-ÖZGENER: ŞAMPİYONAYI DÜZENLEME HAKKINI BİZ KAZANACAĞIZ İSTANBUL (A.A) - 06.12.2010 - Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener, 2020 yılında düzenlenecek Avrupa Futbol Şampiyonası'nı Türkiye'ye getirmek için çalışmalara başladıklarını söyledi. CNBC-E Kanalı'ndaki Spor ve Finans programına katılan Özgener, spordaki böyle büyük organizasyonlara ev sahipliği yapmanın ülke ekonomisi açısından pozitif etki yaratacağını belirterek, ''2016'daki Avrupa Şampiyonası'nı almak için çok büyük emek verdik. Ama maalesef alamadık. Alamadığımız için de darılmadık, küsmedik. Bu kadar büyük önem taşıyan organizasyonu 2020 yılında Türkiye'ye getirmek için çalışmalara başladık'' dedi. 2018 ve 2022 Dünya Kupası finallerine ev sahipliğini Rusya ile Katar'ın kazanmasının kendi projelerinde söyledikleri mantığı doğrular nitelikte olduğuna dikkat çeken Mahmut Özgener, ''Organizasyonlar doğuya kaydı. Daha önce bu turnuvayı düzenlememiş ülkeler aldı. Dünyanın en önemli ülkelerinden Rusya'nın ev sahipliğini alması bizi umutlandırdı. Mevcut stat projelerini başlatmamızın önemli artıları olacak. 2020 Avrupa Şampiyonası'nı Türkiye'de düzenleme hakkını kazanacağız. Başvuru süresi henüz başlamadı. Sanıyorum 2013 yılı içinde olacak'' diye konuştu. Federasyon başkanı, 2012 UEFA Kongresi'nin de İstanbul'da yapılması için başvuruda bulunduklarını hatırlatarak, ''Gelecek yıl 22 Mart'ta UEFA'nın olağan seçimli genel kurulu var. Bu kurul toplantısında kongreye ev sahipliği yapacak ülke de belli olacak. Bu organizasyona da adayız'' dedi. -''GRUPTA İKİNCİLİK ŞANSIMIZ SÜRÜYOR''- 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri'nde milli takımın şansı konusundaki soruları yanıtlayan Mahmut Özgener, (A) Grubu'ndaki ikincilik şanslarının hala sürdüğünü dile getirdi. Milli takımın performansının yanı sıra teknik direktör Guus Hiddink'in aldığı para konusundaki spekülasyonlarla ilgili soruları yanıtlayan Özgener, ''Sözleşmedeki rakamlarla ilgili konuşanlar ya da tahminde bulunanlar önce 2009-2010 bütçemize, daha sonra 2010-2011'deki personel giderlerine baksınlar. Bu şekilde söylenen rakamların doğru olmadığını görürler'' dedi. Özgener, milli takım ve kulüplerin performansı konusunda ise şunları söyledi: ''İlk defa kulüplerimiz Avrupa'dan erken elendiler. Bunun geçici bir durum olduğunu düşünüyorum. Hiç beklemediğimiz, bizim için tatsız bir sürpriz olan Azerbaycan yenilgisi var. Ama grupta hala ikincilik açısından en iddialı takım olduğumuzu görüyoruz. Sabırlı olmalıyız. (A) Milli Takım'ın başarısının ne demek olduğunun farkındayız. Şubat ayında bir hazırlık maçımız var. Daha sonra mart ve haziran aylarında grup eleme maçları olacak. Avusturya ve Belçika ile yapacağımız bu maçlarda iyi neticeler alacağımıza inanıyorum.'' Altyapı konusuna da değinen Özgener, sözlerini şöyle sürdürdü: ''(A) Milli Takım oyuncuları başka ülkelerden gelmiyor, aşağıdan geliyor. Milli takımın başarısını ve sürekliliğini istiyorsak sağlam altyapı oluşturmalıyız. Bunu yıllarca ihmal etmişiz. Şu an hakemlerimize verdiğimiz eğitim konusunda Avrupa'daki 52 ülke içinde en üst düzeyde eğitim veren üç ülkeden biri durumundayız. Oyuncu altyapısı konusunda da bunu başarmak için kulüplerle eğitim konusunda işbirlikçi olmalıyız. Futbol Geliştirme Merkezimiz kulüplerimizin altyapı antrenörlerine eğitim verecek. Verdikleri eğitimin uygulamalarının nasıl olduğunu yerinde takip edecekler. Kulüplerimizle bu konuda iletişim halinde olacağız.'' -''MESUT ÖZİL KİŞİSEL TERCİHİNİ YAPTI''- Futbolda özellikle son günlerde Avrupa'daki Türk futbolcuların Türkiye'yi veya oynadıkları ülkenin milli takımını seçmeleri konusunda açıklamalarda bulunan Özgener, oyuncuların yaptıkları tercihe saygı duymaları gerektiğini dile getirdi. Mesut Özil'in milli takıma kazandırılma şansının kaçırıldığı yönündeki