Gazetede "Murat Karayılan, Cemil Bayık ve diğerlerine: Lütfen açlık grevlerini sonlandırın!" başlığı ile yer alan yazısında Çakır, " Boyumdan büyük bir işe karıştığımı düşünebilirsiniz. Olsun. Ben yine de sizden cezaevlerindeki açlık grevlerini sonlandırmanızı rica ediyorum. " çağrısı yaptı.
Çakır çağrısında " Açlık grevlerinin sizin inisiyatifinizle başladığını biliyoruz, onu bitirebilecek olanlar da sizlersiniz; Benim gibi çok kişi açlık grevlerinin üç temel talebinin haklı olduğuna inanıyor. Yine benim gibi çok kişi, bir yöntem olarak açlık grevine pek sıcak bakmamakla birlikte maksadın hasıl olduğunu, yani bu taleplerin kamuoyunun gündemine ciddi bir şekilde taşınmış olduğunu da düşünüyor. Cezaevlerinden gelebilecek kötü haberler kamuoyunda oluşmuş bulunan bu duyarlılık üzerinde olumlu değil tam tersine olumsuz etkide bulunacaktır" dedi.
Ruşen Çakır çağrıyı devet yetkililerine değil PKK yöneticierine yapmasının nedenini ise " Çok sayıda aydın, sivil toplum kuruluşu bunu başından beri yapmaya çalışıyor. Ancak açlık grevi konusunda sağduyu göstermesi gereken tek taraf devlet değil, sizlerin de sorumluluğu çok yüksek. Bu nedenle atacağınız her makul adım bu ülkeye barışın hakim olmasını dileyen, Kürt sorununun barışçıl yollarla kalıcı bir şekilde çözülmesi için uğraşan, kim olursa olsun bu ülke insanlarının hayatını her şeyden daha değerli görenlerin elini güçlendirecektir. Aksi takdirde açlık grevini sürdürenler başta olmak üzere ayrım gözetmeksizin hepimizin kaybedeceği bir sürecin içine yuvarlanmış olacağız." sözleriyle açıkladı.
Çağrısını, "Sonuç olarak bu fırsatı tepmeyin, açlık grevlerini bir an önce sonlandırın ve Türkiye'nin önünü artık kimsenin kapatamayacağı bir şekilde açın, lütfen." diyerek sonlandırdı.