Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İyi Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray'ın "Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile ilkeler bazında anlaştık" sözleri sonrası ittifaka ilişkin açıklamada bulundu. Karamollaoğlu, "İlkerler bazında ittifak olduğunu epey önce biz de söyledik. İlkeler bazında bir ittifak var. İnşallah o fiilen ne zaman olur, nasıl olur, bir şey olur mu, o seçim atmosferine girildikten sonra. Şu anda bir seçim atmosferi var ama seçim kararı alındıktan sonra verilecek bir karardır" yanıtını verdi.
Önümüzdeki günlerde, kurultaylarını yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e tebrik ziyareti gerçekleştireceğini belirten Karamollaoğlu, bu ziyaretlerde partisinin fikirlerini paylaşacaklarını söyledi.
"İlkeler neler? Parlamenter sistem mi?" sorusu üzerine Karamollaoğlu, partisinin "kuvvetler ayrılığı" prensibinin üzerinde durduğunu vurguladı. Karamollaoğlu şunları ifade etti:
"Parlamenter sistem de olabilir, başkanlık sisteminde kuvvetler ayrımı sağlanırsa o da olabilir. Mühim olanı icra gücü olan bir yetkilinin karşısında, güçlü bir parlamentonun olmasıdır. Aynı zamanda adalet mekanizmasının kesinlikle yürütmenin ve başkasının etkisi altında kalmamasıdır. Aksi takdirde adalet tecelli etmez."
HDP ile ittifak
Karamollaoğlu, "İttifaka HDP de girmek isterse, bu konuda ne düşünürsünüz?" sorusu üzerine, bu konular için erken olduğunu ancak herkesle konuşacaklarını aktardı.
"Açıklanan ekonomik teşviklerin" sorulduğu Karamollaoğlu, "İnşallah iyiye vesile olur. Biz, müspet her adımın arkasındayız." dedi.
"Fabrikaların özelleştirilmesi bizi rahatsız etti"
Türkiye'de çok ciddi bir ekonomik hamlenin yapılması gerektiğine işaret eden Karamollaoğlu, bu hamle yapılırken ilk ele alınması gereken sektörün tarım ve hayvancılık olduğunu vurguladı.
Karamollaoğlu, partisinin önerilerinin bir süre sonra iktidar partisince yapıldığını dile getirerek, iktidar partisinin problemleri kökten çözecek adımlar atması gerektiğini bildirdi.
"Bu yapılan yatırımlar, destekler, işsizliği çözecek mi? Dış ticaret açığını kapatacak mı? Denk bütçenin yapılmasına fırsat verecek mi?" diye soran Karamollaoğlu, "Bu problemlerimizi çözüyorsa, öper başımıza koruz. Çözmüyorsa, laftan ileri gitmiyor demektir" ifadesini kullandı.
Şeker fabrikalarının özelleştirilmesine ilişkin bir soru üzerine ise Karamollaoğlu, şunları kaydetti:
"Bu kadar kısa zamanda, bu kadar ciddi bir müessesenin, fabrikalarının satışa çıkarılması bizi rahatsız etti. Şeker fabrikalarını bir AVM satıyormuş gibi satamazsınız. Bu ciddi bir iş. Bunun mutlaka şaibeden uzak görünmesi gerekir."
