-ÖZGENER'DEN ABİTOĞLU'NA DESTEK İSTANBUL (A.A) - 10.02.2011 - Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Mahmut Özgener, Beşiktaş-Kardemir Karabükspor maçında hatalar yapan hakem Mustafa Kamil Abitoğlu'na sahip çıkacaklarını, hakemlerin hata yapabileceğini, burada art niyet olmadığını söyledi. Mövenpick Otel'de TFF Başkanvekilleri Lutfi Arıboğan ile Servet Yardımcı ile birlikte gündemdeki konulara ilişkin basın toplantısı düzenleyen Özgener, Türk futbolunda yıllardır ikinci yarının başlamasıyla şampiyonluk yarışında geride kalmaya başlayan veya kadrolarının gücüne yeterince güvenmeyen takımların yöneticilerinin, ilk hakem hatasında sert bir üsluplar açıklama yapıp TFF'yi ve hakemleri suçlamaya başladığını kaydederek, bu yıl da ''açıklama mevsimi''nin geldiğini söyledi. Türk futbol kamuoyunun bazı gerçekleri net bir şekilde bilmesi gerektiğini vurgulayan Özgener, bunları maddeler halinde sıralayarak, şöyle devam etti: ''1- Hakemler hata yapar. Dünyanın hemen her ülkesinde, her organizasyonda, her ligde bunları görüyoruz. 2010 Dünya Kupası'nda, dünyanın tartışmasız en iyi hakemlerinin yaptıkları hatalar ortada. FIFA ve diğer kurumlar bu hataları en aza indirebilmek için çözüm önerilerini tartışıyorlar. Hakem hataları tüm futbol dünyasının sorunu ve çözüm aranıyor. Örneğin topun çizgiyi geçip geçmediğiyle ilgili son 2-3 yılda hem Premier Lig'de, hem Dünya Kupası'nda, ciddi olaylar yaşandı. 2- TFF ve MHK olarak bu hataları en aza indirmek için çalışıyoruz. Dünyanın en iyi eğitilmiş, en dikkatli, en iyi hakemleri bile hata yapabilirler. Kaldı ki, bugün gündemi oluşturmaya çalışan değerli yöneticilerimizin hepsi, sezonun ikinci yarısının başlamasından hemen önce yapmış oldukları değerlendirmelerde, hakemlerimizin ilk yarıda ne denli başarılı oldukları yönünde açıklamalar yapıyor ve buna methiyeler düzüyorlardı. 3- TFF olarak biz de sözünü etmiş olduğumuz müsabakada performans anlamında sorun olduğunu kabul ediyoruz ama burada herhangi bir art niyet olması söz konusu olamaz. Bu her spor olgusunda olabileceği gibi tamamen bir dönem sorunudur ve performans konusudur. Ayrıca Mustafa Kamil Abitoğlu arkadaşımız, son derece deneyimli ve iyi bir hakemimizdir. Sadece futbol dünyasına mensup insanların değil, hepimizin yaşayabileceği gibi kötü bir gün yaşamıştır. Empati yapmadan, kendinizi onun yerine koymadan infaz etmek, iyi bir hakemi yaşadığı kötü bir maç yüzünden kaybetmemize yol açar. Her hakemimizi böyle cezalandırırsak, maçları yönetecek hakem bulamayız. TFF olarak kendisine sahip çıkacağız. İyi bir hakemin tek bir şanssız maç yüzünden yitirilmemesi için bütün gücümüzle çalışacağımızı, tüm kamuoyuna buradan duyurmak istiyoruz. 4- Bazı yöneticilerimizin ve kulüp başkanlarımızın davranışları, ligimizi normal bir futbol ortamından hızla uzaklaştırıyor. Bir kulübümüz, vermiş olduğu mesajlarda planlı bir harekete maruz kaldıklarının altını çizmeye çalışırken aynı sırada oynamakta olduğu bir başka platform olan Türkiye Kupası'nda almış olduğu sonuçlar iyi olduğu için, bundan bahsetmiyor. Soruyorum; kupayı başka bir futbol federasyonu mu yönetiyor, başka bir MHK mi görevde, yoksa farklı hakemler tarafından mı yönetiliyor? Lütfen elinizi vicdanınıza koyun ve insaflı olun.'' -''PARANOYAYA VARAN İFADELER HAVADA UÇUŞUYOR''- Konuşmasında yöneticilerin verdiği demeçleri de ağır bir şekilde eleştiren Özgener, şöyle devam etti: ''Bir bakıyoruz yöneticilerimiz sürekli gündemde. Hakem hatalarını bir kenara koyalım, birçoğunun konuşması için hata bile gerekmiyor. 