Bir dönem Fethullah Gülen'e en yakın kişilerden biri olarak bilinen, ancak daha sonra cemaatten koparak 'itirafçı' olan Nurettin Veren, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişiminin kilit ismi, firari Adil Öksüz ile ilgili olarak "Adil Öksüz 1000 parçalık pazılın, sadece bir parçasıdır" dedi. Veren, sözlerinin devamında "Asya Bank’da bir dönem yönetim kurulu başkanlığı yapan kişi ve kurucu ortaklarının yüzde 80’i şu anda İstanbul’da elini kolunu sallayarak, işlerine devam etmektedir. Bank Asya eski yönetim kurulu başkanı, üç tane fabrikasını işletiyor ve faaliyetlerine devam ediyor" ifadesini kullandı.
Nurettin Veren'in Yeni Akit'te, "Bırakalım şu Adil Öksüz ile ilgilenmeyi" başlığıyla yayımlanan (30 Ağustos 2017) yazısı şöyle:
Adil Öksüz her şeyin kilit noktası ve kilit adamı değildir. Adeta bu meseleyi kilitlemek ve cambaza bak demek için, kasten gündemde tutuluyor ve FETÖ olayını örtbas etmek veya sulandırmak için üzerinde kasıtlı olarak konuşulan, bulabilirsek darbe olayının tamamının çözülebileceği intibaı uyandırılıyor. Halbuki Adil Öksüz 1000 parçalık pazılın, sadece bir parçasıdır.
Elimizde şu anda Adil Öksüz’den çok daha önemli bilgilere sahip, beyin takımından olan FETÖ ile geçmişte her meseleyi her an görüşen, Hidayet Karaca, Ali
Ünal, İlhan İşbilen, Kemal Batmaz, Alaattin Kaya, denizci imam Orhan Sipahioğlu, tutuklu generallerden Muhittin Elgin, Kutbettin Gülen, gibi önemli isimlerin hepsi şu anda devletin elinde.
Dışarıda ise; Beyin takımından olan Osman Karakuş’un Kırgızistan’da olduğu, Harun Tokak’ın İsrail’de olduğu, Recep Uzunallı’nın Yunanistan’da olduğu, Ali Katırcıoğlu’nun Güney Afrika’da Ali Rıza Tanrısever ile beraber olduğu.. Ahmet Kara, Naci Tosun gibi beyin takımının, buralarda cirit attığı.. En önemlisi Avrupa’da Mehmet Ali Şengül, Abdullah Aymaz, Şerif Ali Tekalan, Mustafa Özcan, gibi bütün Asya, Avrupa ve Amerika ülkeleri arasında 300 civarında gezen ağabeyler ve imamlar olarak dolaştığı.. Emre Uslu, Önder Aytaç, Emre Çelik, Faruk Daban, Ekrem Dumanlı, Rodi Jeans’ın sahipleri Fetin ve Fatih Kazancı, Akın İpek, eski Tuskon genel başkanı Rıza Nur Meral gibi önemli isimlerin de ABD, İngiltere, Avrupa ülkeleri arasında, sürekli hareket halinde olduğu.. Bunlarla ilgili bir girişimde bulunmadan, gündeme bile getirmeden, sadece varsa yoksa Adil Öksüz meselesine yoğunlaşmak ve onun peşine düşmek, örgüte zaman kazandırmak, lobi faaliyetleri, ticari faaliyetleri ilegüçlenmesi ve örgütü sürüklemesi, lokomotif görevi yapmasını serbest bırakmak, hiç de uygun bir strateji ve mücadele yolu değildir.
Yukarıda saydığım isimler ve bunlar gibi diğerleri büyük bankalarla, holdingler ile işbirliği yaparak, televizyonlar, gazeteler satın alıp, Türkiye aleyhindeki karalama kampanyalarına devam ediyorlar.
Türkiye içerisinde ise; Kabuk değiştirip evrimleşerek, öncelikle YÖK içerisinde ve üniversitelerin hepsinde, FETÖ’nün yurtdışı üniversiteleri ile irtibatlar kurularak, yeni eleman devşirmeleri sürmektedir.
Asya Bank’da bir dönem yönetim kurulu başkanlığı yapan kişi ve kurucu ortaklarının %80’i şu anda İstanbul’da elini kolunu sallayarak, işlerine devam etmektedir. Bank Asya eski yönetim kurulu başkanı, üç tane fabrikasını işletiyor ve faaliyetlerine devam ediyor.
Daha önce aynen Tuskon’un yaptığı faaliyetler de, şu anda 150 ülkede devam ediyor. Bütün bunlara rağmen, hâlâ daha Adil Öksüz ile uğraşmak, öteki işleri gündeme getirmemek, ya bu işi bilmemek ve anlamamak demektir, ya da özellikle Adil Öksüz’ü cambaza bak diyerek, öne sürmek ve insanları onunla oyalamak demektir.
FETÖ şu anda ABD’de bundan memnun ve mutludur. Almanya’da kapı kapı Türkiye aleyhinde broşürler dağıtan ablalar faaliyet yapmakta, daha önceki yıllarda Zaman Gazetesi ve Sızıntı dağıttıkları gibi, şimdi de Türkiye aleyhinde broşürler bastırıp, karalama kampanyalarına kapı kapı dolaşarak devam etmektedirler.
Tuskon başkanı Rıza Nur Meral, Suat Yıldırım, Nevzat Ayvacı, Ali Çelik, Erdoğan Tüzün, Mesih Gülen, Adil Öksüz’den çok daha önemli isimlerdir.
Hatta şu anda Türkiye’de olabileceğini düşündüğüm Mesut Ülker, Yusuf Pekmezci, Muhammed Çetin, eski AK Parti milletvekili İbrahim Hasgür, nerededirler.
Bunlardaki bilgiler imam olmaları ve organize olmaları itibariyle, çok çok önemlidir. Şu anda içeride olan Orhan Sipahioğlu kurmay binbaşılıktan ayrıldıktan sonra, iki ayrı ilçe belediyesinde çalışmış, 2016 yılında tutuklanarak cezaevine konulmuştur.
Büyükanıt Paşa’nın yaveri veya özel kalemi durumuna kadar sokulmuş olan Muhittin Elgin, şu an cezaevindedir. Onlardan elde edilecek bilgiler, Adil Öksüz’den alacağımız bilgilerden çok fazladır, Niçin bu isimlerin üzerinde yoğunlaşılmıyor?
Bu konularla ilgili başsavcılar, bu işin felsefesini, topografyasını, mücadele yöntemlerini iyice öğrenip, kimlerin gerçek imam, kimlerin de önemsiz olduğu hususunda, iyi bir ihtisas yapmaları gerekir.
Bütün üniversitelerde FETÖ ile mücadele kürsüleri kurulup, savcıların, hakimlerin ve emniyet mensubu uzman kadroların acilen yetiştirilmesi lazım.