Spor

Rıdvan Dilmen: Şerefim ve namusum üzerine yemin ederim ki federasyon başkanı adayı olmayacağım

"Bir şey oluyor, 'Ya Allah, Bismillah' diye başlıyorlar; ne oluyor, dinler arası savaş mı var?"

08 Haziran 2017 14:37

NTVSpor yorumcusu Rıdvan Dilmen, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı'na aday olacağı yolunda ileri sürülen iddiayla ilgili olarak açıklama yaptı. "Şerefim ve namusum üzerine yemin ederim ki federasyon başkanı adayı olmayacağım" diyen Dilmen, gazeteci Bilal Meşe'yi darp eden Barcelonalı futbolcu Arda Turan için yaptığı açıklamalarla ilgili olarak da "Bu konuşmalarımı federasyon başkanı olacağıma dayandırarak değerlendirmesinler" ifadesini kullandı. 

Dün (7 Haziran 2017) dile getirdiği "İzmir Marşı" eleştirisi tepki çeken Dilmen, "İzmir Marşı 100 yıla yakın zamandır var. Statlarda niye kullanmıyorlardı? Ben İzmir Marşı'nı statlarda siyasi bir şey olarak kullanmıyorlarsa özür dilerim herkesten. Maçta bir şey oluyor, statta 'Ya Allah, Bismillah, Allahu Ekber' diye bağırıyorlar. Bu da siyasi. Ne oluyor, dinler arası savaş mı var?" diye konuştu.

Dilmen'in açıklamalarından satır başları şöyle:

"Arda Turan konusunda söylediklerim farklı algılandı. Bilal Meşe'ye yaptığı kabul edilemez. Arda konusu 11 aydır devam eden bir konu. Avrupa Şampiyonası’ndan sonra bir süreç yaşandı ve bugüne kadar gelindi. Hocanın “İçime sinmedi” demesi tam sulh sağlanmışken bir sıkıntı olduğu gerçeğini gösterdi.

"Benim söylediklerim farklı algılandı herhalde. Arda’nın Bilal abiye davranışını tasvip etmemiz mümkün değil. Yaşı küçük olsa da olmaması lazım. Sonuçta kamptan ayrılmıştır. Buraya kadar gelen sürecin de ciddi şekidle irdelenmesi lazım. Hala orada çalışan futbolcular da var.

Benim primle ilgili bildiğim, Arda Turan personele 85 bin lira toplamış. Daha sonra Barcelona’da iyi başladı sonra sallandı. Avrupa Şampiyonası’ndan döndüğünde milli takımımız, bu 5 oyuncunun hoca döneminde olmayacağıydı herkesin bildiği. O dönem Arda’yı buraya getiren süreç başladı. Gazeteci dostlarımız tarafından sabahlara kadar kumar oynadığı, otele kadın getirdiği, para göz olduğu söylendi. Bunlar bir kartopu gibi oldu. Yazan kişiler belli. İtibarsızlaştırma başladı önce. Emre Belözoğlu aracılığıyla takıma geldi tekrar ve takım kazandı. Birikim birikim bu hale geldi.

Basın toplantısında Arda gazeteciler kalktığında başka birşey söyleyecekti. Bence kararı sadece Kosova maçı içindi orada insanlar kalkınca bence kararını değiştirdi. Bir gazeteciyi statta tokatlayan insan 2 gün sonra oynuyorsa, havada kavga ile karada kavga arasında fark varmış demek ki. Milli takım başka bir şeydir. Arda giyerken ne para alacağız diye düşünmüyordur. Arda Turan’ın milliyetçiliği, vatanseverliği itibarsızlaştırıla itibarsızlaştırıla ve belli bir medya grubu tarafından manipüle edildi. Bugün Turizm Bakanlığı milyon dolarlar harcasa bu tanıtımı yapamaz. Bu evet olaylarından filan beni bitirdiler Arda'yı cebe koydular o zaman. Arda ne oldu da bu duruma düştü? İlk sebebi siyasi.

"Şerefim ve namusun üzerine yemin ederim ki asla federasyon başkanı olmayacağım. ama bu işimi doğrudan yapmaya devam edeceğim. Sayın cumhurbaşkanımızla asla böyle bir konuyu konuşmadık.

İzmir marşı 100 yıla yakın zamandır var. Statlarda niye kullanmıyorlardı? Ben İzmir Marşı'nı statlarda siyasi bir şey olarak kullanmıyorlarsa özür dilerim herkesten. Maçta bir şey oluyor, statta 'Ya Allah, Bismillah, Allahu Ekber' diye bağırıyorlar. Bu da siyasi. Ne oluyor, dinler arası savaş mı var? 

Atatürk benim için gelmiş geçmiş en büyük liderdir. Peki Atatürk'ü seviyorum diye Recep Tayyip Erdoğan'ı sevemez miyim? Ben cumhurbaşkanımız siyaset yaptığı sürece her türlü yanındayım. Ben sporda siyasete karşıyım. Zaten siyaset karışmıyor spor karıştırıyor. İzmir Marşı ile Atatürkçülük olmaz bu hepimizin marşı.