Gündem

Şiddette şikayet şartı yargıçları böldü

Yeni TCK ile getirilen, ‘kadın şikâyetçi olmasa da şiddet uygulayan eşe ceza verilmeli’ yönündeki düzenleme tartışma yarattı.

20 Kasım 2011 02:00



T24- Yeni TCK ile getirilen, ‘kadın şikâyetçi olmasa da şiddet uygulayan eşe ceza verilmeli’ yönündeki düzenleme tartışma yarattı. Erkek hakim ve savcıların birçoğu, ‘Mağdur şikâyetçi olmazsa ceza verilmesin’ dedi. Kadın bir hakim ise, “Bu, N.Ç. olayında özeleştiri yapmayan zihniyet ile aynı’ diyerek öne sürülen görüşlere isyan etti.


Vatan'ın haberine göre, Türkiye, kadına karşı şiddet suçlarında mevzuat ve uygulamadaki eksiklikleri tartışırken, hakim ve savcıların eşine karşı şiddet uygulayan erkeklerin, şikayet olmasa bile yargılanmaları ile ilgili düzenlemenin kaldırılmasını tartıştıkları ortaya çıktı.


Yeni Türk Ceza Kanunu yapılırken, kadın örgütlerinin çabası sonucu, aile içi şiddet konusunda caydırıcı önlemler alınması amacıyla “kasten yaralama” suçuna özel bir hüküm konuldu. Normalde kasten yaralama suçunda, sanığın yargılanması ve caza alması için mağdurun şikayeti aranırken kanunun 86. maddesinde bu suçun “üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı” işlenmesi halinde şikayet aranmaksızın, verilecek cezanın yarı oranında artırılması hükme bağlandı.


Bazı hakimler rahatsız


Bu düzenlemeye karşı mahkemelerden Anayasa Mahkemesi’ne çok sayıda başvuru yapıldı. Yüksek Mahkeme, düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmesi taleplerini reddetti. Ancak bu düzenlemeye ilişkin hakim ve savcılardan ilginç itirazlar geldi. Çok sayıda hakim ve savcının üyesi olduğu adalet.org internet sitesinde bir hakimin “Sizce eşe karşı basit yaralama suçu şikayete tabi olmalı mı?” sorusuyla başlattığı tartışmaya katılan hakim ve savcıların büyük çoğunluğu, eşin şikayetini geri çekmesi halinde açılan davanın düşmesi gerektiği yönünde görüş belirtmeleri dikkat çekti. Tartışmaya katılan kadın hakimler ise bu görüşe karşı çıktı. Bir kadın hakim tartışmaya tepkisini “N.Ç olayında özeleştiri yapmayan zihniyet ile eşe karşı etkili eylemin (yaralama) tekrar şikayete bağlı olmasını isteyen zihniyet farkında olunsa veya olunmasa da aynı gibime geliyor” sözleriyle gösterdi.


‘Şikâyete tabi olmalı’


Tartışma forumunda dile getirilen bazı görüşler şöyle:
- Hakim: Ben ‘N’olur eşime ceza vermeyin’ diye ağlayan kadınları gördükçe, her yerde aile içi şiddetin çoğunlukla maddi sıkıntılardan kaynaklandığını okudukça, verdiğim her adli para cezası sonrasında maddi sıkıntılara bir yenisi eklemiş olduğumu bildikçe ‘bu işte bir sorun var’ demeye başladım.

- Hakim: Kadın böyle korunmaz. Aile yapısının zarar görmemesi, eşin alacağı cezadan kadının kendisinin mağdur olmaması, aile birliğinde çatlak oluşturulmaması adına bu düzenlemeden dönülmelidir.

- Hakim: Ben resen kovuşturmaya tabi olmasının Anayasa’ya aykırı olduğunu iddia ettim, Anayasa Mahkemesi işin esasına girdi tam o sırada bir Konya milletvekili eşine tokat atınca bizim çalışma boşa gitti ve Anayasa’ya aykırılık iddiam reddedildi.

- Savcı: Sizin eşinizi birisi bir güzel dövecek, eşiniz şikayetçi olmayacak, dövene bir şey olmayacak, siz bir tokat atacaksınız cezayı yiyeceksiniz, bunun hukuki bir tarafı yok.

‘N.Ç olayındaki zihniyet’

- Kadın hakim: Şikayete bağlı olmamalı. Şikayete bağlı olduğu zamanları yaşadık ve çözüm olmadı. Şimdi geriye götürmenin bir anlamı yok. Bunları tartışırken biraz da uluslararası sözleşmelere, temel hak ve özgürlüklerin geldiği aşamaya bakalım derim. Bizler yargıcız ve en temel görevlerimizden biri hak ve özgürlükleri uluslararsı standartların düzeyine çıkaramak ve korumak diye düşünüyorum. N.Ç olayında özeleştiri yapmayan zihniyet ile eşe karşı etkili eylemin tekrar şikayete bağlı olmasını isteyen zihniyet farkında olunsa veya olunmasa da aynı gibime geliyor.

- Hakim: Eşe karşı yaralama suçu yaralamanın basit tıbbi müdahale ile iyileşebilir kapsamında kalması halinde 1. defa işlenmiş olması durumunda şikayete bağlı olmalı, ancak ikinci kez olması halinde şikayet şartı aranmamalıdır.

İngiltere’de ‘Ayşe Paşalı’ cinayeti

İngiltere’nin Blackpool kentinde yaşayan Jane Clough (26), ambulans teknisyeni Jonathan Vass ile 4 yıldır beraberdi. Geçen yıl gördüğü şiddet nedeniyle ayrılık kararı aldı. Vass’ın ‘Ayrılırsan seni öldürürüm’ tehdidine rağmen kararını değiştirmedi. Clough bunun üzerine polise giderek şikayetçi oldu. Eski sevgilisinin ilişkileri boyunca kendisini sürekli dövdüğünü, biri yedi aylık hamileyken olmak üzere en az 9 kez tecavüz ettiğini söyledi. Ancak Vass tüm bu iddiaları reddetti ve mahkeme kefaletle serbest bırakılması kararı aldı.


Serbest kalan Vass, eski sevgilisinin çalıştığı hastaneye gitti ve otoparkta Jane’i 71 bıçak darbesiyle öldürdü. Türkiye’de kadına karşı şiddetin sembol ismi olan Ayşe Paşalı, boşandığı eşi İstikbal Yetkin tarafından tecavüz edildikten sonra öldürülmüştü.