T24 / Çeviri
ABD'nin saygın gazetelerinden New York Times, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti sırasında yaşanan arbedenin görüntülerini kare kare inceleyerek, Türk korumaların protestoculara saldırı anında tam olarak neler yaşandığı sorusuna yanıt aradı.
Olaylara karışan bir kısmı resmi görevli 24 kişinin görüntülerini farklı açılardan değerlendiren NYT, saldırganların büyük bir kısmı ABD vatandaşı olan protestocuların sayıca iki katı olduğunu ve bu kişiler hakkında şimdiye kadar herhangi bir yasal süreç başlatılmadığını aktardı.
Protestoculara saldıranlar arasındaki 10 kişinin koyu renk takım elbiseler giydiğini ve kulak içi sinyal alıcı cihazlar kullandıklarını kaydeden NYT, aralarından en az dördünün de silah taşıdığını belirterek, “Yakalarında Türkiye rozetleri ve kimlik kartları vardı” ifadelerine yer verdi.
New York Times’ın, Amerika’nın Sesi’nin yayınladığı görüntüleri inceleyerek oluşturduğu analiz şöyle:
-Koyu renk takım elbise giyen adamlardan ikisi protestoculara karşı taaruza geçti ve görünen o ki kavganın ana kısmını bu kişiler başlattı.
-Bu iki adamın hareketlerini takip etmek için 5 farklı kamera açısından yararlandık. Adamlardan birinin kimlik kartında Türk ve Amerikan bayraklarının yanı sıra, onun ABD’yi ziyaret eden delegasyonun bir üyesi olduğuna işaret eden Türkiye Cumhurbaşkanlığı mührü yer alıyordu.
-Aşağıdaki görüntülerde elinde megafon olduğu görülen Sayid Reza Yasa, bu iki adam kendisini göğsünden ve yüzünden tekmelediğinde yerde yatıyordu.
-Bir noktada, neredeyse dört kişi aynı protestocuya saldırıyordu.
-Başka bir koruma, 26 yaşındaki Ceren Borazan’ın boğazına yapıştı ve onu yere savurdu. Times’a konuşan Borazan, “Bana sen ölüsün diyordu. Kendimi çok kötü hissettim. Bir kadın, Amerikalı ve Kürt olarak şu anda burada bile güvende hissetmiyorum” ifadelerini kullandı.
-Bu kişilerin kimlikleri belli değil ancak şiddeti kayıt altına alan Türkiye’nin resmi haber ajansı Anadolu Ajansı, cumhurbaşkanı korumalarının ve Türk polisinin kavgaya dahil olduğunu aktardı.
Washington’daki Türkiye Büyükelçiliği’nden bir görevli, şiddet olayına karışanlarla ilgili yorum yapmayı reddetti. Geçen hafta yapılan açıklamada ise Büyükelçilik, protestocuların agresif bir biçimde cumhurbaşkanını karşılamaya gelen Türkiye ve ABD vatandaşlarını provoke ettiğini savunmuştu.
Haki giyen adamlar
Protestoculara saldıranlardan altısı, Türk korumaların yazın giydiği üniformaları andıran haki kıyafetler giymişti. Üç tanesi aşağıdaki görüntülerde yer alıyor:
Haki giyenlerden üçü, protestoculara karşı taaruza geçti. İçlerinden biri iki kadını yere serdi ve bir diğeri de eylemcilerden Lucy Usoyan’ı yerde yatarken tekrar tekrar tekmeledi. Üçüncü adam ise yere fırlatılmasının ardından Sayid Reza Yasa’yı tekmelemeye devam etti.
Kavgadan sonra çekilen bu videoda, dört adamın etrafta durduğu ve içlerinden birinin Washington polisiyle kavga ettiği görülüyor.
Grubun üç üyesi arbedeye koşarak en az üç protestocuya saldırıyor.
Erdoğan’ın sivil destekçileri
Saldırganların bazıları, kendilerini Erdoğan’ın destekçisi olarak nitelendirip Washington’a onunla tanışmak için geldiklerini söyledi. Çoğunluğu günlük kıyafetler giyen ve silahlı gibi gözükmeyen bu kişilerin, -eğer varsa Türk güvenliğiyle ilişkileri bilinmiyor. Ancak bu kişiler kavgada merkezi bir rol oynadılar. Alpkenan Dereci ve Sinan Narin, kavgaya en başından dahil olarak sokakta karşı karşıya geldiklerinde protestocuları itti ve yumrukladı.
