T24 – Görev yaptığı dönemde PKK'ya karşı koruculardan oluşan “gizli ordu” kurmakla suçlanan, kayıp silahlarla ilgili iddialara hedef olan ve ardından cezaevine giren eski Batman Valisi Salih Şarman, “Örtülü ödenek suistimale açık bir sistem” dedi.
Ergenekon soruşturması kapsamında emekli orgeneral Şener Eruygur döneminde Jandarma Genel Komutanlığı'nca örtülü ödeneğin amaç dışı kullanıldığı yolundaki iddialar, Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde yaşanan benzer tartışmaları gündeme getirdi.
Çiller'in onayıyla Batman'da koruculardan oluşan özel bir kuvvet kuran dönemin Batman Valisi Salih Şarman, NTV'de Uğur Şefkat'in sorularını yanıtladı. Şarman, “özel ordu kurduğu” yolundaki iddialarla ilgili olarak şunları söyledi:
“Özel ordu denilecekse, kurucusu ben değilim. Bölgeye gittiğimde korucular vardı ve teçhizatları yoktu. Devletin güvenlik kuvvetlerinin bile çok büyük zafiyetler olduğunu dönemin komutanlarının anılarından biliyoruz. Bir dönem teröristin elindeki silahlar bile güvenlik kuvvetlerinin elinde yoktu. Gizli ordu söz konusu değil. Bizim proje halinde en üst makama, Başbakanlığa sunmamız ve projenin kabul edilmesinden sonra finansmanı gündeme geldi. Daha sonra da proje için ihtiyaçlarımız soruldu, bildirdik.”
Dört partide 3 milyon dolar
Proje için Çiller'in yetkisi dahilinde “cüzi” bir ödenek aldıklarını belirten Şarman, bu konuda şu bilgileri verdi:
“İki yıl içinde 4 partide 3 milyon dolar gibi, Türkiye gibi bir ülke için terörle mücadele gibi bir konu düşünüldüğünde son derece cüzi bir ödenek geldi. Samimi olarak itiraf etmeliyim ki, bu ödeneğin kaynağı konusunda bir şey bilmiyorum. Bize en üst düzeyde, Başbakanlık tarafından gönderiliyordu. Beni çok enterese etmiyordu. Ancak bildiğim bir şey var, ödenek Yüksek Planlama Kurulu kararlarına dayandırılıyordu. Böyle olunca da kaynağın örtülü ödenek olmadığı düşüncesi gündeme geliyor. İdarecilik hayatımda, bu olayın dışında ki bu olay da örtülü ödenek değildi kanımca, hiç örtülü ödenek kullanmadım. Beni ilgilendiren ihtiyacımın karşılanmasıydı. O ihtiyaç tam olarak karşılanmasa da, cüzi bir rakam gönderildi.”
'Çin ve Bulgaristan'dan silah aldık'
Gerekli yasal işleri tamamlayarak harekete geçtiklerini, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan silah için ithalat belgesi aldıklarını anlatan Şarman, “Bir parti Çin'den, arkasından da Bulgaristan'daki birtakım kaynaklardan karşıladık. Projeyi 8 ayda hazırladık, PKK'nın kökünü kazıdık. Elebaşılarını yakaladık” dedi.
Şarman, soruşturma ve davalara hedef olduğunun ve rüşvet iddialarının ardından 16 ay cezaevinde yattığının hatırlatılması üzerine “Onlarca soruşturma açıldı. Soruşturmalara, davalara muhatap olduk. Bu ülkeyi sevmenin bedelini ödedik. Anlam bile veremediğimiz bir konuda böyle bir şey oldu” açıklamasını yaptı.
'Kayıp silahlar Susurluk'la ilgisiz'
Batman için alınan kayıp silahların Susurluk skandalıyla ortaya çıktığı iddialarını reddeden Şarman, şöyle devam etti:
“Susurluk olayından sonra Batman'daki kayıp silahlar olduğu iddia edildi. Bizi de Susurluk'a bulaştırmaya çalıştılar. O silahların tamamı İsrail menşeli idi. Biz İsrail'den bir tek mermi bile almadık. Sonra ben Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş ile temasa geçtim. Susurluk'la bir alakanız olmadığı konusunda açıklığa kavuşmuş vaziyetteyim. Müsterih olun, dedi bana.”
'Örtülü ödenek suistimale açık bir sistem'
Şarman, “örtülü ödenek sistemi” konusundaki soru üzerine şu düşüncelerini dile getirdi:
“Dünyanın birçok yerinde olan bir sistemdir. Üç amaçla kullanılır. Birincisi kapalı istihbarat, kapalı faaliyetler, sosyal ihtiyaçlar ve kültürel faaliyetler vs. için. Bir ihtiyaçtır. Ancak bu haliyle baktığımızda suistimale çok açık olduğunu söyleyebiliriz. Uygulayacıların yanıltılabileceğini söyleyebiliriz. Ama kanun koyucu Başbakanlık mevkisine gelmiş kimselere itimat etmek gerektiğini düşünerek yetki vermiştir. Ancak bu birtakım skandalları, iddiaları gündeme gelmesini engellemiyor.”