T24 - PKK, 1 Haziran 2004 hamlesinin 7’inci yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Meşru savunmamızın bir gereği olan misilleme eylem yapma hakkımızı 1 Haziran atılımımızın 7. yıldönümünde daha etkili ve yaygın kullanacağımızı halkımız ve demokratik kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz” dedi.
PKK'ya yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı'nın haberine göre örgüt, 1 Haziran 2004 hamlesinin yıldönümü dolayısıyla bir açıklamada bulundu. Açıkalamda “1 Haziran 2004 savunma direnişinin 7 yıl dönümünü önderliğimize, halkımıza, demokratik kamuoyuna ve tüm yoldaşlarımıza kutlu olmasını diliyor ve bu direniş hamlesinde şahadete kavuşan yurtseverlerimizi ve yoldaşlarımızı anıyoruz” diye belirtti.
“1 Haziran nefsi müdafaa hamlesidir”1 Haziran hamlesinin bir nefsi müdafaa hamlesi olduğu ileri sürülen açıklamada “1 Haziran hamlemiz yıllarca ısrarla sürdürülen ve tek taraflı yürütülen barış, kardeşlik ve çözüm arayışlarımıza karşı TC devletince özelde de onun iktidardaki hükümeti olan AKP’nin, inkârcı, imhacı ve soykırımcı tasfiye siyasetine karşı geliştirilen bir nefsi müdafaa hamlesidir” denildi.
Açıklamada şunlar belirtildi: “Kendilerince Reber Apo’nun çözüm ve barış girişimlerini ve gerillanın kuzeyden güneye geri çekilmesini zayıflık belirtisi olarak değerlendiren TC devleti 11 Eylül ikiz kulelerine yapılan saldırılar ardından oluşan uluslararası konjonktürü de fırsat bilerek Kürt özgürlük hareketinin binlerce şehit kanıyla, görkemli direnişlerle ortaya çıkarılan özgür Kürt iradesini ve yaratılan kültürel değerleri yeniden ortadan kaldırmak için karşı bir hamle başlatmıştır. Bu hamleyi başaracak güç olarak ise 3 Kasım 2002’de iktidarın başına getirilen AKP görülmüş ve bu görev AKP’ye verilmiştir. Bu süreçten sonra AKP’nin politikalarının ‘düşünmezsen yoktur’ gibi oldukça faşizan, tekçi, ırkçı ve soykırımcı bir düzeye ulaştığı apaçık ortadadır. 1 Haziran 2004 direnişi bu bağlamda bir meşru savunma direniş hamlesi olarak gelişmiştir.
‘Düşünmezsen yoktur’ diyen faşizan zihniyet açıkça meşru savunma direnişimiz olan 1 Haziran hamlemizle deşifre edilmiş ve bunun karşısında devlet adım adım Kürt sorununu diline alan, kültürel açılımlar altında kendilerince TRT-6’e kadar giden bir yeni ve ince bir soykırım süreci içerisine girmek zorunda kalmıştır. ‘Açılım’ adı verilen bu politikaların ise özünde daha köklü bir imha ve tasfiye politikalarını içerdiği açığa çıkmıştır. Bu KCK’ nin 13 Nisan 2009 yılında ilan ettiği tek taraflı ateşkesine karşı verilen 1500 özgür Kürt siyasetçisinin boş gerekçelerle zindanlara atılması, 4000’in üzerinde Kürt çocuğunu yıllara varan cezalarla, insan dışı muamelelerle sadece taş atıkları için hapishanelere doldurulması, gencecik Kürt kızlarına devletin resmi okullarında devletin resmi görevlileri olan valilerince desteklenen tecavüz ve tacizlerin artması, Türkiye metropollerinde yaşayan halkımıza başta olmak üzere geleceğin aydın beyinleri olan gençlerine karşı başlatılan linç ve katletme girişimlerinin devlet politikaları olarak çoğalması, Kürdistan’ın tarihi mirası olan kültürel değerlerini sular altında bırakma ve arazilerini yakmalarının sistematik olarak geliştirilmesi, ateşkes pozisyonunda bulunan gerillaya karşı imha operasyonları yürütmeleri ve adeta günlük olarak Medya Savunma Alanlarına top saldırılarıyla birlikte en son olarak görüldüğü gibi kapsamlı imha amaçlı hava saldırılarıyla da açığa çıkmıştır. TC devletinin ve onun iktidardaki partisi olan AKP’nin Kürt halkını fiziki ve kültürel olarak soykırımda geçirmek istediği her yönüyle kamuoyunun gözleri önünde cereyan etmektedir.”
Açıklamada devamla şunlar kaydedildi: “Devrimci direniş ve özgürlük mücadelesinin daha etkili yürütülebilinmesi için öncelikli olarak Kürt gençlerini özgürlük dağlarında onur savaşçılarına katılmaları için çağrıda bulunuyoruz. Halkımızın ve demokratik kamuoyunun onurlu üyelerinin nerede bulunursa bulunsunlar, tc devleti tarafından oldukça kirli yöntemlerle sürdürülen ve sürdürülmek istenen kültürel soykırım başta olmak üzere, siyasi, askeri, ekonomik, ruhsal ve fiziki imhaya karşı 4. Dönemin gerekliliklerine göre topyekün direniş içerisine girerek öz savunmalarıyla bu kutsal direniş hamlesine katılmaya çağırıyoruz.
1 Haziran hamlesinin yıldönümünü tekrardan başta önderliğimize, halkımıza, ilerici kamuoyuna kutlu olmasını dilerken, bu değerlerin yaratılmasında fedaice canlarını veren Adıllar, Nudalar, Serxwebunlar, Sorxwinler, Sidarlar, Medeniler, Mahirler, Ferhatlar ve Kurtaylar başta olmak üzere tüm şehitlerimizin önünde saygılıyla eğiliyor, 1 Haziran atılımı şehitlerimizin çizgisinde atılımımızın 7 yıldönümünde halkımızı ve şehitlerimizin yarattığı değerleri fedai tarzda, direnerek kararlıca yürüyeceğimizin sözünü yineliyoruz.”
