T24 - Olası İstanbul depreminde en az zararı hedeflediklerini belirten Kadir Topbaş, problemli bölgelerde dönüşümün vatandaşa rağmen olamayacağını söyledi. Topbaş, 'Önce ikna yöntemi denenecek. Aksi halde yasal yollara başvurulacak' dedi.
Başbakan'ın başkanlığında Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde, düzenlenen toplantıda olası depreme geniş bir sunum yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, toplantının detaylarını anlattı. Akşam gazetesinde yayımlanan haber şöyle:
İmar artışıyla sağlanacak binaların yenilenmesinin esasının ikna ve teşvik olduğunu söyleyen Topbaş, sonuç alınamayan durumda, gerektiği takdirde, yasanın devreye sokulacağının altını çizdi. Siyasete malzeme yapıldığı için sonuç alamadıkları kentsel dönüşüm yerine deprem dönüşüm yöntemi (imar artışıyla parsellerin birleştirilerek binanın yenilenmesi) uygulayacaklarını söyleyen Topbaş, 'Başka çıkış bulamadık' dedi.
HEDEF YORGUN BİNALAR
Her bölgeyi tek tek saymak istemediğini belirten Topbaş sözlerini şöyle sürdürdü: 'Bazı riskli alanlar başta olmak üzere İstanbul'un tamamının ele alınacağı bir çalışma süreci başlattık. Burada spesifik nokta olduğu içi Fikirtepe örneğini verdim. Ancak diğer noktalar da var. Burada her değişik ilçeyi her mahalleyi tek tek saymak istemiyorum. İstanbul'da problem olan her noktadaki yorgun, sıkıntılı binaları ele alacağız.'
ZORLAMA YOK
Topbaş, imar artışıyla, parsellerin birleştirilerek, binaların yenilemesine imkan tanıyan yeni yöntemin amacını şöyle anlattı: 'Amacımız vatandaşımızın birleşerek pastayı ve kendine düşecek dilimi büyütmesi. İyi bir imar artışıyla, teşvik edelim ki, kendisi için etrafındakilerle birleşmek avantaj olsun. Ne kadar büyürse parseli, o kadar imkan alabilsin. Rant deniyor. Rantsa, vatandaşın kendi rantı, kendisi sahip olacak.'
BULUNMAZ FİRSAT
Belirlenen bölgelerin yeni imar planlarının meclisten çıkacağını söyleyen Topbaş,'Vatandaş bu yeni planlara göre bana yeni imkan veriliyor' diyerek bu yenileşmeden yararlanacak' dedi. Topbaş, 'Katılım nasıl olur' sorusuna da ' Bir daha gelmeyecek, bulunmayacak fırsat. Vatandaşımız kaçırmak istemeyecektir' yanıtını verdi.
ÖNCE İKNA SONRA YASA
Bu yöntemin uygulanmasında vatandaşın arzusu, kabulü ve iknasının esas olduğunun altını çizen Başkan, bu konuda yeni bir yasal çalışma yapılacağını, ancak bu yasanın gereklilik halinde uygulanacağına sık sık vurgu yaptı. Topbaş, ' Çok ciddi uyuşmazlıklara karşı yasal düzenleme yapılması ve sonuç alınamayan yerlerde gerektiği zaman devreye sokulacak çalışmalara gidilmesi ortaya çıktı' diye konuştu.
VATANDAŞA RAĞMEN OLMAZ
Başkan Topbaş, vatandaşın işin içine katılmasının önemini şu cümlelerle pekiştiriyor: 'Vatandaşın katılımıyla gergin ortamlar olmadan daha doğru ve hızlı yürüyebiliyorsunuz. Öteki türlü yasalarla bunu düzenlemeye kalktığınız zaman, vatandaşa rağmen gittiğiniz zaman karşınıza yargı süreci çıkıyor. Yargıya taşındığı için yürümüyor ve yıllar sürüyor. Anlaşılarak yapılan işte hızlı gidersiniz. O yüzden, biz kendi elimizle yıkar düzeltirsek can kaybı olmaz, ama deprem yıkarsa hem yıkmış olacak, hem can kaybı olacak.'
HER KENTE ÖZEL POLİTİKA
BaŞkan Topbaş, Başbakan tarafından Büyükşehirlerin deprem konusundaki koordinatörlüğüne getirilmesiyle ilgili olarak da konuştu. Başbakan Erdoğan'ın hazırlıkların yılbaşına kadar yapılmasını arzu ettiğini belirten Topbaş, belediyeler arası koordinatör olarak neler yapacaklarını da şöyle anlattı: 'Yasa hazırlığı konusunda hemen çalışmayı başlattık. Öte yandan kentsel dönüşüm çalışmalarıyla daha önce Büyükşehir Belediyeleri'nin yetkilileriyle bir araya gelerek, uzun süreli çalışmalar yapılmıştı. Elimizde bunlar da var. Ancak Büyükşehirlerin görüşlerini alacağız. İstanbul'un paralelinde Türkiye genelini düşüneceğiz.'
TAKİP TOPLANTILARI OLACAK
Türkiye bir fay hattı üzerinde olduğunu ama başka afetlerin de olduğunu söyleyen Topbaş, çalışmaların adımları ve sonuçları konusunda Başbakan'ın konuyu takip toplantıları yapacağını ve mart ayında tekrar bir araya geleceklerini de belirtti.
50 BİN BİNA YIKILIR
Topbaş, Başbakana yaptığı sunumda, olası bir depremde yaklaşık 50 bin binanın ağır hasar göreceğini, 30 bin civarında can, 100 milyar TL'lik de ekonomik kaybın olacağını aktardı.