Üç kez beraat ettiği Mısır Çarşısı davasında ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Pınar Selek, "Sonuçta beni katil yaptılar" dedi.
Mahkemenin delilleri yeterli bulmamasına rağmen Yargıtay 9. Ceza Dairesi ve savcılık, Mısır Çarşısı’nda 7 kişinin ölümüyle sonuçlanan olay nedeniyle Pınar Selek’in ömür boyu hapis istemiyle yeniden yargılanması konusunda ısrarını sürdürdü.
Eylemi Pınar Selek’le gerçekleştirdiğini söyleyen sanığın beraatine itiraz edilmezken, Pınar Selek daha önce diğerleriyle aldığı üç beraat kararına rağmen patlamanın tek sorumlusu olarak kaldı.
Deutsche Welle Türkçe'den Hülya Köylü Schenk'e konuşan Selek kararı duyduğunda ölüm haberi almış gibi hissettiğini söyledi. Ancak kendisine verilen desteğin ona güç kattığını ifade eden Selek, özellikle başka kentlerden davayı izlemek için sosyoloji öğrencilerinin gelmesinin kendisini çok etkilediğini belirtti. Selek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Güçlü olmam için de çok fazla neden var. Üniversitemde, mahkeme günü bir saat iş bırakma eylemi yapıldı. Bu, üniversitenin tarihinde bir ilk. Rektör açıklama yaptı. 'Bizi ezmeden kimse Pınar Selek’e ulaşamaz. Pınar'a dokunmak isteyen önce bize dokunacaktır' dedi. Dolayısıyla müthiş bir dayanışma var çevremde."
Kadın hakları, sokak çocukları ve travestiler gibi birçok sosyolojik konuyla ilgili çalışmalar yapan ve kitaplar yazan Pınar Selek şu sıralar Strasbourg Üniversitesi’nde doktorasını yapıyor. Strasbourg Üniversitesi Rektörü Alain Beretz de Pınar Selek'in üniversitenin koruması altında olduğunu belirterek, "Sonuç ne olursa olsun onu vermeyeceğiz, biz araştırmacımızın arkasındayız" açıklamasını yaptı.
'Beni öldürseler de fark etmez'
Kendisine verilen büyük desteğin, onun suçsuzluğuna duyulan güvenin bir göstergesi olduğunu vurgulayan Selek, "Artık beni öldürseler de fark etmez" dedi.
"Mısır Çarşısı’na bombayı birlikte koyduk" diye ifade veren genç beraat ederken kendisinin mahkum edilmesinin altında ise birçok neden olabileceğini belirtti. Sosyolog olarak dokunulmasını istenmeyen konularda araştırma yaptığı için sembol olarak seçilmiş olabileceği olasılığını dile getiren Selek sözlerini şöyle sürdürdü:
"O kadar çok şey anlatılıyor ki, ama son derece net bir olay var. Ben şunu çok iyi biliyorum: Cezaevinden çıktıktan sonra alınan beraatlere rağmen bunun tekrar tekrar bozulması, benim dışarı çıktıktan sonra da evde oturmamamla ilgili oldu. Önce bir cezalandırma sembolü olarak seçildim, sonra bir adalet sembolüne dönüştüm."
Yeni temyiz aşaması başlıyor
Avukatların, verilen kararı bir kez daha Yargıtay’a götüreceğini yeni bir temyiz aşaması daha başlayacağını sözlerine ekleyen Selek "Avukatlar, kararı Yargıtay'a temiz edecekler. Yargıtay aşaması başlayacak, 9. Daire'ye gidecek yine bildiğim kadarıyla. 9. Daire, şimdiye kadar üç beraati bozan Yargıtay dairesiydi. Aslında şimdi bu darbe gibi olan son müdahale 9. Daire'nin kararına uyulması üzerinden oldu. İşkence altında 'birlikte yaptık' diyen çocuğun ifadesiyle isteniyordu bu karar. Savcı ona itiraz etmediği için, temyiz etmediği için o beraat etti. Ben şimdi ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum oldum" dedi.
'Beni katil yaptılar'
Hakkında tek bir kişinin verdiği ifade dışında delil olmadığını söyleyen Selek, kendisinin hedef gösterildiğini vurgulayarak "Sonuçta beni katil yaptılar. Kimse inanmıyor buna ama yine de kolay bir şey değil. Tehdit mektupları, e-mailler almaya başladım mesela. Aynı kişiden ama, yine de onlar bu kararlarıyla hedef göstermiş oluyorlar. Bir cinayet işliyorlar aslında" diye konuştu.
Selek, Yargıtay’dan gelecek yanıtla ilgili yine de umutlu olduğunu ve suçsuzluğu kanıtlanıncaya kadar mücadelesini sürdüreceğini belirterek, sığınma talebinde de bulunmayacağını söyledi.