Habertürk yazarı Sevilay Yılman, "Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına ve anayasal düzene karşı suç işlemek" iddiasıyla tutuklanan ve tutuksuz yargılanan Cumhuriyet gazetesinin yönetici, yazar, muhabir ve avukatları hakkındaki davayla ilgili olarak "Başta Kadri Gürselolmak üzere, bu insanların tutuklanma gerekçesi sırf FETÖ mensupları tarafından, ByLock kullanıcıları tarafından aranmaları ise bu davanın korkunç bir hukuki garabete örnek teşkil edecek dava olacağını söylemek zorundayım" dedi.
"Ben bile onlar tarafından aranmış ve irtibata geçilmişimdir beş on kez" ifadesini kullanan Yılman, sözlerine "Sorun Sabah Gazetesi’nde yazan Salih Tuna’ya ya da Haşmet Babaoğlu’na; acaba kaç bin kez aranmışlardır onlar da Kadri Gürsel’i arayanlar tarafından" diye devam etti.
Sevilay Yılman'ın "FETÖ’cüler kiminle irtibat kurmadı ki?" başlığıyla yayımlanan (26 Temmuz 2017) yazısının ilgili bölümü şöyle:
Cumhuriyet Gazetesi davası başladı. Ben başından beri bu tutuklamaları doğru bulmadığımı söylüyorum.
Çünkü iddialar ne olursa olsun, ne söylenirse söylensin görüntüde yargılanan gazeteciler, yani gazetecilik!
Ve dış dünyada itibarımız açısından bu görüntünün Türkiye’ye kaybettirdikleri çok fazla ve bunların telafisi de zor.
Bir de iddianame sorunlu bence. Bilmiyorum, aralarında gerçekten FETÖ mensubu olduğu kesinleşmiş olanlar var mı ama başta Kadri Gürselolmak üzere, bu insanların tutuklanma gerekçesi sırf FETÖ mensupları tarafından, ByLock kullanıcıları tarafından aranmaları ise bu davanın korkunç bir hukuki garabete örnek teşkil edecek dava olacağını söylemek zorundayım.
Çünkü salt bu gerekçeyle bu insanlar tutuklandıysa o zaman hepimizin tutuklanması gerekiyor.
Zira vakti zamanında her gazeteciyi arıyorlardı o insanlar. İddia ediyorum, herhalde en az irtibat kurmak istedikleri bendim.
Çünkü ben çok çok evvelinden başlamıştım Sabah Gazetesi’nde o alçaklar sürüsüyle mücadeleye, ama ben bile onlar tarafından aranmış ve irtibata geçilmişimdir beş on kez.
Sorun Sabah Gazetesi’nde yazan Salih Tuna’ya ya da Haşmet Babaoğlu’na...
Acaba kaç bin kez aranmışlardır onlar da Kadri Gürsel’i arayanlar tarafından. Mesela Mümtaz’er Türköne’nin ismi geçiyor iddianamede. Eski Zaman Gazetesi yazarı.
Şu anda tutuklu kendisi biliyorsunuz. Kimi aramamıştır ki Türköne? Ya da kim irtibata geçmemiştir kendisiyle?
Eski eşi Özlem Türköne, AK Parti’den milletvekiliydi. Ve Türk medyasında ikisiyle beraber tek röportaj yapan gazeteci de bendir.
Sırf o vakitler bile Türköne’yle kaç defa görüşme yaptığımı hatırlamıyorum.
Yani FETÖ’nün ağır toplarından olduğundan zerre-i miskal şüphe duymadığım Türköne, birilerini aradığı için o birileri tutuklanıyorsa vayy basınımızın başına gelenlere!