ABD Başkanı Trump’ın Kaşıkçı cinayetinde Veliaht Prens’in sorumluluğunun olup olmadığına dair kararı için tanınan süre dolarken NYT gazetesi Prens'in Kaşıkçı ile ilgili istihbarata takılan ses kayıtlarını haberleştirdi.ABD Kongresi'nin Kaşıkçı cinayetinin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın talimatıyla işlenip işlenmediğini saptaması için Başkan Donald Trump'a verdiği mühlet bugün dolarken New York Times gazetesi, Prens Muhammed'in gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın "kurşunlanmasından" bahsettiği ses kayıtlarını haberleştirdi.
Gazetenin ses kayıtlarıyla ilgili raporları okumuş ABD’li ve yabancı istihbarat görevlilerine dayandırdığı haberinde Veliaht Prens Muhammed'in, Kaşıkçı’nın 2 Ekim'de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesinden bir yıl önce Kaşıkçı için gerekirse “kurşun” kullanılabileceğini söylediğini yazdı.
Veliaht Prens ile yardımcısı Turki Aldakhil arasında Eylül 2017'de yapıldığı belirtilen ve Amerikan istihbarat kurumları tarafından dinlenerek raporlaştırılan konuşma kayıtlarında, Muhammed'in, o dönem ABD’de yaşayan Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan'a dönmeye ikna edilememesi durumunda zorla getirilmesini söylediği aktarıldı. Kayıtlara göre Veliaht Prens bunun işe yaramaması durumunda Kaşıkçı'yı kurşunlayacağını söylediği belirtildi.
Gazeteye konuşan ABD'li istihbarat görevlileri, Muhammed'in gerçek anlamda bir kurşun kullanmaktan bahsetmiş olmayabileceğini, bunu Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan'a dönmemesi halinde öldürülmesi için gerekli olanın yapılmasını istediğini belirtmek için mecazi anlamda kullanmış olabileceğini ifade etti. Gazete ayrıca, Muhammed ile yardımcısı arasında geçen bu konuşmadan günler sonra Cemal Kaşıkçı’nın Washington Post gazetesi için köşe yazmaya başladığını da belirtti. Kaşıkçı köşelerinde genellikle Suudi Arabistan yönetimini ve Veliaht Prensi hedef alan yazılar kaleme alıyordu.
Altun: Suudi görevliler şeffaflıktan yoksun
Türkiye de Kaşıkçı konusunda Suudi Arabistan yönetimi üzerindeki baskıyı artırıyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun Reuters'a verdiği yazılı röportajda Kaşıkçı cinayetinin soruşturulması sürecinde Suudi görevlilerin "şeffaflıktan tamamıyla yoksun” olduğunu ve görevlilerin "sahte inkarları” nedeniyle soruşturma etrafında pek çok belirsizliğin oluştuğunu söyledi.
Suudi yetkililerin soruşturma süresince Türk mevkidaşları ile uluslararası topluma yönelik davranışlarında "açık olmadıklarını” belirten Altun, "Suudi mercilerin, adaletin yerini bulmasını istediklerini göstermeleri için Kaşıkçı'nın katillerini cinayetin işlendiği Türkiye'ye iade etmek zorunda olduğunu” söyledi.
Altun'un bu açıklaması Birleşmiş Milletler (BM) Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard'ın Kaşıkçı cinayeti kapsamında 28 Ocak-3 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti sonrasında yaptığı açıklamalardan bir gün sonra geldi. Callamard, Türkiye'de topladığı delillerin, Kaşıkçı'nın "Suudi Arabistan devleti yetkililerince planlanıp işlenen, önceden tasarlanmış, hunharca bir cinayete kurban gittiğini" ortaya koyduğunu söylemişti.
Senato'da yasa teklifi
Başkan Trump'ın Kaşıkçı cinayetiyle ilgili Prens Muhammed'in rolü ve Riyad yönetimine karşı ne tür önlemler alınacağı konusunda somut açıklama yapması için ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi'nin Ekim ayında verdiği 120 günlük mühlet 8 Şubat Cuma günü doluyor.
Ancak Trump'ın konuyla ilgili ciddi bir adım atacağını düşünmeyen ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi üyeleri, ABD'den Suudi Arabistan’a yapılan silah satışlarının durdurulmasına yönelik Perşembe günü bir yasa teklifinde bulundu.
Yasa teklifinin, haftaya Çarşamba yapılacak oturum sonrasında, Demokratların çoğunlukta bulunduğu Temsilciler Meclisi'nden geçmesi bekleniyor. Bunun ardından Senato’dan da onay alması gereken yasa teklifini Başkan Trump’ın geri çevirme hakkı bulunuyor.
DW,AFP/DÇÜ,BK
© Deutsche Welle Türkçe
