Gündem

Şener Eruygur'un örtülü ödeneğinden hangi gazeteciler para aldı?

Fatih Altaylı Şener Eruygur döneminde bazı gazetecilerin "örtülü" paralar aldığının ileri sürüldüğünü yazdı.

16 Ekim 2010 03:00

T24-  Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, Jandarma Genel Komutanlığı’nın Şener Eruygur döneminde yaptığı “örtülü ödenek” harcamalarıyla ilgili olarak ortada “vahim” iddialar dolaştığını yazdı. Altaylı,  o dönemde bazı gazetecilerin de Şener Eruygur’dan para aldığının ileri sürüldüğünü dile getirdi. 

Fatih Altaylı’nın  “Şener Eruygur’un ödemeleri” başlığıyla yayımlanan (15 Ekim 2010) yazısı şöyle:


Şener Eruygur’un Jandarma Genel Komutanlığı döneminde, jandarmanın bütçesinden “naylon” firmalara oldukça yüklü ödemeler yapıldığı ortaya çıktı.

Rakam Türkiye’deki yolsuzluklar ölçeğinde ele alındığında “dev” görünmeyebilir ama azımsanacak, gözden kaçacak bir miktar da değil.

Bunların bazıları elbette devletin çeşitli kurumlarında olduğu gibi “örtülü” harcamalar olabilir.

Kimi “gerekli” işler için harcanmış olabilir.

Ancak “sorumlu” kamu görevlileri, bu gibi harcamaları naylon fatura marifetiyle yapmazlar.

Yaparlarsa da en azından “gizli” bile olsa bunların kayıtları, bilgileri vardır.

Olması gerekir.

Jandarma Genel Komutanlığı’nın Eruygur döneminde yaptığı bu tip harcamalarla ilgili ortada “vahim” iddialar dolaşıyor.

Beni asıl ilgilendiren bu iddialar.

Sadece “Ergenekon paranoyası” içindeki kişilerde değil, Ergenekon olayına “tarafsız” gözle bakma becerisini gösterenlerde bile etkili olan bu iddialar gerçekten korkunç.

“Bu iddialar ne?” diyeceksiniz haklı olarak.

Benim kulağıma gelenleri anlatayım.

İddia o ki, bazı “gazeteciler”, daha doğrusu gazeteci kimliği altında dolaşıp gazetecilik dışı uğraşlara bulaşan, bu uğraşlarla güç ve makam elde etmeye çalışan bazıları, o dönemde Şener Eruygur’dan önemli miktarda paralar almışlar.

Önemli dediğim miktar, bir gazeteci için önemli sayılabilecek birkaç yüz bin dolar seviyesindeki paralar.

Bu paralar gazete için alınmış, kuruma verilmiş paralar da değil.

Doğrudan doğruya “o” gazeteci veya gazetecilerin cebine giden, tabir yerindeyse “indiragandi” yapılmış paralar.

Bununla ilgili belgelerin dahi olduğu söyleniyor.

Böyle bir durumun en net şekilde ortaya çıkarılıp mesleğimizin utanç abidelerinden en azından bir bölümünün “haksız itibarlarını”, onlara bu itibarı veren topluma iade etmeleri gerekiyor.