Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun geçmiş yıllarda attığı tweet'ler nedeniyle aldığı 9 yıl 8 aylık hapis cezası, istinaf mahkemesi tarafından onanmasını bugünkü köşesinde yorumladı. Şener, "Kaftancıoğlu, burada yazmayı bırakın, sokakta söylemeye bile utanılacak tweet’leri hem mahkemede hem de mahkeme dışında savundu. Kaftancıoğlu umarım beraat eder, çünkü terbiye ve ahlaktan yoksun olmak ceza gerektiren bir suç değildir" düşüncesini dile getirdi.
5 Ağustos 2019 günü Posta gazetesinde yazdığı yazının bir bölümüne de yer veren Şener yazısında şunları kaydetti:
Köşemde hem Kaftancıoğlu, hem de onun hakkında açılan dava ile ilgili düşüncemi şöyle ifade etmiştim:
“16 Ocak 2018 günü Twitter’da bir kullanıcı CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu ile ilgili bir hatırlatma yapmış, ‘Nedim Şener’i tebrik ediyorum, senin nasıl bir pislik olduğunu çok önceden tespit etmiş ve engellemiş’ diye yazmıştı. Ben de o kişiye cevap olarak, Kaftancıoğlu’nu kastederek, ‘Çamurdur bulaşmasın diye...’ cevabını verdim. Kaftancıoğlu CHP il başkanı olur olmaz 17 Ocak 2018 günü avukatına talimat vererek hakkımda Büyükçekmece Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Dilekçede benim Twitter hesabımın kapatılmasını isterken, hakkımda hakaret, iftira, kişilik haklarına saldırı, tehdit, bilişim teknolojileri vasıtasıyla herkesin gözünde küçük düşürme, kişilerin huzurunu bozmaktan dava açılmasını istedi. İfademi verdim, suç duyurusu yapılan Büyükçekmece Savcılığı soruşturmayı tamamlamış ve hakkımda “takipsizlik kararı” vermiş.
Şimdi Canan Kaftancıoğlu, yazdığı saçma sapan ve hakaret dolu tweet’leri nedeniyle yargılanıyor. Umarım beraat eder, çünkü terbiye ve ahlaktan yoksun olmak ceza gerektiren bir suç değildir. Ayrıca içinde bulunduğu çürümüşlük ceza ile de tedavi edilemez. İşin tuhafı, Kaftancıoğlu benim hakkımda akıl almaz bir suç duyurusu dilekçesi hazırlatırken, kendisinin attığı o çirkin tweet’leri şöyle savunmuştu:
“Unutmayalım ki siyasilerin, parti başkanlarının diğer insanlara nazaran ağır eleştirilere daha fazla katlanmak zorunda oldukları demokratik toplumlarda geniş bir kabul görmüştür. Bu eleştiriler çok sert, hatta kırıcı, ağır eleştiri abartıya dayalı bile olabilir.”
Ancak yerel mahkemenin verdiği karar bir üst mahkeme olan istinaf tarafından da onandı. Şimdi önünde Yargıtay safhası var. Ben yine bir yıl önceki görüşümü tekrar edeyim, “Umarım beraat eder, çünkü terbiye ve ahlaktan yoksun olmak ceza gerektiren bir suç değildir. Ayrıca içinde bulunduğu çürümüşlük ceza ile de tedavi edilemez.”
Hakareti savununca alacağı alkışların kendisini büyüteceğini zannediyor. Böylelerine ceza gerekmez, çünkü içinde bulunduğu çürümüşlük ceza ile tedavi edilemez.