Taraf Gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz, Öcalan'ın mektubunun Başbakan Erdoğan'da olduğunu belirterek, "Başbakan Erdoğan Meclis’teki grup toplantısının ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Devlet Bakanı Beşir Atalay ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile kısa bir toplantı yaparak, Öcalan’ın yazdığı çağrı mektubunu değerlendirdi" dedi.
Kurtuluş Tayiz'in 20 Mart 2013'te Taraf gazetesinde yayımlanan köşe yazısı şöyle:
Newroz hiç bu kadar heyecanlı bir bekleyişe sahne olmamıştı. Bundan önceki Newroz’lar büyük gerginlik içinde karşılanır ve çoğu zaman da kanlı olaylara sahne olurdu. Oysa bu kez Türkiye umutla Newroz’a hazırlanıyor. Bunun sebebi kuşkusuz yaşadığımız barış süreci, bu Newroz 30 yıllık Kürt isyanının barışla sonuçlanmasının miladı olacak. Şimdi gözler Öcalan’ın hazırladığı ve 21 martta Diyarbakır’da açıklanacak olan “tarihî” bildiride veya barış deklarasyonunda. İmralı’ya giden üçüncü heyet aracılığıyla Öcalan, sözkonusu “bildiri” üzerinde çalıştığını duyurmuştu.Taraf ’a ulaşan bilgiye göre de Öcalan mektubu tamamlayarak dün sabah yetkililere teslim etti. Başbakan Erdoğan’ın yurtdışı gezisine çıkmadan önce Öcalan’ın mektubunu görmek istemesi üzerine bu sürecin hızlandığı kaydediliyor. Başbakan Erdoğan Meclis’teki grup toplantısının ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Devlet Bakanı Beşir Atalay ve Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile kısa bir toplantı yaparak, Öcalan’ın yazdığı çağrı mektubunu değerlendirdi. Mektubun BDP’ye bugün ulaşması bekleniyor.
Öcalan’ın çağrısının içeriğine dair bazı önemli ayrıntılar pazartesi günkü Taraf ’ta yer almıştı. Tekrar hatırlatmak gerekirse; Öcalan’ın yapacağı çağrının ilk maddesi “demokratik çözüm” başlığı altında toplanabilir. Bu madde çok önemli, zira Kürt sorununun çözümüne ilişkin, PKK’nın silahlı mücadele yöntemini terk etmesini kapsayan stratejik bir politika değişikliğinin ilanı anlamına geliyor. “Demokratik çözüm” çağrısı aynı zamanda PKK ve Kürt sorununun çözümüne dair Öcalan’ın hazırladığı yol haritasının genel çerçevesini de oluşturuyor.
İkinci maddede taraflara “karşılıklı çatışmasızlık” çağrısı yapılacak. Buna aslında biraz da PKK’nın üzerinde durduğu ve talep ettiği “çift taraflı ateşkes” çağrısı diyebiliriz. Başbakan Erdoğan’ın daha önce bu konuda kamuoyu önünde PKK’ya teminat verdiğini hatırlatalım. Adına belki “çift taraflı ateşkes” denmeyecek ama silahlar susunca iki taraf da buna uyacak.
Üçüncü madde; Öcalan, PKK’dan “süresiz eylemsizlik” ilan etmesini isteyecek. Bu “kalıcı ateşkes” anlamına geliyor.
Dördüncü madde ise örgütün “sınır dışına çekilmesi”. Bu çağrıyla birlikte PKK, silahlı militanlarını sınır dışına çekmeye başlayacak. Bunun hızlı ve çabuk olması için de Öcalan, parlamentonun devreye girmesini istiyor. Selahattin Demirtaş, İmralı dönüşünde bu konuyla ilgili olarak Öcalan’ın beklentisini şöyle açıklamıştı:“Geri çekilmenin hızla gerçekleşmesi ve barışın kalıcı hâle gelmesi için ümit ediyorum ki parlamento da aynı hızla üzerine düşen tarihî misyonun gereğini yapacaktır.”
Öcalan’ın bahsettiği parlamentonun devreye girmesi konusunda Başbakan Erdoğan’ın öncelikle bildirinin Diyarbakır’da okunmasını beklediği söyleniyor. Bu bildiri okunduktan sonra Erdoğan’ın tepkileri de değerlendirerek, üzerine düşen sorumluluğu yerine getireceği belirtiliyor.
Devlet Bakanı Beşir Atalay “geri çekilme sürecinde parlamento üzerine düşeni yapsın” diyen Öcalan’ın çağrısının değerlendirildiğini belirtirken, Erdoğan da yurtdışı gezisine çıkarken “âkil adamlar” konusunda hükümet olarak çalışma yaptıklarını vurguladı. Bu da parlamentonun Newroz’dan sonra devreye gireceğini gösteriyor.
Silahlı militanlara geri çekilme emri verecek olan Öcalan’ın güvenlik kaygısı komisyonlar formülüyle giderilecek. Sınırdan çıkışlarda örgüt militanlarına yönelik herhangi bir müdahale yapılmayacak. Oluşturulacak komisyonlar çekilmeyi denetleyecek. Bu konuda MİT’in önceden bir hazırlık yaptığı, BDP’nin de Meclis’te bazı girişimlerde bulunduğu gelen haberler arasında.
Umarım bu Newroz kanlı Kürt isyanının sona erdiği gün olur.