Gündem

Öcalan: 30 yıllık savaş, demokratik müzakereyle sonuçlanma aşamasında

Abdullah Öcalan: Demokratik müzakere süreci tarihi ve toplumsal olarak derin bir anlama sahiptir. Etkileri ve sonuçları çok büyük olan bir süreçten geçiyoruz

16 Ağustos 2014 17:50

PKK lideri Abdullah Öcalan, HDP heyetiyle İmralı'da yaptığı görüşmede, "Bu 30 yıllık savaş büyük bir demokratik müzakereyle sonuçlanma aşamasındadır" dedi.

HDP Grup Başkan Vekilleri Pervin Buldan ve İdris Baluken ile HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, cuma günü PKK lideri Abdullah Öcalan ile İmralı Adası'nda yaptıkları görüşmeye ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

 

30 yıllık savaş...

 

"Öncelikle mücadelemizin 30. yıldönümü olan 15 Ağustos vesilesiyle tarihi gelişmelerin eşiğinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Bu 30 yıllık savaş büyük bir demokratik müzakereyle sonuçlanma aşamasındadır. Demokratik müzakere süreci tarihi ve toplumsal olarak derin bir anlama sahiptir. Etkileri ve sonuçları çok büyük olan bir süreçten geçiyoruz. Bu süreç sadece Türkiye'de değil tüm bölgede ağır sorunların çözümüne dönük barış ve özgürlükler temelinde model olacak tarihi imkanlar barındırmaktadır."

 

Cumhurbaşkanlığı seçimleri

 

“Öncelikle Hakkari'den Şırnak'a, Lice'den Bayburt'a, Rize, Trabzon ve İstanbul'dan İzmir'e kadar halkların eşit kardeşliği ve tam radikal demokrasi mücadelemize oylarıyla teminat oluşturan bütün Türkiye halklarını selamlıyor ve kutluyorum. Bu seçimde oluşturulan ve giderek bir çığ gibi büyüyecek olan desteği barışa ve kardeşliğe dönük en güçlü teminatlardan biri sayıyorum. Seçimin en tarihi sonucu 90 yıllık içe kapanmış aşırı milliyetçi ve faşizan politikaların aşılmasına dönük bir zemin yaratmış olmasıdır. Açılan yeni dönemin anlamı gerçekten demokratik Türkiye, demokratik cumhuriyet olgusunu bir ütopya olmaktan çıkarıp gerçeğe dönüştürecek olmasıdır. Kürtler açısından da oluşmuş olan bu kadar geniş ve sağlam irade özgür ve demokratik bir toplumu inşa etme sürecinde devrimsel bir anlama tekabül etmektedir. Bu sonuçlarla HDP günümüzün demokratik ve etkin muhalefeti, yarınların da en geniş tabanlı demokratik iktidarı olacaktır. Bu demokratik iktidarda, inançları nedeniyle her türlü baskının ve nefret söyleminin mağduru olan Alevilerden HES'lerle suları talan, eko sistemi tahrip edilen köylülere, yaşam tarzını tehdit altında gören insanlardan geleceksizleştirilen ve lümpenleşmeye itilen gençliğe; her gün vahşi bir cinayetle katledilen kadınlardan; taşeron sistemiyle üç kuruşluk nafaka uğruna emeği değersizleştirilen ve iş cinayetlerinde katledilen emekçilere varana değin herkes kendisini bu demokratik programın teminatı altında hissedecektir. Bu sonucun alınmasında demokratik bir müzakere sürecine evrilen 30 yıllık mücadelemizin sarsılmaz iradesi vardır. Bu itibarla herkesi bu süreci daha derinden kavramaya ve demokratik bir ülke için katkı sunmaya çağırıyorum.”

“İktidar da bilmelidir ki; Türkiye halkları, gerçek bir ulusal bütünlük ve demokratik devletin oluşması konusunda muazzam bir irade ortaya çıkarmıştır. Bunu doğru anlamaları ve ülkenin her türlü hegemonik ve müdahaleci yaklaşımlardan uzak tam demokratik ortak bir vatana dönüştürülmesi için seferber olmaları tarihsel bir zorunluluk halini almıştır. Bu kampanyaya emekleriyle varlıklarıyla öneri ve onaylarıyla omuz veren herkese teşekkürlerimi iletiyorum."

 

Şengal’de IŞİD saldırıları

 

“Yaklaşan 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü bu temelde selamlarken Êzidî halkına başsağlığı dileklerimi gönderiyorum. Rojava, Şengal, Maxmur ve Musul halkımızın özgürlüğü için direnen bu uğurda şehit düşen bütün kardeşlerimizi saygıyla anıyorum. Bütün bölgede özgürlüğümüz için direnen ulusal barış güçlerine özel selamlarımı ve şükran duygularımı gönderiyorum."