düşüncelere katılmadığını anlatan Mahmut Özgener, ''Kendi kişisel tercihini yaptı. Saygı duymalıyız. Bir Türk vatandaşının futbolda geldiği noktaya baktığımızda gurur duymalıyız. Avrupa'daki Türk oyuncuların tercihi kişiseldir. Onlarla görüşüyoruz, ama kişisel tercihlerine saygı duyuyoruz. Mehmet Ekici'nin aldığı karara Almanlar saygı duydu. Ben Mesut Özil'in bu nedenle tepki görmesine üzüldüm'' diye konuştu. Mahmut Özgener, Kardemir Karabükspor'da forma giyen Emenike'nin milli takıma alınması konusunda ise bir çalışmalarının bulunmadığını dile getirdi. -FUTBOLDA YAŞANAN ŞİDDET OLAYLARI- Maçlarda saha dışında ve saha içinde yaşanan şiddet olayları konusundaki soruları yanıtlaya Federasyon Başkanı, şiddeti önlemek için kulüpleri değil olayların faillerini cezalandırmak gerektiğini ifade etti. Şiddet olaylarının sadece futbol maçlarında yaşanmadığına dikkat çeken Özgener, şöyle konuştu: ''Bu olayların önlenmemesinin en büyük nedeni olarak Şiddet Yasası'nın yeterli olmamasını görüyoruz. Değişmesi gerektiği ortada. Bu konuda federasyon olarak yoğun çalışmalarımız oldu. Zaman zaman gündeme getirmeye çalıştık. Ama maalesef olay olmadığında konuyu gündemde tutmak mümkün olmadı. Şiddet olayları geçmişten bu yana artıyor. İstemediğimiz boyutlara ulaşıyor. Federasyon olarak şiddet olaylarını tek başımıza önlememiz mümkün değil. Mevcut yasanın cezai hükümleri caydırıcı değil. Geçen yıl bu konuda bir toplantı yapıldı. Federasyon olarak yasa değişikliğini sadece futbol için istemiyoruz. Olayların benzerlerini diğer spor dallarında da gördük.'' Saha dışında ve içinde yaşanan olaylar sonrasında sorumlu kulübün en ağır cezasının seyircisiz maç veya para cezası olduğunu hatırlatan Mahmut Özgener, ''Bu kulüplere verilen bir ceza. Maçı seyircisiz oynatıyoruz ve kulübe ceza veriyoruz. Ama kulübün ceza çekmesine neden olan kişilere ceza uygulaması olmuyor. Olaylara neden olanlar statta olduğu sürece bunu çözemeyiz. Yeni yasa çıktığı takdirde failleri süratle tespit edip cezasını vermek gerekiyor. Bu da olaylara karışanların uzun süre maçlara gelmemesi ve takımı Avrupa'da oynuyorsa pasaportunu geçici bir süre alarak gitmemesi yönünde. Futbolun en büyük sıkıntılarından biri seyircinin olmaması. Bunun en büyük nedenlerinden biri şiddettir'' dedi. Taraftarlara verilen para cezalarını da il spor güvenlik kurullarının tespit ettiğine dikkat çeken Mahmut Özgener, ''İl spor güvenlik kurulunun kestiği ceza 1 milyon 200 bin liradır. Ancak tahsil ettiği 100 bin lira'' dedi. Yeni yasanın yürürlüğe girmesi halinde önce Spor Toto Süper Lig'de 18 takımın maçlarını yaptığı statlara en modern kamera sistemini kuracaklarını kaydeden Özgener, ''Denetimi polis ve bizde olacak. Olay çıkaranları bu şekilde tespit edeceğiz. Eylemi yapanı cezalandırmamız gerekiyor. Hakeme taş atılıyor, kulübün sahası kapatılıyor. Esas olan suçluyu cezalandırmak. 18-19 Aralıkta bir toplantı daha olacak. Umarım tam metninde uzlaşma sağlanır ve meclisten geçerek yürürlüğe girer. Dün Beşiktaş-Bursaspor maçından önce olaylar oldu. 2 gün sonra bu olaylar unutulur. Ama yasa değişmediği takdirde bu olaylarla her zaman karşılaşırız'' diye konuştu. Özgener, Beşiktaş ile Bursaspor arasında yapılan maçta Bursasporlu taraftarların alınmasına il spor güvenlik kurulunun karar verdiğini, bu konunun kendi yetkilerinde olmadığını ve kurulun bu şekilde karar verdiğini söyledi. Şiddetin yanı sıra futbolun en büyük sıkıntılarından birinin de şike ve bahis skandalları olduğunu vurgulayan federasyon başkanı, ''Menajerli sistemine sert bir şekilde girmemizin bir nedeni de budur. Bunu da tek başımıza çözemeyiz. Futbolun tüm paydaşlarının destek vermesi gerekiyor. Türkiye'de şikenin kanunda cezası yok. Menajerlik yapan bir kişinin şike yaptığını savcılık tespit etti. Ama ceza almadı. Çünkü kanunda cezası yok'' dedi.