Gündem

Şanlıurfa Barosu Said-i Nursi'nin naaşının peşinde; valiliğin bilgi vermeme kararına iptal davası açtı

Said-i Nursi'nin naaşı, defninden 111 gün sonra, 12 Temmuz 1960’ta bilinmeyen bir yere götürüldü

19 Haziran 2019 10:17

T24 Haber Merkezi

Şanılurfa Barosu, Said-i Nursi'nin kayıp naaşı hakkında bilgi ve belge paylaşması talebini reddeden Şanlıurfa Valiliği'nin kararına itiraz etti. Baro, naaşın defnedildiği yerden alınarak kaybedilmesini ağır bir insan hakkı ihlali olarak nitelendirdi. İtiraz dilekçesinde, "Hakikati bilme hakkı, devletlerin  ihlalleri kayıt altında tutma, bu ihlallerle ilgili delil ve belgeleri arşivleme ve dolayısıyla kolektif hafızanın revizyonist ve inkarcı eğilimlerle ortadan kalkmasını önleme ödevi ile iç içe tanımlanmaktadır" ifadeleri kullanıldı.

Hakikati bilme hakkının temel bir insan hakkı olduğunu belirten baro, Defalarca Meclis'te kayıp naaşın yerinin tespiti ile ilgili araştırma önergeleri verildiğini söyleyerek böyle bir konunun açıklığa kavuşmasında kamu yararı bulunduğunu ifade etti.

Said-i Nursi'nin naaşının defninden 111 gün sonra, 12 Temmuz 1960’ta başka yere götürüldüğünü aktaran baro, dilekçede şunları kaydetti: 

"Darbeci  Zihniyet tarafından, sanki eski dilde nebbaş olarak tesmiye edilen mezar soyguncularınca çalınmış gibi, bizzat Dergah Camisi görevlilerine açtırılan kapıdan girilmemiş gibi, demir parmaklıkların bir ucu kesilerek oradan içeri girilmiş süsü verilerek mezarı parçalanmış ve Naaşı Kamuoyunca bilinmeyen bir yere götürülmüştür."

Said-i Nursi'nin naaşının il idari sınırları içerisinden kaçırılması sebebiyle Şanlıurfa Valiliği'nin sorumluluğu bulunduğunu söyleyen baro, "Her ne kadar arşiv kayıtlarında kayıp naaşın yeri ile ilgili bilgi ve belge bulunmadığını belirtmiş olsa da; İdari Sorumluluk ilkesi gereği kayıp naaş ile ilgili, belirttiğimiz kurumlara bu konuda yazı yazıp araştırma yapması gerekirken, herhangi bir araştırma yapmaması idari işlemin iptalini gerektirmesi bir yana, “hukuk devleti” ilkesine de aykırılık teşkil etmektedir" dedi.

Yapılan basın açıklamasında da Şanlıurfa Barosu, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak ve korumakla yükümlü ve görevli bir kurum olarak davanın titizlikle takipçisi olacaklarını belirtti.