Adana’nın Pozantı ilçesinde önceki gün saat 02.35 sıralarında 8 kişi oldukları belirtilen PKK’li bir grup, Pozantı İlçe Emniyet Müdürlüğü binasına uzun namlulu silahlarla saldırdı. Binaya farklı noktalardan girmeye çalışan PKK’lilere, polislerin de karşılık vermesi üzerine çatışma çıktı. Saldırıda polis memurları 32 yaşındaki İsa İpek ile 29 yaşındaki Serdar Kazar şehit oldu. Tanık polislerin anlatımları ve olay yeri inceleme ekibinin bulgularına göre şehit polislerden İsa İpek ilk ateşte şehit olurken, Serdar Kazar giriş merdivenlerinde silahlarındaki son kurşun bitinceye kadar çatıştı ve PKK’lilere engel oldu.
El bombası atacaktı
Kazar, kapıya kadar ulaşan yaralı bir PKK’linin el bombasının pimini çekmeye çalıştığını fark etti ve kendini siper ederek arkadaşlarını korudu. PKK’linin pimini çekip, binaya atmaya çalıştığı el bombasına siper olan Kazar, daha fazla polisin yaralanmasını ve şehit olmasını engelledi. Kendini siper ederek arkadaşlarını koruyan şehit polis Serdar Kazar’ın aslen Bingöl’ün Genç ilçesinde doğduğu, Zaza olduğu, 2 yıl Şırnak’ta görev yaptıktan sonra geçen yıl Adana’ya tayin olduğu belirtildi. Merdivenlerde ölen PKK’linin üzerindeki bombalar da yaklaşık 3 saat süren çalışmayla etkisiz hale getirildi. PKK’lilerin çantalarında, baskın yaptıkları Emniyet Müdürlüğü çevresinin krokisi de bulundu.
2 şüpheli yakalandı
Saldırıyla ilgili 2 şüpheli Tarsus-Adana- Gaziantep (TAG) Otoyolu’nda polis kontrol noktasını fark edince ters yönde kaçmaya çalışırken yakalandı. Serbest Bölge gişeleri yakınında kontrol yapan ekipler, kovalamacanın ardından otomobillerini terk edip uzaklaşmaya çalışan 2 şüpheliyi yakaladı. Öte yandan Emniyete saldırı düzenleyen 2 PKK’linin cenazesinin Pozantı Devlet Hastanesi’ne götürülmesinin ardından eli sopalı bir grup hastane önünde toplanarak slogan attı. Cenazeleri almak için DBP’li Mersin Akdeniz İlçe Belediyesi’nin cenaze aracı gönderdiğini duyunca “O araç buraya gelmesin yakarız” dedi. Çevik Kuvvet polisi, hastane bahçesinde güvenlik önlemi aldı.
Şehitlere son görev
Şırnak’ın Gabar dağı bölgesinde yol emniyeti alan askerlere yönelik saldırıda şehit olan 3 askerden Piyade Teğmen İbrahim Tanrıverdi ile Piyade Onbaşı Hamza Yıldırım memleketlerinde toprağa verildi. Ankara’da toprağa verilen şehit Yıldırım’ın Kocatepe Camii’nde düzenlenen cenaze törenine Başbakan Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı.
Cuma namazının ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr Mehmet Görmez’in kıldırdığı cenaze namazında askeri personel de sivil yurttaşla birlikte saf tutarak namaz kıldı. Cenaze törenine Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP lideri Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, kuvvet komutanları, Jandarma Genel Komutanı ve yurttaşlar katıldı. Görmez’in şehit Yıldırım için helallik istemesinin ardından cami avlusunda büyük boy Türk bayrağı açan bir grup, “Şehitler ölmez vatan bölünmez” diye slogan attı. Şehidin babasıyla yan yana cenaze namazı kılan Başbakan Davutoğlu, cenazenin top arabasına taşınması için oluşturulan tören bölgesinde şehidin babasının elini bırakmadı.
‘Artık bunları durdurun’
Bir süre top arabasında taşınan Yıldırım, daha sonra cenaze aracıyla Bala İlçesi’ne bağlı Karahamza Köyü’nde toprağa verildi.
Piyade Teğmen İbrahim Tanrıverdi için memleketi Malatya’da cenaze töreni düzenlendi. Diyarbakır’dan hava yoluyla Malatya’ya getirilen Tanrıverdi’nin naaşı, helallik alınmak üzere cenaze aracıyla Cumhuriyet Mahallesi’ndeki baba evine götürüldü. Burada şehidin annesi Gaffure, babası Hasan ve abisi Cengiz Tanrıverdi ile kız kardeşleri sinir krizi geçirdi. Törene, şehidin ailesi ve yakınlarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce, Malatya Valisi Süleyman Kamçı, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, AKP Malatya milletvekilleri Mustafa Şahin, Nurettin Yaşar ve Bülent Tüfenkci, CHP milletvekilleri Eren Erdem ve Ali Şeker, askeri ve mülki erkan ile vatandaşlar katıldı.
Şehidin annesi Gaffure Tanrıverdi, Bakan Güllüce’ye, “Ben oğlumu şehit verdim, vatan sağ olsun ama böyle olmamalı. Durdurun artık yeter. Yıkılmayacağım. Olsa bir daha vatana vereceğim. Benim oğlum ölmedi, vatana verdim” dedi. Şehidin cenazesi, cuma namazına müteakiben kılınan cenaze namazının ardından top arabasıyla Şehir Mezarlığında bulunan Garnizon Şehitliği’nde defnedildi.
