ABD Başkanı Obama haftalık konuşmasında "Din, dil, ırk ayrımcılığıyla bizi ayıran problemleri çözmek ve karşılıklı güveni sağlamak için TBMM'de konuşma yaptım" dedi.
ABD'nin eski Başkanı George W. Bush'un 8 yıllık başkanlığında Irak'ın işgali ve terörle savaş politikasının yarattığı imaj tahribatını düzeltmeye çalışan Obama'nın Türkiye'ye yaptığı ziyarete birçok anlam yüklendi. Obama, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı konuşmanın Müslüman dünyaya verdiği mesajın anlamını dini Paskalya bayramına giren Hıristiyan dünyaya radyo ve internetten yayınlanan haftalık konuşmasında bizzat açıkladı.
Obama "Bizi sık sık ayrı düşüren din, dil, ırk bariyerini aşmak ve karşılıklı güveni yeniden sağlam temeller üzerine oturtmak için Türk vekiller ve üniversite öğrencileri önünde konuşma yaptım" dedi. Obama, dünyada hiçbir ülkenin ne kadar güçlü de olsa tek başına hareket edemeyeceğini söyleyerek "Sorunları çözmek için küresel işbirliği şart. Bu yalnızca Yahudiler'in ve Hıristiyanlar'ın dini bayramlarını kutladığı bu günde değil liderler olarak halklarımıza verdiğimiz daha iyi bir dünya sözünü gerçekleştirmek için de önemli. Gücümüzü ortak çözüm, çıkar ve arzularımızdan alalım" diye konuştu.
Ortak kaderimiz
Obama, Türkiye ziyareti öncesi katıldığı İngiltere'nin başkenti Londra'daki G-20 zirvesi ve Fransa'nın Strasbourg kentinde yapılan NATO zirvesine de bu amaçlarla katıldığını söyledi. Afganistan ve Pakistan'da Taliban ve El Kaide'ye karşı verilen mücadelenin ve küresel ekonomik krizin ancak bu şekilde omuz omuza verilerek yenilebileceğine işaret etti. Seçim kampanyalarında sık sık başvurduğu Martin Luther King'in "tek kader" deyişini de konuşmasında kullanan Obama "Bu fikir dini, dili, ırkı ve kökeni ne olursa olsun insanlığa ders olmalı" dedi.
Medeniyetler çatışmasının sonu
New York Times gazetesi, "Medeniyetler Çatışması'nın Sonu" başlıklı başyazısında "Obama, Türkiye ziyareti sırasında Amerika'nın İslam dünyası ile ilişkilerini yeniden ayarlamaya doğru ilerleme sağladı. 11 Eylül sonrası zehirleyici medeniyetler çatışması mitolojisinden uzaklaştı" yorumunu yaptı. Bush'un İslam'a duyduğu saygıyı dile getirse de "haçlı seferi" ve "İslamcı faşisler" gibi ifadeleri kullandığını, terörle savaşın esasen İslam'a karşı bir savaş olduğu korkularını beslediğini kaydeden NYT, "Obama'nın ifadeleri ve tonu sadece daha iyi değil aynı zamanda politikaları da daha iyidir" diye yazdı.
Kürtler Obama'ya tepkili
Kürt parlamenter Osman, Obama'nın Kürt yönetimine yapacağı yardımı Türkiye ve Bağdat'a yakınlaşma şartına bağlamasına tepki gösterdi: İstekler makul değil..
PKK'ya yakınlığı ile bilinen Iraklı Kürt parlementer Mahmud Osman, ABD Başkanı Barack Obama'nın Irak ziyaretinde Kürt liderlerle yaptığı görüşmenin perde arkasını açıkladı. Buna göre Obama, K. Irak yönetimine şu iki net mesajı verdi:
"Bağdat'la bağlarınız ne kadar zayıflarsa, bizim sizinle bağlarımız da o kadar zayıflar. Bağdat'la sorunlarınızı ne kadar çözerseniz, biz de size yardımı buna göre artırırız. Türkiye'ye ne kadar yaklaşırsanız ABD olarak biz de size o kadar yakınlaşırız. Siz Türkiye'den uzaklaştığınız ölçüde biz de sizden uzaklaşırız." Osman, Obama'nın, Kuzey Irak'taki Kürt yönetiminden taleplerinin "makul" olmadığını söyledi. Obama'nın Kürt yönetimi ile Türkiye arasında yakınlaşma istediğini savunan Osman "ABD'nin bu isteği makul değil. Çünkü Türkiye, Kürdistan Bölgesine kabul edilemeyecek koşullar öne sürüyor" dedi. ABD'nin Kuzey Irak'daki Kürt bölgesine Irak'ın bir parçası olarak baktığını kaydeden Kürt parlementer, ABD'nin Kürt bölgesine yardımını, Irak ve Türkiye ile olan sorunlarını çözdüğü ölçüde artıracağını da öne sürerek " Kürdistan Bölgesi Türkiye'ye yakınlaşırsa ve Bağdat'la sorunlarını çözerse bu durumda ABD'ye ne ihtiyacı olabilir" diye konuştu. (Sabah)
