CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 23 Haziran'da gerçekleştirilecek İstanbul Büyükşehir Başkanlığı seçiminde AKP İstanbul adayı Binali Yıldırım ile mazbatası elinden alınan CHPNin adayı Ekrem İmamoğlu’nun oylarının birbirine yakın çıkmaması için vatandaşlara çağrı yaptı. Özel, "Vallahi biz yine elimizden geleni yaparız ama oyların birbirine yakın çıkmaması sizin elinizde" diye konuştu.
Halk Tv canlı yayınında, “Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu’nun oyları yine yakın çıkarsa ne olacak?” sorusuna yanıt veren Özel, “Bir tane oyun çaldırılmayacağını ve her sandıkta bir avukatın bulunacağını” belirtti. Özgür Özel, “Seçmenimiz şunu söylüyor ‘ya oylar yine yakın çıkarsa’ Vallahi biz yine elimizden geleni yaparız ama yakın çıkmaması sizin elinizde” dedi. Özel daha sonra oyların birbirine yakın çıkmaması için ‘3 temel faktör’ü şöyle açıkladı:
"Geçen sene oy kulananlar gidip yine oylarını verecek. Tatilim vardı, seyahatim vardı, yolcum vardı, hastam vardı demeden oy kullanılacak.
31 Mart’ta oy kullanmamış seçmen varsa onlarla konuşulup ikna edilecek.
Binali Yıldırım’a oy verenlerin ikna edilecek."
Özel, YSK'nın açıkladığı İstanbul seçiminin iptaline ilişkin gerekçeli kararının 250 değil 12 sayfa olduğunu söyledi. özel, "7 tane üye 16 günü sonunda 12 sayfalık bir karar yazmışlar. Hani 2520 sayfaydı. Kendilerine verilen görev 'kalın bir gerekçeli karar yaz' olduğu için bunu şişirmeye çalışmışlar" ifadelerini kullandı.
Özel programda ayrıca şunları kaydetti:
"YSK'nın gerekçeli kararı 250 sayfa değil sadece 12 sayfa. Yani 7 tane üye 16 günü sonunda 12 sayfalık bir karar yazmışlar. Hani 2520 sayfaydı. Kendilerine verilen görev 'kalın bir gerekçeli karar yaz' olduğu için bunu şişirmeye çalışmışlar. Bir kere bunların yazdığı 12 sayfa dışında diğer 4 üyenin 38 sayfalık muhalefet şerhi var. Yani gerekçeli kararın üç katı kadar muhalefet şerhi var. onun dışında 12 sayfası AKP'nin verdiği dilekçe. Onu koymuşlar sanki yokmuş gibi. Sonra biz İstanbul'daki 39 ilçe seçim kuruluna şu yazıları yazdık diyor. Hepsi aynı. 39 tane yazıyı peşi sıra koymuşlar. Yer tutacak ya. Toplam 86 sayfa. Sonra diyor ki bu 32 seçim kurulu bize şu cevapları yolladı, o da 102 sayfa. yani 250 sayfanın 12 sayfası kendi kararları. 200 sayfa konulmaması gereken, hepimizde olan, kendi internet sitelerinde olan şeyler. Bunu niye koyuyorsun ki? Tembel bir öğrenci verilen soruyu doğru cevaplayamıyorsa yazar da yazar hani asker mektubu gibi uzatır ya, aynı o şekilde 200 sayfalık bir uzatma var. Bu algı operasyonu şu demek; gerekçeli kararın bize söyledikleri; biz bir karar verdik ama savunamıyoruz, anlatamıyoruz. Saray'dan talimat geldi, bunu mu yazsın adam? Aslında gerekçeli karar bir cümle, Saray'dan böyle bir talep geldi. Veya 'Akp'nin başkanı seçimin iptalini istedi.' Gerekçeli karar bu. Tabii bunu yazamayacağı için işi uzatmışlar.
İkinci husus şu; Recep Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım her akşam iftara gidip iftira ediyor ya, 'Çaldılar' diye. Gerekçeli karar onları yalanlıyor. Cumhurbaşkanı ne görüntüler söyledi, Gezi olayları sırasında üstü çıplak altı deri pantolonlu adamlar bacıma saldırdı' dedi. Cuma günü yayınlayacağız' dedi. Biz sayıyoruz 304 cuma geçti üzerinden, yok. Varsa çıkarsın. Cumhurbaşkanı o yalanı sürdürdüğü gibi bugün de açık ve seçik şekilde seçimin iptalini gerektirecek görüntüler var dedi. Görüntü olsa AK Parti bu görüntüyü YSK'ya sunmaz mı, YSK bunu gerekçeli kararına koymaz mı?"