Ekin S. Altın
İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) pandemi ile online eğitime geçmesinin ardından sınavda kamera ve mikrofon kullanma yaptırımı getirdi. Aynı kararı almış bazı üniversiteler öğrencilerinin tepkilerinden sonra daha ılımlı bir politikaya geçerken, İEÜ, öğrencilerin sosyal medyada tepkilerini yansıtmasına karşılık yaptırımında henüz herhangi bir değişiklik yapmadı. Öğrenciler tepkilerini sosyal medya üstünden göstermeye devam ediyorlar.
Yükseköğrenim Kurulu'nun (YÖK) üniversitelere, online eğitimde güvenlik sorunları oluşmamasına dair uyarısından sonra İEÜ, akademik hırsızlık ve kopya endişesine dair çözümü, öğrencilerin sınavlarda yüzlerini ve arkaplanı gösterecek şekilde ayarlanmış kamera ile sınava girmesi olarak belirledi. Öğrencilerin mağduriyet beyanlarıyla başlayan birliktelik ağı; kısa sürede çeşitli stk'ları, öğrenci dayanışma ağlarını, gazetecileri ve İzmir'deki Ege Üniversitesi gibi pek çok üniversitenin öğrencilerini de içine aldı.
Online eğitim sürecinde halihazırda üniversite ile ilgili mağduriyetler yaşadıklarını belirten öğrenciler, bunlara kamera ve mikrofon dayatmasının eklenmesinin öğrenci dostu bir politika olmadığını sosyal medya üzerinden dile getirdi.
Kamera ve mikrofonu çalışmayan öğrenci sınava "bedenen" girecek
Kamera ve mikrofonunda arıza çıkan öğrencilerin sınavlarının geçersiz sayılacağı, sınav için araç, gereç ve internet altyapısı olmayan öğrencilerin bir hafta öncesinden üniversitelerine durumu belirterek, üniversite binasında fiziki olarak bulunarak sınava girebileceklerinin söylenmesi içinde bulunduğumuz pandemi sürecinde kafa karışıklıkları yarattı.
Pandemi sebebiyle okudukları ilden ailelerinin yanına dönen ve İzmir dışında bulunan öğrenciler, sağlam internet altyapıları ve kamera ve mikrofonları olmadığı için şehirlerarası yolculuk yapmaktan da endişe duyduklarını belirtti. Öğrencilerin yakındığı konulardan bir diğeri, işaretlenen sorulara geri dönüş hakkının olmayacağının söylenmesiydi.
"Spontane" sınavlar tartışma konusu
Ders esnasında tarihi belli olmayan ve not ortalamasını etkileyen sınavların yapılmasından da rahatsız olduklarını belirten öğrenciler, bunun, internet altyapısına bağlı oluşabilecek rutin aksaklıkların ve her öğrencinin hakkı olan devamsızlık hakkının hiçe sayılması anlamına geldiğini belirtti. Özellikle üniversitenin zorunlu ikinci yabancı dil derslerinde spontane şekilde sınav yapılması öğrenciler arasında tartışma konusu haline geldi.
Öğrenciler, ayrıca; Öğrenim programlarında yer alan vize ve final adetlerinin hiçe sayılarak ekstra sınav ve ödevler verilmesi; bir ödev içinde aslında dört beş farklı ödev istenmesi,
Pandemi öncesi döneme göre sınavların daha karmaşık hale getirilmesine rağmen, sınavların tarihlerinin geç açıklanması -bazı öğrenciler sınavlarının yalnızca bir hafta önceden duyurulduğunu söylüyorlar
Tüm üniversitelerin akademik takvimlerinde yer alan vize ve final haftası kavramlarının İEÜ tarafından neredeyse unutularak; vizelerin bir, bir buçuk ay gibi sürelere yayılmasından da şikayetçi olduklarını da belirttiler.
Bunun yanında, sınav esnasında internetin kesilmesi durumunda öğrencinin sınavının kopya çekmiş olma şüphesiyle geçersiz sayılacak olmasının duyurulması, öğrencilerin endişe duydukları bir diğer nokta oldu.
Eğitimde "inisiyatif" eşitliği
Rektörlüğün iç rahatlatıcı ve durumu netleştirici bir açıklama yapmadığını, geleceklerinin üniversite yönetmeliğine değil hocalarının inisiyatifine ve vicdanına kaldığından yakınan öğrenciler; bu yaptırımlarda bir iyileşme veya hiç olmazsa sınav ve ders yönetmeliğine dair net bir açıklama bekliyor.
Birkaç öğrencinin Twitter üstünden paylaştığı yazışmalar, akademisyenlerin hepsinin aynı tutumu sergilemeyeceğinden dolayı adaletsizlik yaşanma olasılığını akıllara getirdi.
Vize ve final haftalarının tarihi, hangi derste kaç vize ve final yapılacağı gibi konular üniversite tarafından gerekirse pandemi sürecine uygun olarak hazırlanan geçici bir öğrenim programıyla net şekilde belirlenmediği sürece; öğrenciler; derslerinin işleyişine, sınavlarının tarihine ve sınavdaki kamera ve mikrofon uygulamasına dair kafa karışıklıkları yaşamaya devam edecekler gibi gözüküyor.
Öğrenciler, esasında üniversitelerini ve akademisyenlerini seviyor. Fakat onlardan tatmin edici bir açıklama bekliyorlar.
Öğrenciler, üniversitelerinin; gerek akademisyenlerinin bilgi ve birikimleriyle, gerek özel üniversite olmanın getirdiği fırsat çeşitliliği ile, gerekse çeşitli öğrenim modellerini esas alan saygın bir eğitim kurumu olmasını göz önünde bulundurarak; öğrencilerine hatları belirgin, soru işaretleri ve sistemsel açıkları olmayan bir online eğitim süreci sunmasını bekliyorlar.
