Dünya

Obama yönetimiyle ilk pazarlık

ABD’nin yeni dışişleri bakanı Hillary Clinton'ın bugünkü Ankara ziyareti büyük önem taşıyor

07 Mart 2009 02:00

Özgür Yusuf CEVAHİR / Tempo24

ABD’de Dışişleri Bakanlığı görevini Condoleezza Rice’dan devralan eski First Lady Hillary Clinton'ın bugünkü Ankara ziyareti büyük önem taşıyor 


Hillary Clinton, ‘değişim’ vaadiyle yola çıkıp, ülkenin ilk siyah başkanı olarak süper gücün koltuğuna oturan Demokrat Başkan Barack Obama karşısında verdiği başkanlık yarışını kaybetmişti. ABD halkı, geçen kasım ayında yapılan seçimde ‘ilk kadın başkan’ yerine ‘ilk siyah başkan’a görevi teslim etti ancak Hillary Clinton mevcut göreviyle, fiilen ülkenin en önemli ikinci kişisi… 

Hillary, Bill'i boşayacak mı?

ABD'de 'soykırım' sözü kullanılmayacak'

Eşi Bill Clinton’ın iki dönemlik ABD Başkanlığı sırasında 8 yıl 'First Lady' unvanını koruyan Hillary Clinton’ın Türkiye ziyareti hayli kritik bir zamana denk geliyor. Ankara-Washington ilişkilerinin 2003’teki tezkere krizinden itibaren ‘limoni’ seyretmesi; Obama yönetiminin, Irak’ta adeta batağa saplanan ordusundan 110 bin asker ile ağır silahları Türkiye, Kuveyt ve Ürdün üzerinden tahliye etmeyi planlaması; Türkiye-İsrail ilişkilerinin neredeyse ‘kriz’ boyutunda gergin olması ve soykırım iddialarını içeren tasarısının Amerikan Kongresi’ne getirilmesi yönündeki yeni girişimler, Hillary Clinton’ın ziyaretini önemli kılan baş unsurlar arasında yer alıyor.

Çıkış rotası Türkiye olacak mı?

Irak’ta halen 150 bin Amerikan askeri bulunuyor. Obama ise 19 ay içinde 110 bin asker ve ağır silahları Mersin ve İskenderun limanlarını da kullanarak geri çekmek istiyor. Diplomatik kaynaklara göre Hillary Clinton bu ziyaret sırasında, çıkış rotası olarak Türkiye’yi kullanmayı istediklerini Ankara’ya iletmeyi planlıyor. 

ABD'den Rusya'ya 'reset' düğmesi

2003 yılında ABD Irak’a Türkiye üzerinden girmek istemiş ancak 1 Mart’ta TBMM’de yapılan oylamada buna onay çıkmayınca ‘tezkere krizi’ patlak vermişti. Bunun üzerine Amerikan birlikleri Kuveyt üzerinden Irak’a giriş yapabilmişti.

ABD ile ilişkiler o zamandan beri kısmen gerginliğini koruyor. Bununla birlikte, Bush yönetimince Kasım 2007'den itibaren PKK'ya karşı mücadelede aktif işbirliğinin kabul edilmesiyle başlayan iyileşme sürecini de gözden kaçırmamak gerekiyor. 

'Soykırım'a karşı yine İncirlik mi? 

Hiç kuşkusuz, ziyaretin en önemli gündem maddelerinden birini de Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve bunun ABD’deki yansımaları oluşturuyor. Hillary Clinton’ın, Ankara-Erivan yakınlaşmasına tam destek vermesi; Türkiye’nin ise Amerikan Kongresi'nin gündemine getirilebilecek yeni bir "soykırım" tasarısının geçmesini engelleyecek adımlar atması bekleniyor. 

FT: Ermeni tasarısı ABD-Türk ilişkilerini bozar

Ankara, ABD’nin, İncirlik Üssü’nün kullanımının ‘zora girebileceğini’ ima ederek, yani bir anlamda İncirlik kozunu oynayarak 2007 yılında, Ermeni tasarısının Amerikan Kongresi’nden geçmesini engellemişti. Bill Clinton ve George W. Bush, her yıl 24 Nisan’da yapılan ‘Ermeni soykırımını anma’ törenlerinde ‘soykırım’ kelimesini kullanmayıp Ermeni lobisinin eleştirilerine maruz kalmıştı.

Obama tasarıya onay taraftarı

Yeni ABD Başkanı Barack Obama ise seçim kampanyası sırasında, soykırım iddialarının ABD tarafından tanınmasını desteklediğini açıkça ifade etti. İsrail’in Gazze operasyonlarının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından Davos’ta şiddetli bir şekilde eleştirilmesinin ardından, perde arkasından yıllardır Türkiye’yi destekleyen Yahudi lobilerinin Türkiye’ye karşı ‘soğuması’ nedeniyle, soykırım tasarısının bu yıl ABD’den geçme şansının yüksek olduğu da öne sürülüyor. 

Babacan: Bu yıl 24 Nisan riskli

Dışişleri Bakanı Ali Babacan da verdiği bir demeçte, "Bu yıl 24 Nisan riskli. Biz yanlış bir adım atılmayacağına inanmak istiyoruz. Umarım hata olmaz" dedi.

Yeni tezkere gerekebilir

Bununla birlikte, Irak’taki operasyonlar için İncirlik’in hâlâ çok önemli bir stratejik üs olduğu göz önüne alınırsa, Obama yönetiminin, ‘soykırım’ demeden önce etraflıca oturup düşünmesi gerekiyor. Çünkü Ankara’daki diplomatik kaynaklara göre, ABD’nin Türkiye üzerinden silah ve asker tahliyesi yapabilmesi için TBMM’den tezkere alması gerekebilir.

Ortadoğu ve Avrupa'daki temaslarının ardından Türkiye’ye gelecek olan Hillary Clinton’ın Ankara’daki temaslarının gündeminde, ayrıca, Türkiye-İsrail ilişkilerinin bugünü ve geleceği, uluslararası güvenlik ve Filistin-İsrail çatışması gibi konular da bulunuyor.

Sabah önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek olan Clinton, daha sonra Anıtkabir'i ziyaret edecek. Clinton, Dışişleri Bakanı Ali Babacan ile bir araya gelecek ve görüşmenin ardından Dışişleri Bakanlığı'nda verilecek çalışma yemeğine katılacak. Amerikalı Bakan'ın, öğleden sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kabul edilmesi ve aynı gün Ankara'dan ayrılması bekleniyor.

Peres öpücüğü Ankara'yı ısıtacak mı?

İsrail'in Gazze operasyonuna tepkisini göstermek isteyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Davos’ta krize neden olan oturumda, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e dönerek, “Sen benden yaşlısın. Sesin de çok çıkıyor. Öldürmeye gelince onu çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl vurduğunuzu çok iyi biliriz” diyerek, İsrail liderinin ve dolayısıyla tüm dünyanın donup kalmasına neden olmuştu.

Ancak önceki gün aynı Peres, ‘bütün İsrail hükümetlerinin arkasındayız’ diyerek kendilerine açık çek veren ABD’nin yeni Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ı dünyanın gözleri önünde çok samimi bir şekilde yanağından öpüverdi. Bu öpücüğün Ankara üzerindeki etkisinin ne olacağını ise zaman gösterecek.