ESM (European Sports Magazinez) tarafından İngiltere’de attığı 31 golle ‘Altın Ayakkabı’nın sahibi olan Ronaldo, merak edilen soruları içtenlikle yanıtladı
Ronaldo'dan inciler‘Altın Ayakkabı’dan sonra ‘Altın Top’ ve ‘FİFA Yılın Futbolcusu’ ödülleri için de en güçlü adaysın. Bu konuda ne düşünüyorsun? Beni çok ilgilendirmiyor. Genelde bu ödülleri golcüler veya 10 numara giyenler kazanıyor. Ancak bir kanat oyuncusu olarak ‘Altın Ayakkabı’yı kazanmak gurur verici. Altın Top ve yılın futbolcusu ödüllerini de kazanırsam ne mutlu bana.
Hedeflerin nedir. Daha neler kazanmak istiyorsun?Manchester ile ligi ve Şampiyonlar Ligi’ni kazandım. Her sezon kupalar kazanmak istiyorum. Benim için ‘ödül canavarı’ diyorlar. Tarihe geçmek istiyorum. Portekizle hem Avrupa hem de Dünya Kupası’nı kazanmak istiyorum. Dünya beni yazsın istiyorum. Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi oyuncusu olarak anılmak istiyorum. Biliyorum çok şey istiyorum ama bu benim. Karakterimde kazanmak var.
Çocuk yaşında ailenden ayrıldın, bu başarıyı tek başına nasıl yakaladın? 12 yaşında Madeira’dan ayrıldım. Sporting’e gittim. Hayallerim vardı ama inanın Manchester United forması giyeceğim aklıma bile gelmedi. Gençtim ve çok çalışmam gerektiğini biliyorum. Aslında yeni maceralar da istiyorum. Bakacağız önümüzdeki yıllarda ne olacak.
Çocukken ne olmak istiyordun. Hayalini gerçekleştirdin mi? Kuşkusuz futbolcu olmak istiyordum. Topla yatıp topla kalkardım. Rüyamda top vardı, her şeyim futbol üzerine kuruluydu. Hayalime kavuşmak için basamakları birer birer çıktım. Bunun için de çok çalıştım. Savaştım ve sonunda zirveye geldim. Ama bunun da ötesi var diye düşünüyorum.
Şu an bir yıldızsın, herkesin idolü oldun. Bu senin karakterini değiştirdi mi? Çok şeyi değiştirdi ama karakterimi asla. Ben çok fakir bir ailenin çocuğuydum. Geldiğim yeri çok iyi biliyorum. Şu an çok daha lüks ve büyük bir evde oturuyorum. Daha fazla param var. Daha çok para harcıyorum ama asla nereden geldiğimi unutmuyorum. Bu nedenle de sık sık ailemin yanına gelip eski günleri düşünüyorum. Geçmişimi asla inkar etmem.
Futbolcu olmasaydın ne olurdun? Ben futbolcu olarak doğdum. (Gülerek) Başka bir şey düşünmedim. Annemden babamdan hep top istedim. Hediye olarak toptan başka bir şeyi kabul etmedim. Bu sorunun cevabını inanın bilmiyorum. Aslında çok yetenekliyim. Belki bir filmde oynarım. Gülmeyin, hayal bile edemeyeceğiniz gizli yeteneklerim var.
Zor günler de geçirdiğiniz oldu mu hiç? Her futbolcu gibi benim de zor günlerim oldu. Ama ailem bana sürekli destek verdi. Özellikle Lizbon’a geldiğimde daha çocuktum. 12 yaşındaydım ve ailemden uzak kaldım. Onlar bana gitmemi söyledi ve Lizbon’da inanın uzun süre her gece ağladım. Fakat hiç pes etmedim. Zirveye çıkmak için tek başıma çalıştım.
Bir yabancı oyuncu, İngiltere’de nasıl başarılı olabilir? Buranın çok kaliteli bir lig olduğunu herkes kabul ediyor. Çok yetenekli oyuncular var. Önemli olan onlarla kısa sürede aynı dili konuşabilmeniz. Anlaştığınızda az sorun yaşarsınız. İyi bir takıma gelmeniz de önemli. Sonuçta daha iyi sonuçlar alırsınız. Fakat çalışmazsanız hemen yok olursunuz. Her yıl performansınıza bir şeyler eklemeniz gerekiyor.
Özel hayatınızla da gündemdesiniz. Neler düşünüyorsunuz? Aslında bu kadar göz önünde olmam benim hoşuma gidiyor. Herkes peşimde. Fakat bir yandan da dikkatli olmamız gerekiyor. Ben elimden geldiği kadar dikkatli olmaya çalışıyorum ancak benim için yazılan ve çizileni de umursamıyorum. İnsanların benim hakkımda düşünceleri ilgimi fazla çekmiyor. Ben işime bakıyorum. Benim işim futbol. Antrenmanlarda çok çalışıp maçlarda hep kazanmak istiyorum. Bu görevimi iyi yaptığımı düşünüyorum.
Sahada inanılmaz hareketler yapıyorsunuz. Rakibi bazen komik duruma düşürüyorsunuz? Benim futbol yapım bu. Çalım atmayı, rakibi geçmeyi, topla hızla ilerlemeyi seviyorum. Gol atmaya bayılıyorum. Evet rakibi komik duruma düşürdüğümün farkındayım ama yapacak bir şey yok. Eminim o anda beni öldürmek istiyorlar. Çünkü beni durduramanın ezikliği içinde oluyorlar. Bu hareketleri yapmak için doğmuşum galiba.
