıktığını, bunun büyük bir başarı sayılabileceğini söyledi. Türkiye'nin yüzünün değiştiğini, tarım ülkesinden kentleşmeye doğru yüzünü dönen bir ülke olduğunu belirten Şimşek, kentleşmenin yanında kentlerde yaşamaya başlayan insanları eğitmenin de önemli olduğunu anlattı. Şimşek, şu an itibariyle çok etkin işgücü politikalarına odaklanmış durumda olduklarını bildirdi. Resmi olmayan çalışma ortamlarındaki sorunlara da işaret eden Şimşek, ''Bunun da değişmesi gerekiyor. Bunlar maliyetleri yükselten unsurlar. Daha esnek bir işgücü pazarı oluşturmamız gerekiyor'' dedi. -''YOĞUN BİÇİMDE ALTYAPI ÇALIŞMALARINA ODAKLANDIK''- Mehmet Şimşek, yoğun bir biçimde altyapı çalışmalarına da odaklandıklarını söyledi. Görevde bulundukları dönem içinde inanılmaz miktarlarda karayolu inşaatı gerçekleştirdiklerini hatırlatan Şimşek, şu an itibariyle inşa ettikleri karayollarının yılda 4,5 milyar liralık tasarruf sağladığına işaret etti. Demiryolu inşası alanında da önemli çalışmalar yaptıklarını, uzun bir demiryolu ağı inşaa ettiklerini anlatan Şimşek, ''Şunu söylemeye çalışıyorum; altyapıya çok büyük bir yatırım yapıyoruz. Akıllı yatırım buralardan geçiyor'' dedi. Havaalanlarını inşaa etmek için tek bir kuruş bile ödemediklerini belirten Şimşek, özel sektöre yap-işlet-devret modeliyle havaalanları inşa etmelerini söylediklerini ve burada leasing yöntemleriyle tek kuruş bile ödemeden, vergi teşvikleriyle girişimcileri destekleyerek akıllıca bir büyüme gerçekleştirdiklerini söyledi. Şimşek, ''Akıllı büyüme için neler yapılması gerektiğini biliyoruz. Ar-Ge'ye, eğitime, altyapıya öncelik veriyoruz. Çünkü bütün bunlar rekabetçilik açısından temel unsurlar'' dedi. -''AVRUPA'YA HALA İHTİYACIMIZ VAR''- Mehmet Şimşek, Türkiye'nin Avrupa'ya hala ihtiyacı olduğunu belirterek, şöyle devam etti: ''Doğru olan her şeyi yaptık. Bir çapa olarak Avrupa'ya hala ihtiyacımız var. Çünkü Avrupa iyi bir referans noktası bence. Biz Avrupa ideallerimize sağdık olmaya devam ediyoruz ve birinci sınıf vatandaş ve birinci sınıf bir üye ülke olma yönündeki çabalarımıza devam edeceğiz. Bu bir saplantı değil. Bu bizler için doğru olan bir şey. Avrupa hala yüksek standartların temsil edildiği bölge. Kültür, demokrasi, temel hak ve özgürlükler alanında ve iyi yapısal altyapı sistemleri açısından önemli değerleri temsil ediyor. Avrupa bu ülkenin değişiminde önemli bir oyuncu bu yol ve bizim açımızdan soracak olursanız bu yolculuk şu an itibariyle başlangıcından çok daha büyük önem arz etmekte. AB desteğine ihtiyacımız var. Bu sayede kendi ülkemizi dönüştürebiliriz. Şu an keşke daha büyük, daha başka ülkelere de AB üye adayı olsa. Ama Avrupa bu anlamda adil davranmıyor. Umuyorum ki Avrupa daha güçlü bir lider olacak, daha stratejik bir perspektif içinde ilişkilerimiz devam edecek.'' Avrupa'nın daha ekonomik bir çerçevede Türkiye'ye bakış açısını değerlendirmesi gerektiğini belirterek, ''Çünkü Türkiye her cephede güç kazanmaya devam ediyor. Türkiye Avrupa için yük olacak bir ülke değil. Türkiye Avrupa için çok ciddi potansiyel arz eden ekonomik bir bölge. Eğer Avrupa uygarlıkları bir araya getirmekte gerçekten içtense Türkiye'den daha iyi bir örneği bulabilir misiniz? Müslüman bir ülkeyiz ama laik bir ülkeyiz, demokratiğiz, standartlarımızı güçlendiriyoruz, yasanın gücünü güçlendiriyoruz'' dedi. İran, Suriye gibi ülkelere bakıldığında bunların Türkiye'yi taklit ettiklerini söyleyen Şimşek, şunları kaydetti: ''Türkiye'ye bir model olarak bakıyorlar. Yani resmi olarak uluslararası platformda 'evet Türkiye bizim modelimizdir' demiyor olabilirler, ama pratikte Türkiye'yi taklit ediyorlar ve Türkiye'nin yaptıklarını yapmaya çalışıyorlar. Türkiye'de bütün gelişmeleri görüyor ve izliyorlar. Başarmaya çalıştıklarımızı görüyorlar. Bence bu çok önemli. Eğer Avrupa gerçekten küresel anlamda daha büyük kazanımlar elde etmek istiyorsa, uzun vadede iyi bir ortaktan bir şeyler bekliyorsa Türkiye'den daha iyi bir ülke olmadığını düşünüyorum. Bizim bu anlamda Avrupa'dan yazılı olarak direktiflere ihtiyacımız yok. Türkiye bence refah, denge anlamında Avrupa'ya çok şey katacak. Türkiye dalgalanmaların yaşandığı bir bölgede bulunan bir ülke olarak da görebilir ama biz bu ülkeyi daha stabil ve tutarlı sakin bir ülke haline getirmek adına çok şey yaptık ve yapıyoruz.''