Sabah yazarı Engin Ardıç, Türkiye'de farklı kesimlerin sık sık yaptığı "bilmiyor", "öğrenmiyor", "cahil" suçlamasını CHP için yaptı. CHP'ye oy verenleri "Bilmiyor, bilmediğini bilmiyor" sözleriyle tanımlayan Ardıç söylediklerinin "Kılıçdaroğlu'nun da, bütün ihvanlarının da, bütün seçmenlerinin de bir kulağından girecek öbür kulağından çıkacağını" ifade etti.
"Kabağın tadı" başlığıyla bir yazı kaleme alan Ardıç, "İsmet Paşa" tartışmasına değindi; "Yıllardır hep aynı şeyler söylendiği için de iyice kabak tadı verdi" dedi. Ardıç yazısında şunları kaydetti:
Bütün sazanlar "İsmet Paşa tartışmasına" balıklama atladılar.
(Sazan bir balıktır.)
Kemalistler her zamanki gibi paşayı öve öve göklere çıkardılar, Kemalist olmayanlar da eğrisiyle doğrusuyla, sevabıyla günahıyla yerli yerine oturttular.
Yani laf bitti.
Yıllardır hep aynı şeyler söylendiği için de iyice kabak tadı verdi.
Kemal Kılıçdaroğlu da hep bıraktığımız yerde tabii.
İsmet Paşa için "Türkiye'ye çok partili demokratik yaşamı getiren büyük bir devlet adamıdır" demiş.
***
Hep söyleriz: Türkiye'de bir insan tipi var, bilmiyor, bilmediğini de bilmiyor, öğrenmek de istemiyor, öğretmeye çalışana da kızıyor. (Oyunu da CHP'ye veriyor tabii.) Hatırlatacağımız şeyler elbette Kılıçdaroğlu'nun da, bütün ihvanlarının da, bütün seçmenlerinin de bir kulağından girecek öbür kulağından çıkacak ama biz gene de görevimizi yapalım:
Evvela, İsmet Paşa Türkiye'ye çok partili yaşamı "getirmemiş", geri vermiştir, iade etmiştir. Daha doğrusu, zorunda kalmıştır.
Çok partili sistem, gene İsmet Paşa tarafından 1925 yılında ortadan kaldırılmıştı.
Bunu ısrarla gözden uzak tutmaya çalışanlar düpedüz yalan konuşuyorlar.
1930 yılında yaşanan ve çok kısa süren "iki partili sistem" denemesinde ikinci partiyi kendi kendini kapatmaya zorlayan da İsmet Paşa hükümetidir.
Saniyen, İsmet Paşa'nın 1945 yılında geri getirdiği düzen "demokratik" değildir.
"Çok partili düzen" ile "demokrasi" aynı anlama gelmez.
İsmet Paşa, hemen ertesi yıl, 1946'da, bütün sosyalist partileri kapatmıştır!
Sabahattin Ali ve Aziz Nesin'in çıkardıkları "Marko Paşa" dergisini ikide bir kapattıran da İsmet Paşa'nın çok partili rejimidir, partili öğrencileri Zekeriya Sertel'in Tan gazetesine saldırtıp gazeteyi ve matbaasını yıktıran da...
Sabahattin Ali acaba kimin iktidarında öldürülmüştü?
İşte Celal Bayar kendisi söylemiş: "Dikkatli olmak zorundaydım... İsmet Paşa iki jandarma gönderir, kurulmasına izin verdiği Demokrat Parti'yi bir çırpıda kapattırabilirdi!..." Muhalefetteki marifetlerini saymıyoruz: 1960 darbesini kışkırtmasını da, 1968'de ülkenin biricik sosyalist partisini bir daha meclise giremeyecek duruma düşürmesini de, 1971 cuntasının sözde sivil hükümetine başbakan vererek destek olmasını da...
Onu, İsmet Paşa'yı "solun manevi lideri" sanan ahmak solcular düşünsünler.
***
Ama düşünmeyecekler.
Cehaletin bön rahatlığında çok mutlular.
Gitsinler oylarını da CHP'ye versinler.
Sonra da gene ağlasınlar.
Bu arada Yılmaz'a da 39 lira 90 kuruş toka etmeyi unutmasınlar ha... Çocuk o kadar emek vermiş...
***
Waaooww
"Biz demirden doğduk, ne ateşlerde yanarız ne de eğilir bükülürüz. Baykuştan pervamız yok, biz şahinler sürüsüyüz." Meral Akşener