Sanki futbol topuyla bir bütünsün. Topsuz yaşayabilir misin? Topu yanımdan hiç ayırmam. Ciddi söylüyorum. Ben her yerde top oynarım. Maç biter, benim topla işim bitmez. Eve gidince de oynarım. Tatile çıktığımda bile topsuz günüm geçmiyor. Onsuz yapamıyorum.
Geçen sezon attığın en güzel gol hangisiydi? Bu çok zor. Ligde 31, toplamda 45 gol attım. Ama bana göre Roma’ya attığım gol benim için büyük zevkti. Bu arada ikinci sırada Portsmouth’a attığım golü gösterebilirim. Üçüncü sırada ise Bolton’a attığı müthiş frikik. Aslında hepsi güzel...
Real Madrid işi olmadı, Manchester City olabilir mi? Ayrılmak istediğimi söyledim. Yeni bir macera olabilir diye düşünmüştüm. Hiç de üzülmedim. Her şeyi dürüstçe konuştuğum için taraftarlar beni hala seviyor. Giydiğim formanın hakkını veririm. City’ye gelince. Futbola önemli ve büyük yatırımların yapılması iyi bir şey. Abramovich Chelsea’ye geldi ve birde hava değişti. Takım uzun bir aradan sonra kupalar kazandı. City’den teklif gelmedi henüz, gelince bakarız.
Türkiye’den yıllar önce teklif aldığınız söyleniyor. Yıllar önce böyle bir şey duymuştum. Ama hatırlamıyorum. Küçüktüm. Bence en iyisi menacerim Jorge Mendez’e sorun. O bu işleri iyi biliyor.
Türk Futbolu, Türk Milli Takımı, Türk futbolcusu hakkındaki düşüncen nedir? Türk insanının futbol tutkusu beni şoke etti. Portekizliler’den daha çok seviyorlar. Genç Milli ve Ümit Milli Takımlar’da oynarken Türkiye’de forma giydim. Taraftarın futbola bakış açısı beni etkiledi. Çocuklar bizi tanımıyordu ancak herkes imza almak için sıraya girmişti. Euro 2008’de büyük iş başardınız. Seyirciniz şampiyonaya renk kattı. Nihat en beğendiğim oyuncu. İspanya’da harikalar yaratıyor. EURO 2008’de Fatih Terim ile görüştüm. Onu çok beğeniyorum. Konuşmasıyla beni çok etkiledi. Karizmatik biri. Lütfen ona selamlarımı iletin.
İngiltere’de oynayan Tugay hakkında görüşleriniz? Tugay Kerimoğlu inanılmaz bir oyuncu. Biz zaten zaman zaman görüşüyoruz. Çünkü evlerimiz aynı bölgede. Yaşı ilerlemesine rağmen hâlâ çok istekli. Blackburn’un bence en önemli oyuncularından. Oyun zekası mükemmel.
Sürekli savaşıyor “Avrupa’nın en iyi futbolcusu benim. Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum. Manchester United’da çok iyi bir sezon geçirdim. Elimden gelenin en iyisini yapıyorum. Çok ödüller kazandım. Kazanmaya da devam etmek istiyorum. En iyisi olmak için savaşıyorum. Biraz kendimi övmüş olacağım ama ben böyle düşünüyorum. Aslında çoğu futbol adamı böyle düşünüyor.”
Garanti verdi... “Sakatlığım nedeniyle oynamadığım şu dönemde hem Portekiz hem de M.United kaybetti. Ben oynamış olsaydım belki iyi şeyler yapardım ama futbolda kazanmak da var kaybetmek de. Kimsenin şüphesi olmasın, tekrar forma giydiğimde her şey güzel olacak. Portekiz Dünya Kupası Finalleri’ne gidecek, Manchester ligi ve Şampiyonlar Ligi’ni kazanacak.”
En yakın arkadaşının eşi, hizmetçisi 1985’te Madeira Adası’nın Funchal bölgesinde doğdu. Ailesi fakir olduğu için annesi Dolores, onu evinde doğurdu. 6 yaşında futbola başladı ve ilk lisansını 10 yaşında Andorinha’da çıkarttı. Babası Dinis Aveira burada malzemecilik yapıyordu. 12 yaşında Nacional Madeira’ya transfer oldu. Sporting’in scoutı Aurelio, onu keşfetti ve 1 yıl Mareida’da oynadıktan sonra 13 yaşında ailesinden ayrılıp Başkent Lizbon’a taşındı. Hızlı bir şekilde A Takıma kadar yükseldi. Ardından da henüz 18 yaşında Manchester United’a gitti. Çocukluğundan beri ‘top’ dedi başka bir şey demedi. Bu durumu annesi şöyle açıklıyor... “Okula giderken ayağında hep top vardı. Top sektirerek okula giderdi. Okumak istemedi ve babasıyla birlikte futbolcu olmasına izin verdik. Çünkü ona inanmıştık.” Komşuları Fatima Alves ise Ronaldo için, “Onun meziyetleri çoktu. Oğlum onun yakın arkadaşıydı ve Manchester’da şu an çatı tamiri yapıyor. Gelinim ise ona çok yakın. Ronaldo’nun hizmetçisi!”
Fanatik