Koç Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Rahmi Koç, "Yapılan en büyük hata Türkiye'yi Amerika'yla mukayese etmek. Türkiye'yi İtalya'yla mukayesede edeceksiniz. Bize yakın ülkelerle birbirimizi mukayese etmemiz lazım. Nüfusumuz 80 milyona doğru gidiyor. Bu durum bize büyük bir ayak bağı oluyor. 50-60 milyonda kalsaydı çok daha zengin bir ülke olacaktık" dedi.
Enver Alas’ın DHA’da yer alan haberine göre, Koç Üniversitesi'nin bugün düzenlenen '21. Lisans ve Lisansüstü Mezuniyet Töreni' kapsamında Koç Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Rahmi Koç, Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan ve 2015 yılı okul birincisi Yasemin Özdoğan ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Koç Üniversitesi'nin Rumelihisarı Yerleşkesi'nde gerçekleşen toplantıda konuşan Rahmi Koç, mezuniyet törenlerinin kendileri için önemi belirterek böyle günlerde duyduğu mutluluğu dile getirdi. Ailelerin hem maddi hem de başka açılardan büyük fedakarlık yaparak evlatlarını kendilerine teslim ettiğini belirten Koç, "Biz onları yetiştirerek hayata atılacak duruma getirdik. Ancak burada öğrenilenler insanı sadece 3 yıl götürebiliyor. Çünkü dünyada değişimler var, dinamikler var, rekabet var, şeffaflık var. Buradan mezun olan gençlerimiz 3 yıl içerisinde kendilerini yenileyemezlerse bu rekabette geri kalabilirler" diye konuştu. Rahmi Koç, Türkiye'ye yabancı sermayenin gelmesi için kendine göre şartları olduğunu belirterek, "Yabancı sermayenin kendine göre şartları var. Temel hukukun iyi çalışması, politik düzenin rahat olması gerekir ki buraya gelen adamın kendisini rahat hissetmesi lazım" dedi.
‘Türkiye'nin ABD ile mukayese edilmesi hatadır’
Rahmi Koç, toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Koç, Türkiye'de eğitim ve ekonomi arasındaki ilişkiye dair bir soru üzerine Türkiye'nin ABD ile mukayese edilmesinin yanlış olduğunu vurguladı. Koç, "Ford otomobili ile Rols Royce'u mukayese etmenin bir manası yok, pervaneli uçak ile en hızlı giden jeti mukayese ederseniz altından kalkamazsınız. Yani bize yakın ülkelerle Türkiye'yi mukayese etmemiz lazım. Türkiye'de maalesef birikim yok. Çünkü uzun seneler enflasyon ekonomisi yaşadık. Enflasyon muhasebesi tutmadığımız için milli gelirimiz ve mali imkanlar erozyona uğradı. Ağır vergiler var. Dolayısıyla işadamlarında ve memlekette kafi derecede birikim yok. Bu olmayınca dışarıdan yabancı sermaye getirmek lazım. Yabancı sermayenin de kendine göre şartları var. Temel hukukun iyi çalışması, politik düzenin rahat olması gerekir ki buraya gelen adamın kendisini rahat hissetmesi lazım. Bugün dünyadaki mali varlığın çoğu gelişmiş ülkelerin kendi aralarında yapmış oldukları yatırımlardır. Yani yüzde 80'i oraya gidiyor. Geriye kalan yüzde 20 ise bizim gibi ülkeler kalıyor. Ona da son dönemde Çin ve Hindistan talip oldu. Bu nedenle bu yabancılara iyi bir teşvikle bir şeyler sunmamız lazım" dedi.
Nüfusumuz 50-60 milyonda kalsaydı çok daha zengin bir ülke olacaktık
Türkiye'nin bir başka sorunun ise ihracat meselesi olduğunu ifade eden Koç, "1 dolarlık ihracat yapmak için ithalat yapmak durumundayız. Bence en büyük sorunlarımızdan biri budur. Diğer bir sorunumuz ise nüfusumuz 80 milyona doğru gidiyor. Bu durum bize büyük bir ayak bağı oluyor. 50-60 milyonda kalsaydık çok daha zengin bir ülke olacaktık. İyi eğitilmiş insan gücü bu işin en önemli varlığı, sermayesidir. Bunun için ilkokuldan başlayarak liseye, üniversiteye kadar eğitim veren kurumlara ihtiyacımız var.
‘IMF'nin duruşu gayet katı’
Rahmi Koç, Yunanistan ve Avrupa Birliği (AB) arasındaki kriz ile ilgili bir soruya karşılık, "Psikolojik olarak Yunanistan'ın iflas etmesi, Yunanistan'ın drahmiye dönmesi akla başka şeyler getirmeye başlar, bilhassa İngiltere'den başlar. Onu takiben İspanya ve Portekiz gelebilir. O yüzden AB, çok tehlikeli bir duruma girer. Zannediyorum bu konuyu çok dikkatli olarak bir kez daha gözden geçirecekler. Buna karşılık da Yunanlılar, 'nasıl olsa bizi kurtarırlar, nasıl olsa sırtımız yere gelmez' havasındalar. İMF'nin duruşu gayet katı" şeklinde değerlendirdi.
Üniversiteyi 1. Bitiren Yasemin Özdoğan: Gurur duyuyorum
Yasemin Özdoğan ise konuşmasında Koç Üniversitesini başarılı bir şekilde bitirerek mezun olduğu için büyük gurur duyduğunu söyledi. Koç Üniversitesi'nde okuduğu için kendimi çok şanslı hissettiğinin ifade eden Özdoğan duygularını şöyle anlattı"Biz diğer üniversitelerden farklı olarak Koç Üniversitesi'nde eşitlik bilincini öğrendik. Üniversitemizde öğretmen, öğrenci ve yönetici aynı denklem içindeydi. Akademik disipliniyle, ezber bozma pratiğiyle Koç Üniversiteli olmak benim için çok farklıydı. Dolayısıyla bu üniversitenin başarılı bir mezunu olmaktan dolayı gurur duyuyorum."
