Ekonomi

Paket açıklamakta çok geç kalındı

TÜSİAD Başkanı Yalçındağ, krize karşı önlemlerin bir bütün halinde biran önce yürürlüğe konulması gerektiğini belirterek, güvenin böyle bir durumda

02 Aralık 2008 02:00

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, krize karşı önlemlerin bir bütün halinde biran önce yürürlüğe konulması gerektiğini belirterek, böyle bir durumda güvenin oluşacağını söyledi.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, krize karşı açıklanacak önlemler konusunda hükümetle aralarında büyük fikir ayrılıkları olmadığını belirterek, ancak konuşulan ve üzerinde mutabakata varılan önlemlerin parça parça değil bir bütün halinde yürürlüğe konulmasının etkisinin çok daha fazla olacağını ve piyasalarda biraz daha güvenin oluşacağını söyledi.

TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı'nın e-TR Ödülleri ve Kongresi'nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yalçındağ, "Tedbirlerin uygulamaya konulmasında gecikildi. Çok daha önce yapılabilirdi. Daha fazla gecikilmeden bir an önce yapılmalı" dedi.

Yalçındağ, KDV indirimi konusundaki bir soruya da "Çok faydalı olur. Kesinlikle tüketimi artırıcı etkisi olur" yanıtını verdi.

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın "krizin tepe noktasına geldiği ve inişe geçtiği" yönündeki değerlendirmesinin hatırlatılması üzerine Yalçındağ şöyle konuştu: "Krizin tepe noktasına eriştiği temennisine bütün kalbimle katılıyorum. Ama bir öngörü ve görüş ise katılmakta tereddüt ederim. Çok iddialı."

IMF ile ilişkiler

Yalçındağ, krizin likidite daralması ve güven sorunu olarak kendini gösterdiğini anımsatarak, likidite daralmasını aşmanın yollarından birinin IMF ile köprü kredisi sağlayacak bir anlaşma yapmak olduğunu söyledi ve "...dolayısıyla bu kadar likidite daralmışken IMF ile bir anlaşmanın Türkiye için büyük faydası var" diye konuştu.

Yalçındağ, mevduat güvencesinin artırılmasının bankalar arasında faiz yarışına neden olacağı yönünde endişeler olduğunu, ancak BDDK gibi kurumların bunu düzenleyebileceğini ifade etti.

Yalçındağ, Merkez Bankası'nın uzun süredir yapmadığı reeskont kredilerini yeniden gündeme getirmesinin, bankaların döviz kredilerinde ayırdıkları karşılıkların düşürülmesini ve finans piyasalarını canlandırıp likidite akışını sağlayacağını ifade etti.

Reel sektör firmalarının likidite sıkışıklığından dolayı batabileceklerini, bunlar için vergilerin belli bir süreye yayılması gibi önlemler alınabileceğini anlatan Yalçındağ; üretici, tüketici finans kesimi ve ekonomi yönetiminin aynı gemide olduğunu vurgulayarak, ekonomi yönetimine büyük görevler düştüğüne işaret