Sosyal medyada Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla Yalova 2’nci Asliye ceza Mahkemesi’nde yargılanan Odabaşı, bugün ikinci kez hâkim karşısına çıktı.
"Türkiye sadece Erdoğan dünyaya ‘Ben diktatör değilim halk iradesiyle seçildim’ diyebilmesi için seçime gidiyor"
Odabaşı’na 2018 Mayıs’ta sosyal medyada “Türkiye sadece Recep Tayyip Erdoğan dünyaya ve muhaliflerine ‘Ben diktatör değilim halk iradesiyle seçildim’ diyebilmesini sağlamak için seçime gidiyor. Başka bir neden olduğunu düşünmüyorum” paylaşımını yapmıştı.
Duruşmada savunma yapan Odabaşı, Cumhurbaşkanı’na hakaret iddiasıyla daha önce Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşınan başka bir davasını hatırlattı. Bu dava nedeniyle AİHM’in Türkiye’yi 11 bin avro tazminata mahkûm ettiğini anımsatan Odabaşı, “Bu davada suç unsuru bulunmamaktadır. Türkiye’nin çok ciddi sorunları var, bu şekilde yargılanmak ve mahkemeleri meşgul etmek istemiyorum” dedi.
Odabaşı’nın avukatı Gamze Pamuk Ateşli ise suçlamayı kabul etmediğini söyledi ve şöyle konuştu:
"Diktatör, bütün siyasi yetkileri kendine toplamış kimse anlamına gelmektedir"
“2018 yılı Türkiye’nin seçime gittiği bir seneydi. Tweet’e baktığımızda suçun unsurlarının oluşmadığını görüyoruz. TDK’nin sözlüğünde diktatörün anlamına baktığımızda bütün siyasi yetkileri kendine toplamış kimse anlamına gelmektedir. Yargıtay’ın çeşitli ceza dairelerinin de diktatör sözcüğünün Cumhurbaşkanına veya başka birine söylendiğine hakaret suçunu oluşturmadığına ilişkin kararlar bulunmaktadır. Müvekkilim Cumhurbaşkanı’na diktatör dememiştir. Müvekkilim Cumhurbaşkanı seçime gittiği için diktatör olmadığını kanıtladığını beyan etmek istemiştir.”
Mahkeme heyeti ise Odabaşı’na 11 ay 20 gün hapis cezası verdi. Verilen ceza onanırsa Odabaşı, cezaevine girecek. Yılmaz Odabaşı, daha önce de 2015’teki bir köşe yazısında Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
"Korku iklimi yaratmak için verilmiş bir ceza”
Davaya ilişkin BirGün’e konuşan Yılmaz Odabaşı, “Oysa ben hiçbir düşüncemi, farklı görüşteki insanlara hakaret niteliğinde dile getirmem. Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik baskının öncelikli hedefi gazeteciler, sanatçılar ve akademisyenlerdir” dedi. Erdoğan’ın yürüttüğü politikalara yönelik politik eleştirilerin çarpıtılarak ‘cumhurbaşkanına hakaret’ iddiasıyla soruşturulduğunu belirten Odabaşı, bezen de hiçbir şekilde Erdoğan’la ilişkilendirilmemiş sözlerin bile, o kapsamda değerlendirildiğini söyledi.
Avukat Gamze Pamuk Ateşli ise karara itiraz edeceklerini aktardı. Ateşli, “Diktatör demenin suç olmadığını söyledik. Bunun ötesinde bir yorum yapıldığında herkesi cezaevine atmak için olduğunu söyledik. Hukuka ve yasaya uymayan bir karar. İstinaf hakkımızı kullanacağız. Bu tamamen korku iklimi yaratmak için verilmiş bir ceza” diye konuştu.
