Kahramanmaraş Barosu üyesi Avukat Ayhan Özdemir, adliye otoparkında daha önce yaşadığı bir olayla ilgili hakkında yürütülen soruşturma kapsamında 7 Aralık tarihinde ifade vermeye gittiği Cumhuriyet Savcısı ile yaşadığı “ayakta ifade verme” tartışması sonrasında, adli kontrol hükümlerinin yetersiz olacağı gerekçesiyle “görevi yaptırmamak için direnme” suçundan tutuklandı.
Kahramanmaraş’ta 25 yıldır avukatlık yapan Ayhan Özdemir, Afşin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturması kapsamında 7 Aralık günü “trafik güvenliğini tehlikeye sokma” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçlarından çağrı kaydı ile ifadeye çağrıldı.
Savcının ayakta ifade almasına itiraz eden Özdemir, çıkan tartışmanın ardından kolluk kuvvetlerince odadan çıkartıldı. Tartışma neticesinde Özdemir hakkında gözaltı kararı alındı. Özdemir, Afşin Adliyesi Baro Odası’nda kelepçe takılarak Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. 24 saatlik gözaltı sürecinin ardından adliyeye getirildi.
Savcının ve tanıkların ifadesinde, Özdemir’in ifadesini almak isteyen savcıya yönelik agresif tavırlar sergilediği ve “Sen benim ifademi nasıl ayakta alırsın lan”, “Dışarıya gel seninle dışarıda hesaplaşacağız, bekliyorum, erkeksen gel” dediği iddia edildi.
“Açılan soruşturmada izin alınmadı”
Özdemir çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği’nde verdiği ifadede, hakkında soruşturma açılan olayla ilgili, Afşin Adliyesi’ndeki duruşması için geldiğini ancak adliyenin giriş kapısının kumandasının çalışmaması sonucunda duruşmaya yetişmek için aracından inip adliyeye girdiğini söyledi. Arabasını kapıda bıraktığından dolayı hakkında, “trafik güvenliğini tehlikeye sokma” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçlarından soruşturma açıldığını söyleyen Özdemir, açılan soruşturmanın avukat olmasına rağmen izin alınmadan açıldığını belirtti.
Olay ile ilgili ifade vermek için savcının odasına gittiğini aktaran Özdemir, mesleğinden kaynaklı bir alışkanlıktan dolayı gayri ihtiyari şekilde koltuklara yöneldiğini, buna karşın savcının kendisinden oturmadan ifade vermesini istediğini söyledi.
“Ayağa kalkıp bağırmaya başladı”
Savcının ifade sırasında hakkındaki iddiaları suçlayıcı şekilde söylediğini ve konuyu anlatmak için konuştuğunu sırada savcının kendisine “sorularıma cevap ver lan” dediğini aktaran Özdemir, “Ben de kendisinin benimle böyle konuşmasına itiraz ettim. Savcı Bey sonrasında sesini yükselterek ayağa kalkıp bağırmaya başladı. Ben de kendisine yaptığının doğru olmadığını, görevini doğru şekilde yapması gerektiğini söyledim. Tehdit ya da hakaret içeren bir şey söylemedim. Sonrasında polis memurları odaya gelerek yaka paça beni çıkartmaya çalıştılar. Ben ise savcı beye bu olayın avukatlık veya savcılık ile ilgili olmadığını, farklı bir sıkıntı var ise dışarı konuşabileceğimizi söyledim. Buna rağmen kolluk kuvvetleri tarafından odadan çıkartılıp götürüldüm. Sonrasında gözaltı işlemi yapıldı. Dosya kapsamında ifadeleri alınan tanıkların beyanlarının tek yönlü olduğunu düşünüyorum. Çünkü beyanı alınan kişiler savcılık personeli olduğundan amirleri ile yaşadığım olaydan etkilenerek sağlıklı ifade verememişlerdir” dedi.
Hakkındaki suçlamaları ve tutuklama talebini reddettiğini söyleyen Özdemir, tutuksuz yargılanma talebinde bulundu.
“Savcılık ayakta ifade vermesi yönünde zorladı”
Özdemir avukatı Oğuzhan Erüstün, müvekkilinin olay çıkarmak gibi bir amacı olmadığını ve savcının suçlayıcı ithamlarda bulunmasına karşın itiraz ettiğini söyledi. Erüstün, “Olayda müvekkilimizin herhangi bir tehdit ya da hakaret içerikli sözü olmamıştır. Tüm bu hususlar değerlendirildiğinde görevi yaptırmamak için direnme suç tipi bakımından suç unsurları oluşmamıştır. Savcı beyin görevini yapmasını engelleyici herhangi bir eylem yoktur. Bu nedenler dikkate alındığında tutuklama tedbiri ölçülü olmayacaktır. Öncelikle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasını, mahkeme aksi kanaatte ise adli kontrol tedbirlerine hükmedilmesini talep ederiz” diye konuştu.
