Sağlık Bakanlığı’na bağlı USHAŞ tarafından Sağlık ve Sağlık Turizmi Destek Hizmetleri Anonim Şirketi (SADES) ve yine bakanlığa bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından SBT Sağlık Bilim Ve Teknolojileri Anonim Şirketi kuruldu. CHP’li Özgür Özel, “AKP’nin geçmiş pratikleri dikkate alındığında bu şirketler eliyle belirli bir zümre, aile ve yandaşların ihya edileceği ve kamunun zarara uğratılacağı ortada" dedi.
Fahrettin Koca’nın bakanlığı döneminde ilk olarak 2019 yılında Uluslararası Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi (USHAŞ) adında bir şirket kuruldu. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 10 milyon TL sermaye ile kurulan USHAŞ’ın Sağlık Bakanlığı’na bağlı olduğu belirtilmişti.
Sayıştay’ın USHAŞ 2020 Yılı Denetim Raporu’nda yer alan bilgilere göre, Koronavirüs salgınının hemen başında USHAŞ tarafından Sağlık ve Sağlık Turizmi Destek Hizmetleri Anonim Şirketi (SADES) adında bir şirket daha kuruldu. Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yer alan bilgilere göre SADES, Türkiye’de ilk Koronavirüs vakası açıklandıktan bir gün sonra, 12 Mart 2020 tarihinde 500 bin TL sermaye ile kuruldu.
Yeni şirketin 1 milyon 100 bin TL sermayesi var
Birgün'den İsmail Arı'nın haberine göre, Sağlık Bakanlığı’na bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) da 20 Eylül 2021 tarihinde yine sessiz sedasız SBT Sağlık Bilim Ve Teknolojileri Anonim Şirketi adında bir şirket kurduğu açığa çıktı. Şirket, 1 milyon 100 bin TL sermaye ile kurulurken şirketin genel müdürlüğü görevine ise Pfizer isimli ilaç şirketinin eski Türkiye Resmi İlişkiler Müdürü Gökhan Tuhan getirildi.
"Sağlıkta kamucu anlayış terkediliyor"
Sağlık Bakanlığı’na bağlı olarak kurulan şirketleri değerlendiren CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Rejime kasteden anayasa değişikliğinin yürürlüğe girmesiyle oluşturulan ilk kabinede Sağlık Bakanı olarak özel bir hastane sahibinin tercih edilmiş olması, yeni rejimin ruhuna uygun bir tercih olarak düşünülmeli” dedi. CHP’li Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sağlık Bakanlığı ilk iş olarak USHAŞ adıyla bir anonim şirket kurdu. Bu şirket test kitleri alım sürecinde 9,8 TL’lik kiti 32 TL’den Sağlık Bakanlığı’na satarak bakanlığı ve dolayısıyla Hazine’yi zarara uğrattı. Bu şirketleşme girişiminden ve kamu-özel işbirliği modeliyle yapılan şehir hastanelerinden vazgeçmek yerine Sağlık Bakanlığı’nın bu adımları sürdürdüğü ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı’nın USHAŞ eliyle SADES Sağlık ve Sağlık Turizmi Destek Hizmetleri A.Ş.’yi, TÜSEB eliyle de SBT Sağlık Bilim ve Teknolojileri A.Ş’yi kurduğu anlaşılıyor. AKP’nin yönetim anlayışı göz önüne alındığında yeni şirketler kurmanın ve şirket sayısını artırmanın USHAŞ örneğinde olduğu gibi kamuya yeni zararlar getireceği açıktır. Atılan adımlar sağlıkta kamucu anlayışın terk edilerek, sağlığa ticari kaygılarla yaklaşıldığını ortaya koyuyor.”
"Kamu sağlığı ön plana çıkarılmalı"
Kurulan şirketlerden birinin evde sağlık hizmeti sunacağına da dikkat çeken Özel, “Bu şirketin bakanlığın ve kamunun görev sahasında hizmet verecek olması, bu şirketlerin kuruluşundaki çarpıklıkları gösteriyor. AKP’nin geçmiş pratikleri dikkate alındığında bu şirketler eliyle belirli bir zümre, aile ve yandaşların ihya edileceği ve kamunun zarara uğratılacağı ortada. Sağlık alanında bu şirketleştirme hamlelerinin kamu ve vatandaş yararına olmadığı açık. Sağlık Bakanlığı yeni şirketler kurma adımlarından vazgeçmeli ve mevcutta kurulu bulunan bu şirketleri de ticari kaygılarla değil, kamu sağlığını ön plana çıkararak yönetmelidir” dedi.