Beyaz Futbol yorumcusu Rasim Ozan Kütahyalı'nın söylediği 'Kusturmalı Boşnak Saksosu' sözlerine tepki devam ediyor. Sözcü yazarı Can Ataklı, "Zamanında program yaptığım ve defalarca bu tür durumlardan kurtardığım için kendisine bir büyüğü olarak küçük bir uyarım olacak. Kendi aklı mı yoksa biri mi etkiliyor bilmiyorum ama Rasim Ozan içine düştüğü durumdan Tayyip Erdoğan yalakalığı ve Bosna güzellemeleri ile kurtulamaz" dedi.
Ataklı'nın "İsteseniz de istemeseniz de" başlığıyla (24 Kasım 2017) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
Son günlerin en “talihsizi!” Rasim Ozan Kütahyalı. İktidara sırtını dayamanın verdiği rahatlık ve şımarıklıkla ekranda istediğine istediğini söyleyebileceğine inanan ve bu hafta başına kadar da bunu fütursuzca yapan Kütahyalı söylediği bir cümle yüzünden elindeki bütün avantajı kaybetti. Hem Beyaz TV'den hem de galiba Sabah gazetesinden çıkarıldı. Muhtemelen çok canı sıkkındır bu çocuğun. Ve yine muhtemelen çok da korkuyordur. Ama zamanında program yaptığım ve defalarca bu tür durumlardan kurtardığım için kendisine bir büyüğü olarak küçük bir uyarım olacak. Kendi aklı mı yoksa biri mi etkiliyor bilmiyorum ama Rasim Ozan içine düştüğü durumdan Tayyip Erdoğan yalakalığı ve Bosna güzellemeleri ile kurtulamaz. Hele canlı yayında ağzından çıkan inanılmaz cümleden sonra “tıpkı Erdoğan gibi linç edildiğini” söylemek akla ziyan bir şey. “Şimdi birlik zamanıdır. Bu ABD saldırısında hedef AK Parti ve Erdoğan değil hedef Türkiye'dir. Hedef tüm Türkiye pasaportlarıdır” demekle kurtulmaz daha da batar. Rasim Ozan içine düştüğü durumdan kurtulmak için çırpınıyor ve Twitter üzerinden kendini güya savunuyor. Ama şu cümleyi kim ciddiye alır Allahaşkına; “Aralık ayında Türkiye'ye cehennemi yaşatmak isteyecekler. Hepimiz şu an buna odaklanmalıyız. Recep Tayyip Erdoğan'ın etrafında millet olarak kenetlenmek zorundayız. Erdoğan'ın nezdinde Türkiye'yi linç etmek istiyorlar. Ben ülkemi ve Erdoğan'ı karşılıksız seviyorum. Şahsi durumum hiç önemli değil. Linç de etseler, öldürmeye de kalksalar Erdoğan'ın yanındayım. Şu an Erdoğan'ı savunmak ülkemizi savunmaktır. Benim en iyi bildiğim iş ölümüne savaşmaktır. Büyük saldırı yaklaşıyor ve ölümüne savaşacağız.” Rasim Ozan Boşnakların yumuşayacağını düşünerek Aliya İzzetbegoviç'ten “Bilge kral” diye söz ediyor. Artık şaşkınlıktan mı “Benim hayatımda en çok gittiğim dış şehir Sarayova'dır” diyor. Evladım orası Saraybosna, önce öğren. Çok gitmişsin, yemekler yemişsin ama kentin Türkçe adını bile öğrenememişsin. Kaş yapayım derken göz çıkarmak denir buna. Eski bir program ortağı ve büyüğü olarak diyorum ki; “Rasim, önce bir sakin ol, kenarda dur. Erdoğan yalakalığı ile AKP'lilerin arkana geçeceğini düşünüyor olabilirsin ama o da akılsız değil ki, kamuoyunun sana olan öfkesini bildiği için ‘Benim arkama sığınmak yok öyle, bana da zarar vereceksin' diyerek elinin tersiyle seni öyle bir iter ki bu ülkedeyaşayamaz hale gelirsin. Ölümüne savaştığın o kişinin bunu hiç çekinmedenyapacağını herhalde biliyorsun. Bence biraz sus, kendini unuttur bence. Onca program yapmış olmamızın hatırına sana bir iyiliğim olsun bu.”