Gündem

Prof. Adem Sözüer, Anayasa'nın 90. maddesine işaret etti: İstanbul Sözleşmesi yürütme tasarrufuyla feshedilemez, yetki gaspıyla TBMM devre dışı bırakılamaz

20 Mart 2021 06:47

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Sözüer, Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına ilişkin olarak Anayasa’nın 90. maddesine işaret etti.

Anayasa’daki, “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası Andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz” satırlarını paylaşan Prof. Sözüer, “İstanbul Sözleşmesi yürütme tasarrufuyla feshedilemez. Yetki gaspıyla TBMM devre dışı bırakılamaz” dedi.

Prof. Dr. Adem Sözüer’in söz konusu paylaşımı şöyle:

Avukat Kerem Altıparmak: İstanbul Sözleşmesi'ni kaldıran CB kararı ancak yasayla yapılabilecek bir işlem olduğu için yoklukla malüldür

Avukat Kerem Altıparmak da İstanbul Sözleşmesi'nin kaldırılmasına ilişkin kararı eleştirdi. Altıparmak, "Bu gece feshedilen sadece  #İstanbulSözleşmesi değil TBMM’nin iradesi ve yasama yetkisi. Bunu en son 12 Eylül 1980’de Kenan Evren yapmıştı" dedi. "Cumhurbaşkanı'nın Meclis yerine geçip yasama işlemi yapması durumunda 'fonksiyon gaspı' vardır" diyen Altıparmak, şunları kaydetti:

"Bu işlemin yaptırımı 'yok hükmünde olması'dır. #İstanbulSözleşmesi'ni kaldıran CB kararı ancak yasayla yapılabilecek bir işlem olduğu için yoklukla malüldür. Sözleşme de yürürlüktedir."

TIKLAYIN - Türkiye, ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi'nden Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle ayrıldı!

Anayasa’nın 90. Maddesi:

D.Milletlerarası Andlaşmaları Uygun Bulma

Türkiye Cumhuriyeti adına Yabancı Devletlerle ve Milletlerarası Kuruluşlarla yapılacak andlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır.

Ekonomik, ticari veya teknik ilişkileri düzenleyen ve süresi bir yılı aşmayan andlaşmalar, devlet maliyesi bakımından bir yüklenme getirmemek, kişi hallerine ve Türklerin yabancı memleketlerdeki mülkiyet haklarına dokunmamak şartıyla, yayımlanma ile yürürlüğe konabilir. Bu takdirde bu andlaşmalar, yayımlarından başlayarak iki ay içinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin bilgisine sunulur.

Milletlerarası bir andlaşmaya dayanan uygulama andlaşmaları ile kanunun verdiği yetkiye dayanılarak yapılan ekonomik, ticari, teknik veya idari andlaşmaların Türkiye Büyük Millet Meclisince uygun bulunması zorunluğu yoktur; ancak, bu fıkraya göre yapılan ekonomik, ticari veya özel kişilerin haklarını ilgilendiren andlaşmalar, yayımlanmadan yürürlüğe konulamaz.

Türk kanunlarına değişiklik getiren her türlü andlaşmaların yapılmasında birinci fıkra hükmü uygulanır.

Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası Andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.


Erdoğan, tek başına bu kararı verebilir mi?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi'nden ayrılma kararını, 15 Temmuz 2018'de yürürlüğe giren 9 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 3. Maddesiyle kendisine tanınan yetki doğrultusunda verdi. Söz konusu kararnameyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nin verdiği bir iptal kararı bulunmuyor. Erdoğan, kararnamedeki şu madde uyarınca kararı aldı:
“Onaylama
MADDE 3- (1) Milletlerarası andlaşmaların onaylanması, bunların feshini ihbar etmemek suretiyle yürürlük süresini uzatma, Türkiye Cumhuriyetini bağlayan bir milletlerarası andlaşmanın belli hükümlerinin yürürlüğe konulması için gerekli bildirileri yapma, milletlerarası andlaşmaların uygulama alanının değiştiğini tespit etme, bunların hükümlerinin uygulanmasını durdurma ve bunları sona erdirme, Cumhurbaşkanı kararı ile olur.”