'İnce, ince doğradılar', 'Bizi şampiyon yapmayacaklar' gibi altı boş, hiç bir rasyoneli olmayan, paranoyaya varan ifadeler havada uçuşuyor. Transferde yapılan yanlışlar, teknik direktörün, futbolcuların hataları ilk hakem yanlışında hemen hasıraltı ediliyor. Takımların şampiyonluk yarışında yer alması için hiç bir şartı yerine getiremeyen, teknik konularda durmadan hata yapan yöneticiler, hiç yüzleri kızarmadan bütün suçu hakemlere ve federasyona yükleyiveriyorlar. -''BU KİŞİLERLE SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ''- Mahmut Özgener, 5. ve en önemli madde olarak, kendilerini kurtarmak için futbolu hiçe sayan bu kişilerle sonuna kadar mücadele edeceklerini herkesin bilmesini istedi. Yöneticileri uyardığını kaydeden Özgener, şöyle devam etti: ''Türk futbolunu kaos ortamına sürüklemenize izin vermeyeceğiz. İyi yöneticilik, her futbol ülkesinde yaşanabilecek olayları öne çıkarıp, bu hataların arkasına saklanmak, kolay yolu seçmek değildir. Başarısızlıklarda hakemleri işaret edip, kurtulmaya çalışmak kolay, zor olan takımlardaki sorunları çözmek, şampiyonluk yarışından erken kopmanın nedenlerini bulmak. Lütfen artık kolay yolu seçmeyin. Lütfen içinde bulunduğunuz ortamı ve yapmakta olduğunuz işi, almış olduğunuz görev ve sorumlulukların ne olduğunu bir kez daha anlamaya çalışalım.'' -''TÜRK FUTBOLUNUN ALTINA DİNAMİT KOYMAYIN''- Kulüp yöneticilerine seslenen Mahmut Özgener, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Günü kurtarmak, kulüp içi dengelere mesaj vermek, bahane bulmak adına bu ülke sporunun, Türk futbolunun altına dinamit koymayın. Size açık bir çağrıda bulunuyorum. Kendinizi bir spor adamı olarak görüyorsanız bir spor adamı gibi, yok 'Ben sadece yöneticiyim' diyorsanız, o zaman bir lider gibi davranın.'' -''HİÇ KİMSENİN ENDİŞESİ OLMASIN''- Kendilerinin, Türkiye'de adil bir oyun oynanabilmesi amacıyla gerekli tüm koşulların oluşması için var güçleriyle çalıştıklarını ve çalışacaklarını kaydeden Özgener, sözlerini şöyle tamamladı: ''Biz de bu şekilde konuşmalar yapmak yerine kendi işimize, adil ve tüm kulüplere eşit mesafede pırıl pırıl bir ligin oynanmasını tesis etmeye, hakemlerimizin motivasyonuna, eğitimine, gelişimine odaklanıp ana işlerimize konsantre olalım. Buradan tüm futbol ailesine, hakemlerimize ve tüm kulüplerimize sesleniyorum: Lütfen hiç kimsenin en ufak bir endişesi olmasın... Federasyonumuz bu ülkede adil ve her kulübümüze eşit mesafede, hakkı olanın kazanacağı, hak edenin ipi göğüsleyeceği bir ligin oynanması için mücadelesini sürdürecek. Lütfen kendinizi güvende ve rahat hissedin... Geçmişte olduğu gibi, sesi çok çıkanın, gazetede sayfası çok olanın, taraftarı çok olanın bu gücünü kullanarak futbolu baskı altına almasına izin vermeyeceğiz. Spor Toto Süper Lig, bu federasyon olduğu müddetçe 18 takımlı bir lig olarak oynanacaktır.''