Gündem

'Şemdinli Savcısı' suskunluğunu bozdu

Sarıkaya: Gülen’i tanımıyorum bile. Pasaportum yok. Usul yanlışlıkları yapmış olabilirim.Ama onlar bu sonucu doğurmamalıydı. Bir kırgınlığım yok.

20 Şubat 2010 02:00

T24 - Sarıkaya: Gülen’i tanımıyorum bile. Pasaportum yok. Usul yanlışlıkları yapmış olabilirim.Ama onlar bu sonucu doğurmamalıydı. Bir kırgınlığım yok.

Şemdinli iddianamesinde, başta eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın da aralarında bulunduğu askeri yetkililere “yetkisi olmamasına rağmen ağır suçlamalar yönelttiği, soruşturma aşamasında siyasilerle görüşerek meslek haysiyetine gölge düşürdüğü” gibi gerekçelerle HSYK tarafından meslekten ihraç edilen eski Van Özel Yetkili Savcısı Ferhat Sarıkaya ortaya çıktı. İki görevden ihraç edildiği Nisan 2006’dan bu yana Türkiye’den hiç ayrılmadığını belirten Sarıkaya ’nın Milliyet’in sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

İhraç edildikten sonra ne yaptınız?

F.S.: Ankara’daydım. Eryaman’da, Sincan’da kaldım. Şimdi de Çukurambar’da kalıyorum. Çocuklarım okula gidiyordu. Buraya taşındık.

ABD ve Bosna’ya gittiğiniz söylendi.

F.S.:
İkisine de gitmedim. Pasaportum yok.

Birtakım cemaatlerle ilişkiniz olduğu söylendi.


F.S.:
Böyle bir bağlantı yok. Fethullah Gülen için de söylendi. Tanımıyorum bile kendisini.

Neden ortadan kayboldunuz?

F.S.: Hep Ankara’da danışmanlık yaptım. Murat beyin yanında çalışıyorum. Okuldan arkadaşım. Geçmiş artık benim için bitti. Şu an önümüze bakıyoruz. Çocukların okuluyla ilgileniyoruz.

İhraç edildikten sonra maddi ve manevi sıkıntı yaşadınız mı?


F.S.:
Sıkıntı yaşadık, oldu tabii.

Ne tür davalarla ilgileniyorsunuz, neler yapıyorsunuz?

F.S.: Danışmanlık. Meşgul olduğum çocukların dersleri. İyi bir insan olmaları, vatana millete faydalı insan olmaları için çabalıyorum.

AB raporlarında hâlâ isminiz geçiyor. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, son krizde sizin yaşadıklarınızı anımsattı.

F.S.:
Takip etmiyorum. Televizyon bile izlemiyorum. Öne çıkmak gibi bir niyetim olsa, çıkar konuşurduk.

Herhangi bir siyasi partiye üye misiniz?


F.S.: Yok, kesinlikle. Bugüne kadar herhangi bir siyasiyle de temasım olmadı.

4 yıl geçti, hiç mi bir şey söylemek istemiyorsunuz?

F.S.: Ben söyleyeceğim her şeyi iddianamede (Şemdinli iddianamesi) söyledim.

O dönemde yanlış yaptığınızı düşünüyor musunuz?

F.S.: Usul yanlışlıkları olabilir. Ama onlar bu sonucu doğurmamalıydı. Defalarca söyledim. Usuli yanlış varsa da sonuç böyle olmamalıydı.

HSYK, Erzurum’daki savcıların yetkilerini kaldırdığına ne hissettiniz?

F.S.: Ben gündemi takip etmiyorum. Haber bile izlemiyorum. Çocuklarım var, onlarla ilgileniyorum.

‘Sonuç böyle olmamalıydı’ diyorsunuz, nasıl kırgın olmazsınız?

F.S.:
O dönemde yaşadığım kırgınlıklarım var tabii. Ama şimdi gayet iyiyim. Rahatım.

Peki sizce neden sonuç böyle oldu? Olmamalıydı diyorsunuz, neden ortaya çıkmadınız?

F.S.:
Onu yapanlara sorun. Sadece savcılık görevimi yaptım. Sonrasında öne çıkmak gibi bir düşüncem olmadı. Gizemli bir şekilde yaşamıyorum. Saklanmak gibi bir niyetim olmadı. Sıradan vatandaşız.

Sizi tanıyan olmuyor mu, siyasiler sizi arıyor mu?

F.S.: Oluyor tabii. ‘Merhaba’ diyorlar, o kadar. O dönemde meslektaşlarımdan arayanlar oldu.

Siyasilerle hiçbir ilgim yok. Kimse aramadı. Yüksek yargıdan da.

Size sahip çıkıldı mı? O dönemde, Adalet Bakanlığı Müsteşarı da ‘kınanmanız’ gerektiği yönünde oy kullanmıştı?

F.S.: Geçmişle ilgili konuşmak istemiyorum çok fazla.

Kırgınlığınız var ama ifade edemiyor gibisiniz?

F.S.:
Mutlaka, mutlaka. Sağolsunlar, Murat bey ve arkadaşlar destek oldular.

Memnun musunuz, yaptığınız işten?

F.S.: Savcılık gibi değil tabii, aynı tadı alamıyorsunuz.

AİHM’ye başvurdunuz mu?


F.S.: Hayır başvurmadım. O dönemde HSYK’ya savunmamı yaptım. Söyleyeceğimi söyledim.
 

Yaklaşık 4 yıl sonra

20 Nisan 2006’da meslekten ihraç edilen Sarıkaya, Çukurambar’da Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın evini karşıdan gören bir caddede eşi ve 3 çoçuğuyla oturuyor. Eve bir yıl önce taşındığını, daha önce Sincan ve Eryaman’da oturduğunu kaydeden Sarıkaya, 1200 TL kira ödediğini, bu semti tercih etmesinin özel nedeni olmadığını belirtti. Adresinin açığa çıkmasının ardından perdelerini dün gün boyu kapalı tutan, kapıyı kimseye açmayan Sarıkaya, avukat Murat Ataç’ın eve gelmesinden yarım saat sonra, saat 13.00 sıralarında dışarıya çıktı.
 

Avukat AKP adayıydı

Sarıkaya’nın yanında çalıştığı avukat Murat Ataç, geçmişte AKP’den Keçiören belediye başkanlığı için aday adayı olduğunu söyledi.

Ataç “Ferhat bey geçmişe bakmak istemiyor. Bir süre çok sıkıntılıydı. Önyargılı davrandılar. Engin deneyimlerinden faydalanıyoruz” diye konuştu.

Ataç, CHP lideri Deniz Baykal hakkında Ak Parti’yi siyasi darbe yapmakla suçlayan grup konuşması nedeniyle Ergenekon davasını etkilemeye çalıştığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunan avukatlar arasında da yer aldı.
 

‘HSYK ceza vermeye itildi’

Bazı internet sitelerinde yer alan habere göre, Sarıkaya Cihan Haber Ajansı’na kendi hayatını ve Erzurum’daki son gelişmeleri değerlendirdi. Sarıkaya şunları söyledi:

“İddianameyi hazırlarken baskı görmedim. Biz görevimizi yanlış ya da doğru yaptık, bunu mahkeme değerlendirdi. Kurul ceza vermeye itildi. 

(Erzurum’da) onların görevine son verilmesini çok takip etmiyorum. HSYK’nın yargılamaya müdahalesi olamaz. Geçimimi sağlamak için arabamı sattım.  İzlendiğim konusunda bir duyguya kapılmadım.”