Nazlı Ilıcak'ın Vatan'ın sahibi Zafer Mutlu'ya destek verdiği "Mutlu, yandaş olsaydı?" başlıklı yazısı Kıbrıs baskısı çıkarıldı. İşte Ilıcak'ın sansürlenen o yazısı...
Nazlı Ilıcak'ın bugün Sabah'ta yayınlanan yazısından çıkarılan bölüm:
Mutlu yandaş olsaydı?
Vatan gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Mutlu"nun, Kemerburgaz"daki Vakıf okulunun binaları, evvelki gün, sabaha karşı, belediye ekipleri tarafından, “kaçak olduğu” gerekçesiyle yıkıldı.
Zafer Mutlu, Milli Emlâk"tan arsa tahsisi almıştı ama, Eyüp Belediyesi, bu arazinin kendisine ait olduğunu ileri sürüyordu ve Maliye Bakanlığı"nın tahsis ettiği arsayla ilgili açtığı iptâl davasını kazanmıştı. (27 Mayıs 1999) Mutlu, buna rağmen, hem kolej inşaatını tamamladı, hem de Milli Eğitim Bakanlığı"ndan okul işletmek için ruhsat aldı. Ortada bir hukuki ihtilâf var. Ama, pekâlâ, uzlaşma yoluyla bu ihtilâfın halli mümkündü. Buna mukabil, yıkım kararı alındı ve icra edildi.
*İstanbul"daki tek kaçak bina Zafer Mutlu"nunki mi?
*Bina kaçak bile olsa, Eyüp Belediyesi, uzlaşma yoluna gidip, bir bedel karşılığı okulların faaliyetini sürdürmesine imkân tanıyamaz mıydı?
*Bu okul, Zafer Mutlu"ya değil de, AK Parti"ye yakın bir işadamına ait olsaydı, böyle bir yıkım kararı uygulanır mıydı?
Öte yandan:
*Zafer Mutlu sade bir vatandaş olsaydı, Milli Emlâk ile Eyüp Belediyesi arasındaki ihtilâfa rağmen, “Nasılsa bana dokunulamaz” düşüncesiyle ruhsatsız inşaat yapmaya cesaret eder miydi?
*Zafer Mutlu sade bir vatandaş olsaydı, Milli Eğitim Bakanlığı okul işletmek için ona ruhsat verir miydi?
Türkiye"de çarpık bir düzen var. İktidar, yandaşlarını koruyor, hukuki süreç, daha ziyade yandaş olmayan kişi söz konusu olduğunda akla geliyor. Buna mukabil, kendini güçlü hissedenler, belirli bir dokunulmazlık zırhına sahip olduklarını düşünüp, kanunlara ve düzene uymama hakkını kendilerinde görüyorlar.