Beşiktaş'ın eski yöneticisi ve sunucu Ece Erken'in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun öldürülmesine ilişkin davanın ikinci duruşma gününde, olay günü Mahmutyazıcıoğlu'nun yanında olan şoförü Murat Bilmez, "Olay esnasında Kadir, elini Şafak ağabeyin omzuna attı. Şafak ağabey de küfürlü bir şekilde sanıkları kovdu. Kadir o esnada Şafak ağabeye ateş etti" dedi. Duruşmada, Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu'nun avukatı Murat Akyüzoğlu ise, "Maktul aynı zamanda benim yeğenimdir. Karşı taraf soruşturmanın doğru yürütülmediğini söylüyor. Benim yeğenim yerlerde sürüklenerek katledildi. Bütün dünya bunu izledi" diye konuştu. Mahkeme, duruşmayı yarına erteledi.
Beşiktaş'ın eski yöneticisi ve Ece Erken'in eşi avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun, 27 Ocak'ta Yeşilköy'de ortağı olduğu balık restoranında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin Bakırköy 12'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmanın ikinci gününe Maktul Mahmutyazıcıoğlu'nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu katıldı. Tutuklu bulunan 10 sanık, bulundukları cezaevinden getirilirken 10 tutuksuz sanık ve taraf avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.
"15 dakikaya kalkarız' demişti"
Olay günü Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun yanında olan şoförü Murat Bilmez, "Ben normalde çevre mühendisiydim. İş bulamadığım için şoförlük yapıyordum. Normalde ben Ece Erken'in şoförüyüm. Şafak Bey'in de şoförü dayım olur. Ancak o gün izinli olduğu için Şafak ağabeyin şoförlüğünü ben yaptım. Olay öncesinde de Fikret Orman geldi, bir süre sonra gitti. Daha sonra Ece yenge, Şafak ağabeyi aradı. Şafak ağabey de '10-15 dakikaya kalkarız' demişti" diye konuştu.
"Şafak Ağabeyin yanında silah yoktu"
Olay esnasında mekana ilk olarak Kadir Yasak ve Serkan Dakman'ın geldiğini söyleyen Murat Bilmez, "Şafak ağabey ile selamlaştılar, ben birbirlerini tanıyorlar sandım. Kadir masaya hızlı bir şekilde gelip oturdu. Ali ve Seccad da geldi, ortam kalabalıklaşınca ben de masaya doğru döndüm. Kadir ile Şafak ağabey konuşuyordu. Kadir 'Dedin mi? Demedin mi ?' diyordu. Şafak ağabey de 'Desem ne olacak, demesem ne olacak' diyordu. Kadir elini Şafak ağabeyin omzuna attı. Şafak ağabey de küfürlü bir şekilde 'Çıkıp gidin' dedi ve kovdu. Kadir o esnada Şafak Ağabeye sıktı. Ben o sırada 'Ne oluyor' dedim ve ayağa kalktım. Bana da sıktı, kalktığım yere düştüm. Çok şey hatırlamıyorum. Şafak ağabeyin bilincini açık tutmak için 'Kaç çocuğun var?' gibi sorular soruyorlardı. Ben gelen kişilerin, iş için geldiklerini sanmıştım. Kadir beni vurduktan sonra tekrar bana doğru baktı. Kadir'in savunmasında biri 'Yapma ağabey, ne yapıyorsun' dediğini söyledi, diye bahsettiği kişi bendim. O gün Şafak Ağabeyin yanında silah yoktu. Ben de silah taşıyan biri değilim. Karşı taraftan şikayetçiyim" dedi.
"Yeğenim yerlerde sürüklenerek katledildi"
Şafak Mahmutyazıcıoğlu'nun ağabeyi Celal Mahmutyazıcıoğlu'nun avukatı Murat Akyüzoğlu, söz alarak, "Maktul aynı zamanda benim yeğenimdir. Karşı taraf soruşturmanın doğru yürütülmediğini söylüyor. Benim yeğenim yerlerde sürüklenerek katledildi. Bütün dünya bunu izledi" dedi.
"Olayın bu noktaya gelmesini istemezdim, suçsuzum"
Suphi Malgaz ile daireye müşteri bulunması konusunda önce anlaşan, ancak daha sonra Malgaz'ın 170 bin lira komisyon aldığını öğrendikten sonra anlaşmazlık yaşayan tutuklu sanık Kerem Öztürk, "Satılık olan daire ile alakalı Suphi Malgaz daireyi tanıdık birine aldıracağını söyledi. Biz 1 milyon 480 bine TL'ye anlaştık. Benim arkadaşım olan Gökhan Karakan'a 480 Bin TL borcum vardı. Malgaz'dan aldığım parayla borcumu ödeyecektim. Bir de 'Bana verilecek nakit parayı gel birlikte sayalım' dedim. Daha sonra evi satın alan kişinin evi 1 milyon 650 bin TL'ye aldığını öğrendik evi alan kişi de Gökhan'ın arkadaşıymış. O an başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Suphi'yi aradım 'Benim öyle bir şeyden haberim yok' dedi. O an Gökhan telefonu aldı ve kapattı. Daha sonra Suphi ile Gökhan konuşmaya başladı. Gökhan, Suphi'nin telefonlarını açmadığını söyledi ve bana 'Ben bu adamı tanıyan birilerine ulaşacağım' dedi.
Gökhan daha sonra bana Suphi ile görüştüklerini ancak görüşmeye Şafak diye bir adamın geldiğini, sürekli küfürler ettiğini ama uzlaşmaya vardıklarını anlattı. Suphi beni dolandırdığından ben bir daha onunla bir araya gelmek istemediğim için o görüşmeye gitmedim. Gökhan Suphi'den parayı almak istedi ama sonra araya mafyavari silahlı insanlar araya girdi. Ben daha önce 'Gökhan, parayı al ne yapıyorsan yap. İstersen hayrına dağıt' demiştim. O yüzden uzlaşmadan haberim de yok. Ben işin bu noktalara geleceğini hiç tahmin edemedim. Şafak Mahmutyazıcıoğlunu da hiç tanımam, bir kere bile görmedim. Olayın bu noktaya gelmesini istemezdim, suçsuzum. Beraatımı istiyorum" diye konuştu.
Mahkeme diğer müştekileri ve tanıkları dinlemek üzere duruşmayı yarına erteledi. (DHA)