Gündem

'Savcının fotoğrafını basan gazeteler 12 Eylül'de, 28 Şubat'ta hangi başlığı attı'

Başbakan Davutoğlu, Savcı Kiraz'ın rehin alındığı sırada çekilen fotoğrafını yayımlayan gazeteleri eleştirdi

04 Nisan 2015 19:25

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara’da düzenlediği basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Berkin Elvan davasının savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın rehin alınmasının ardından yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, adliye girişinde avukatların üstlerinin aranmasının gerekli olduğunu savundu.

Savcı Kiraz'ın rehin alınma görüntülerini yayımlayan gazetelere de tepki gösteren Davutoğlu, "o gazeteler 12 Eylül'ü nasıl karşıladılar. 28 Şubat'ı nasıl karşıladılar, E muhtıra da , Ak Part'ye kapatılma davası açıldığında başlık atıldı, Ahmet Kaya hakkında hangi başlıklar atıldı. Arşivlerini açıp manşetlerine baksınlar" ifadelerini kullandı. 

Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:

 

Savcı Kiraz’ın öldürülesi

 

Çok yönlü olarak bu araştırma yürütülüyor. Teröristlerin bir kısım yurt dışı bağlantıları oldu. İstihbarat birimlerimiz çalışıyor, ne olursa olsun onlara ulaşılacak. Soruşturma, araştırma derinleştirilerek yürütülecektik. Şehit savcımızı katledenler hesaplarını verecekler mutlaka.

Böylesi üzücü olayların ardından geniş kapsamlı çalışmalar yapılır ama acaba nerede aksama var diye bakanlıklarımız çalışmalarını yürütür. Bu analizin yapılması gerekir.

 

Özel güvenlikler kaldırılacak mı?

 

Burada özel güvenlik yapılarında çalışan vatandaşlarımızın hakları mağdur edilmeden, atılması gereken adımlar atılır. Emniyet birimlerimiz de koordinasyonumuzun artırılması ve kamu kurumlarının korunmasını sağlayacak önlemler alacak.

Özel güvenlik kurumlarında çalışanların hakları mağdur etmeden yeni düzenlemeler yapabiliriz.

 

Avukatların adliye girişlerinde aranması

 

Yargı mensuplarına saygımız güvenimiz tamdır. Avukatlara yönelik bir tedbir değil. Avukatlık adı altında teröre önlemdir. Başka bir kurumun kıyafetini giyip yapılsaydı o kuruma da aynı önlemler alınırdı.

Avukatlarımıza yönelik bir şey değil bu. Bu tedbirler avukatlığa yönelik değil, teröristlere alınacak bir tedbirdir. Barolar birliğine ve avukatlarımıza sağ duyulu olma çağrısında bulunuyorum. Bu tecrübe bize gösterdi ki bazı tedbirleri almayız. Bu olay yaşanmamış gibi sayamayız.

Güvenlik güçlerimiz en çağdaş, en kibar biçimde bu aramaları gerçekleştirecektir. Güvenliği sağlamak zorundayız ve bu konuda kararlıyız.

 

Medyaya yasak tartışmaları

 

Kimse gerçeklerin üzerini örtmeye çalışmasın. İnsani duyarlılık ve toplumsal duyarlılık. Mağdurun yüzü açık verilmez. Basın yayın organları vicdanlarına bir sorsunlar bizi eleştirmeden önce… Şehit Savcımızın ailesi neler yaşadı. 

O açıklamayı okudum, hiçbir insani duyarlılığı yok o açıklamanın. Kendi aileleri bu durumda olsa ne yaparlardı. Bize mi dava açarlardı, o kamu kurumuna mı dava açarlardı.

Tam bir sorumsuzluk örneğidir. Basın özgürlüğü değildir bu. Herkes insan hayatına saygı gösterecek. Kendilerine öz eleştiri yaptılar.

Dikkat edin Bizim açıklamamızdan sonra toplantılar. Etik komisyonlarını topladılar. Bizim kararlı açıklamalarımızdan sonra toplandılar. Demokrasi dersi vermeye kalkıyorlar.

Bütün manşetlerini açsınlar, 12 Eylül'ü nasıl karşıladılar. 28 Şubat'ı nasıl karşıladılar, E muhtıra da , Ak Part'ye kapatılma davası açıldığında başlık atıldı, Ahmet Kaya hakkında hangi başlıklar atıldı. Arşivlerini açıp manşetlerine baksınlar. Baksalar önce kendi etik komisyonlarından geçemezler.

Benim ve ailemle ilgili bir sürü haber yaptılar. Bunu sineye çekebilirim ama şehit savcının resmini yayınlayan.  O veya bu grup diye bir ayrım yapılmadı. Kim o fotoğrafı yayınladıysa ona uygulandı.