İstanbul Gülsuyu Mahallesi'nde öldürülen Hasan Ferit Gedik’in dosyasında yer alan yeni telefon tapeleri ortaya çıktı. Tapede Hasan Ferit‘i öldürmekten gözaltına alınıp serbest bırakılan ve tam 10 gün sonra Yusuf Kenan Deniz isimli kişiyi bıçakladığı iddia edilen Zafer Turhan’a, "A." isimli bir polisin “Olayı senin yaptığın söyleniyor, gel iki dakika ifadeni alalım” demesi dikkat çekiyor.
Diğer bir telefon tapesinde ise Hasan Ferit cinayetinden bir gün önce yine Gülsuyu mahallesinde Mesut Aktürk isimli bir gencin silahla yaralanması sonrası Süleyman Tüfekçi isimli zanlının X şahısla yaptığı konuşma yer alıyor. X şahıs, S. isimli bir polis memurunu kastederek, “Alo dayı ben S. abiyi aradım. Böyle böyle haber verdim şimdi. Birazdan oraya ekip gönderecek” şeklinde konuşması polisin çeteleri açıkça koruyup kolladığını gözler önüne seriyor.
BirGün gazetesinden Zeynep Kuray’ın haberine göre, Gülsuyu’nda uyuşturucuya karşı yapılan bir yürüyüş esnasında 21 yaşındaki Hasan Ferit Gedik’i öldürmekle suçlanan çete üyelerinin polis ile olan işbirliği, Gedik dosyasında gizli ibaresiyle yer alan iletişim tapelerinde ortaya çıktı.
Birinci Tapelerde Hasan Ferit Gedik cinayeti sonrası gözaltına alınan ve serbest bırakılan çete başlarından Zafer Turhan’ın, soy ismi tespit edilemeyen A. isimli polisle yaptığı telefon konuşması dikkat çekiyor. Gedik cinayetinden tam 10 gün sonra Yusuf Kenan Deniz’i bıçaklamaktan aranan Turhan’la, Şeref Karameşe isimli çete üyesinin telefonu aracılığıyla konuşan A. isimli polis memurunun bu konuşması, çete üyelerinin polis tarafından nasıl korunup kollandığını gözler önüne seriyor.
İşte o tapeler
Yusuf Kenan Deniz isimli bir vatandaşı öldürmeye teşebbüs etmekten aranan çete lideri Zafer Turhan, çete üyelerinden Şerif Karameşe’yi emniyete gönderip onun telefonundan A. isimli bir polisle görüşüyor.
A.: Efendim
ZAFER TURHAN: Selamünaleyküm
A.: Aleykümselam
Z.T.: Oflu abi sen misin
A.: He he benim ben
Z.T. : A. abi sen misin
A.: Benim
Z.T.: Ne yapıyorsun nasılsın
A.: İyiyim sen nasılsın
Z.T.: İyi abî Allah razı olsun hani sen değilsin ya
A.: Ya benim ya
Z.T.: Hani konuşman değişti mi senin konuşman
A.: Ya telefondan telefona fark ediyor ya
Z.T.: He tamam şimdi sensin
A.: Telefona
Z.T.: Nasılsın abi iyisin
A.: İyiyim ya bu olayı senin yaptığını söylüyorlar gel 2 dakikada ifadeni alalım
Z.T.: Ben sana bir şey söyleyeyim mi ben gelsem beni paket ederler belden yukarı bir şey var. Ben açık açık söyleyeyim sana ben bu işi ben yapmadım abi
A.: Ya tamam sen yapmadın ama ifadeni vereceksin illa ki bir gün bugün yarın öbür gün
Z.T.: Tamam gelirim yanına gelirim gelmesine de emin ol yani Oflu abi o yüzden bilin diye yani, ben yapmadım onu, ben yapsam ben sana derdim yaptım diye
A.: Ya sen ne yap biliyor musun öbür gün benim yanıma gel
Z.T.: Ya abi ben şimdi sen yanına gelip ne yapayım A. abi biz mi yalan olalım yani onu mu diyorsun
A.: İyi de yani hep kaçacaksın nereye kadar kaçacaksın kaçışı var mı bunun
Z.T.: Kaçmasından değil de abi yani ben benim yaptığım bir şey yok sen işte sen beni az çok biliyorsun
A.: Yani
Z.T.: Benim sana yalanım dolanım olmamış şimdi kadar...
Diğer tape
Diğer bir telefon tapesi ise Hasan Ferit Gedik’in cinayetinden hemen bir gün önce gerçekleşiyor. Konuşma uyuşturucuya karşı yapılan yürüyüşe katılan Mesut Aktürk’ün çetelerce silahla yaralanmasının ardından, Süleyman Tüfekçi isimli çete üyesi ve X şahıs arasında geçiyor:
Süleyman Tüfekçi: Alo
X ŞAHIS : Alo dayı, ben S. abiyi (polisi kastediyor) aradım, böyle böyle haber verdim şimdi. Birazdan ekip gönderecek oraya tamam
S.T.: Tamam yıkıp döküyorlar ya
X.: He şey gönderdim geliyor geliyor. S. abiyi aradım. Baksana bizde herhangi bir şey var mı
S.T.: Yok
X.: İyi tamam çok şükür tamam hadi görüşürüz dayı S. abi
(GÖRÜŞME KESİLİYOR)
Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Halkın Hukuk Bürosu avukatları ise bu tapelerin polis-çete işbirliğinin yalnızca polisin çeteleri izleyip faaliyetlerine göz yummasıyla sınırlı olmadığını; polisin çetelerle ahbap-çavuş ilişkisi geliştirdiğini ve onların hamiliğini yaptığını, onlara kol kanat gerdiğini, hatta açıktan destek verdiğini açıkça ortaya koyduğunu vurguladılar. 15 Eylül’de Kartal Anadolu Adliyesi’nde görülecek üçüncü duruşmada A. isimli polis memurunun deşifre edilmesini isteyeceklerini duyurdular.