Videoda sarı tişörtüyle görülen Dereci, arbedeye katılarak bir kişi tekrar eden bir şekilde yumrukladı. Bunun ardından protestoculardan biri kafasına megafonla vurdu ve yüzünde derin bir kesik oluşturdu.
Virginia'da bir mülkü olan Narin, protestocuların tişortünü yırttığını ve kendisine şişeler attığını soyledi. Narin, Facebook'una da Türkce olarak "Kavga benimle başladı" yazdı. Facebook'a, daha sonra cekilen tişortünün yırtıldığı ve suratının kanlı olduğu bir video koydu.
Kavganın büyümesinden sonra Narin, güvenlik gorevlilerini takip ederek protestoculardan birini, Lucy Usoyan'ı yerdeyken tekmeledi. Ardından Washington polislerinden bir tanesi onu sokağa kadar geri gotürdü.
Gazetecilere yaptığı aıklamada yerdeki bir kadını tekmelediğini kabul eden Narin, "Dikkat etmiyordum. Onun erkek olduğunu sanmıştım. Bir kadının asla tekmelemem" dedi. Kendisini savunmaya calıştığını iddia eden Narin protestocuları 'terorist' olarak nitelendirdi ve kendisini yumruklayarak ve tükürerek kavgayı onların başlattığını, kendisinin ortalığı sakinleştirmeye calıştığını savundu.
TRT'deki habere gore bir diğer kişi olan Alpkenan Dereci ise Washington'a Toronto'dan kuzeni Ahmet C. Dereci'yle birlikte geldi. Adının Ahmet olduğu belirtilen mor tişortlü kişinin, ikinci saldırı gerekleştiğinde protestocuları yumrukladığı ve tekmelediği gorüldü.
Eyüp Yıldırım isimli ücüncü kişinin ise videoda polise, Alpkenan Dereci'nin kuzeni olduğunu söylemesi yer aldı. "Ben bir Amerikan vatandaşı ve vergi mükellefiyim" diyen Yıldırım, yerde yatan Usoyan'ı defalarca tekmeledi. New Jersey kayıtlarına göre, Yıldırım 50 yaşında ve ABD'de üç şirketi bulunuyor.
Yıldırım ve Dereci kuzenler yorum taleplerine yanıt vermedi.
Yerde tekmelenen Usoyan ise sarsıntı geçirdiğini ve doktorun kendisine 6 hafta çalışamaz raporu verdiğini belirterek, "Hayatta olduğum için mutluyum" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın heyeti
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, kargaşayı Türkiye Büyükelçiliği rezidansına yakın bir yerde duran siyah Mercedes arabanın icerisinden izledi. Onun yaşanan çatışmada bir rolü olup olmadığı belli değil. Ancak video, maiyetindekilerin en azından birinin kavgaya koştuğunu ve protestocuları yumrukladığını, tekmelediğini gösteriyor.
Arabasından oturan Erdoğan'ın arka kapıya eğilen güvenlik şefi Muhsin Köse'yle konuştuğu gorülüyor. Erdoğan'la konuşmasının ardından Köse'nin kulaklıktan bir şeyler söylemesiyle birlikteyse korumalardan üç tanesi protesto alanına doğru aceleyle hareket ediyor.
Kargaşa birka dakika sonra başlarken, bu adamlardan birinin videoda insanları yumrukladığı ve tekmelediği görülüyor.
Köse'nin meslektaşlarından iki tanesi kargaşanın bitmesinin ardından bahçede bir araya gelerek arabaya dönüyor ve sonrasında Erdoğan arabasından ayrılarak binaya giriyor. Önceki karmaşayla Erdoğan'ın varışı arasında birkaç dakika geçerken, polis grupları ayırıyor ve Türk güvenlik görevlileri polis çizgisinin arkasında kalıyor.
Protestoculardan Ceren Borazan ise Köse'nin kulaklıktan konuşmasının ardından on korumanın sokağın öbür tarafına geçtiğini ifade ediyor.
25 Mayıs 2017- Türkiye ve dünya gündeminde neler oldu?