Özdemir’in avukatı Serhat Türkmen de, ceza muhakemesinde şüphelilerin savcılık makamında ayakta ifade vereceğine dair herhangi bir hükmün olmadığını vurgulayarak, “Ancak savcılık makamı müvekkilime ayakta ifade vermesi yönünde zorlayıcı bir tavırda bulunmuştur. Savcılık makamının bu tutumundan dolayı müvekkilimin ifadesi alınamamıştır. Müvekkilimin öncelikle serbest bırakılması, mümkün değilse adli kontrol tedbirlerinin veya kefalet hükümlerinin değerlendirilmesini talep ederiz” dedi.
“Adli kontrol hükümleri yetersiz olacaktır” denildi
Afşin Sulh Ceza Hakimliği, Özdemir’in agresif tavırları nedeniyle ifadesinin alınamadığını, savcılık makamında şüpheli olarak ifade verdiği için avukat görevi ile hareket ettiğinin kabul edilemeyeceğini belirtti. Özdemir’in savcıya yönelik tehdit ve hakarette bulunduğunu ve kolluk kuvvetlerinin müdahalesine rağmen devam ettiğini söyleyen Sulh Ceza Hakimliği, üzerine atılı suçu işlediğine yönelik kuvvetli suç şüphesini gösteren somut olguların bulunduğu ve verilebileceği ön görülen cezanın alt ve üst sınırı dikkate alındığında adli kontrol hükümlerinin yetersiz olacağı gerekçesiyle Özdemir’in tutuklanmasına karar verdi.
TBB ve barolardan tepki: Yargı yetkisi kullanılarak had bildirmeye çalışılamaz
Türkiye Barolar Birliği ve barolar, Özdemir’in tutuklanmasına ilişkin tepki gösterdi. Yapılan yazılı açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
"Gerek gözaltı işlemi ve uygulanan usul, gerekse TCK.m.265/2 kapsamında "Görevi yaptırmamak için direnme" isnadıyla tutuklama istemiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilme ve ardından tutuklama kararı verilmesi, yargı görevlilerinin görevlerini açıkça ve ısrarla kötüye kullanmasıdır. Suç teşkil eden bu keyfi uygulama, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının açık ihlali olup basite indirgenemez, yanlış bir hukuki değerlendirme denilerek geçiştirilemez.
Tutuklama nedenlerinden hiçbiri bulunmadığı halde Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 100.maddesine açıkça aykırı şekilde gerekçesini belirtmeksizin "adli kontrol hükümlerinin yetersiz olacağı" denilerek tutuklama kararı verilmesi keyfiliktir, kendini kanundan üstün görmektir. Bu hukuksuz uygulama, hakimlik vakarını ve güvenilirliğini ağır biçimde zedelemiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu, bu açık hukuksuzluğa sebebiyet verenler hakkında gereğini hemen yapmaz ve mesleki taassupla hareket ederse işini hakkıyla yapan binlerce yargı mensubunun güvenilirliğini bizzat kendi elleriyle yok edeceğini de kabul etmelidir.
Adli ve idari başvuruların yapılması suretiyle yasal sürecin tüm yönleriyle Türkiye Barolar Birliği ve Kahramanmaraş Barosu tarafından en üst düzeyde hassasiyet ve kararlılıkla takip edildiğini kamuoyunun bilgisine sunuyor ve tekrar hatırlatıyoruz;
Yargı yetkisi kullanılarak gözdağı verilemez.
Yargı yetkisi kullanılarak had bildirmeye çalışılamaz.
Yargı yetkisi keyfi şekilde kişisel tatmin aracı olarak kullanılamaz.”
Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan açıklama
Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığı da konuyla ilgili açıklama yaptı. Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada şunlar söylendi:
"Soruşturma kapsamında ifadesinin alınabilmesi için 30.05.2023 ve 17.11.2023 tarihlerinde çıkarılan çağrı kağıtları üzerine ancak 07.12.2023 tarihinde ifadesi alınmak üzere adliyeye gelen Avukat Ayhan Özdemir, Cumhuriyet Savcısının ifade almak istediği sırada Cumhuriyet Savcısına hakaret ve tehditlerde bulunarak Cumhuriyet Savcısının üzerine saldırmış, kolluk kuvvetleri ve adliye personelinin olaya müdahalesi ile şüpheli güçlükle odadan çıkarılmıştır.
Şüphelinin ifadesinin alınması sırasındaki eylemleri sebebiyle hakkında mülhakat Afşin Cumhuriyet Başsavcılığınca "kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret ve kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme suçlarından" başlatılan soruşturma kapsamında adı geçen, "kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme" suçundan 08.12.2023 tarihinde tutuklanmıştır. Yargı görevinin ifası sırasında görevin yapılmasını engelleyecek şekildeki eylemlerin, herhangi bir vatandaş ya da hukuk mesleğini icra eden kişiler tarafından gerçekleştirilmiş olmasının suçun oluşumuna ve uygulamaya bir etkisi bulunmamakta olup açıklamamız dışındaki yapılan haber ve paylaşımlar gerçeği yansıtmamaktadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
