* Murat Batı
Son dönemlerde evliliklerin çeşitli nedenlerle son bulmasına ilişkin gerek çevremde gerekse basında yer alan haberler çok fazlalaştı. Özellikle sanatçı, ünlü, futbolcu ya da zengin iş adamlarının boşanma davaları tüm basının manşetlerini boydan boya işgal ettiğini ve bu haberlerle de magazin sever halkımızın maalesef fazlasıyla ilgilendiğini görmekteyim. Bu boşanma haberlerinin kuşkusuz en dikkat çekici noktası ise eşlere ve çocuklara verilen yüksek tutardaki nafakalardır. Boşanan ünlü ve hatta zengin ise verilen nafakanın boyutu da dudak uçuklatmaktadır. Birçok kişi, bu haberlerden fazlasıyla etkilenmiş ki farklı kanallardan bana ulaşıp bunlardan vergi alınıp/alınmayacağını soruyor. Peki, gerçekten de verilen bu nafakadan vergi alınmakta mıdır? Sizleri sabırsızlandırmadan cevabı hemen vereyim. “Hayır”.. hiç vergi alınmamaktadır. Hiç adil değil dediğinizi duyar gibiyim. Konuyu önce teorik sonra iki ünlü özelinde şöyle açıklamaya çalışayım.
Nafaka alan gelir vergisi ödemeyecek..
Nafakanın tutarı ne kadar olursa olsun Gelir Vergisi Kanunu’nun 25/8’inci maddesi uyarınca istisna edilmiştir. Daha net bir ifadeyle; nafakalar, ister kanun hükmüne göre isterse mahkeme kararına göre ödensin, nafakayı alanlar gelir vergisine tabi olmayacaklar. Yani nafakayı alan kişi padişah kızı da olsa bu nafakadan gelir vergisi alınmayacaktır. Çok güzel değil mi?
Nafaka alan veraset ve intikal vergisi de ödemeyecek..
Veraset ve intikal vergisi, ivazsız yani karşılıksız intikallerden alınan bir vergidir. Veraset ve İntikal Vergisinin iki ayağı vardır. İlki veraset yoluyla edinilen iktisaplar ikincisi ise veraset dışında kalan yarışma, çekiliş ve bağışlar gibi iktisaplardır. İki durumda da ortak nokta edinimin ivazsız olmasıdır. Yani karşılıksız servet transferleri veraset ve intikal vergisi kapsamında vergiye tabi tutulacaktır. Ancak Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu’nun 2/d maddesi uyarınca maddi ve manevi zarara karşılık verilen “tazminatlar” ivazsız intikal sayılmıyor. Bu nedenle nafakanın bir tür tazminat sayılması münasebetiyle veraset ve intikal vergisi de ödenmeyecektir. Yine çok güzel değil mi?
Acun Ilıcalı’nın eski eşi Şeyma Subaşı ve kızı Melisa’ya verdikleri de vergiye tabi değil
Acun Ilıcalı, boşanma protokolü karşılığında kızı Melisa’ya 10 milyon TL değerinde bir ev ve boşandığı eşi Şeyma Subaşı’na ise her ay 125 bin lira nafaka ödemektedir. Parasal olarak baktığımızda, ödenen bu meblağlar, eminim çoğumuzun hayal bile edemeyeceği bir düzeydedir. Tutar çok yüksek ama vergi hiç yok. Eski eş Şeyma Subaşı’na her ay verilen bedelin 115 bin TL’si yoksulluk nafakası, çocuk Melisa için ise her ay 10 bin TL iştirak nafakası ve toplamda 125 bin TL nafaka ödenmektedir. Nafakanın türü ne olursa olsun vergiden istisna edilmesine de engel değildir. 125 bin TL net bir tutardır yani ne gelir vergisi ne de veraset ve intikal vergisi ödenecektir. Gerçekten çok güzel..
Acun Ilıcalı, kızı Melisa’ya ise 10 milyon TL değerinde bir ev verdi. Bu ev, maddi ve manevi bir zarar karşılığı verildiği için ivazsız yani karşılıksız sayılmayacaktır ve dolayısıyla veraset ve intikal vergisi de ödenmeyecektir.
Cengiz Holding’in sahibi Mehmet Cengiz de eşine yüksek tutarda nafaka ödeyecek
Bu aralar basında sıklıkla manşetlere düşen bir haber de; Cengiz Holding’in hissedarı ve yönetim kurulu başkanı Mehmet Cengiz'e, 6 çocuğunun annesi Fatma Cengiz, şiddetli geçimsizlik ve zina nedeniyle boşanma davası açtığını, Mehmet Cengiz beyin eşinin bu boşanma karşılığında aylık 750 bin TL tedbir nafakası, 250 milyon TL maddi, 150 milyon TL manevi olmak üzere toplam 400 milyon TL tazminat talep edildiği yazmakta. Haber ne kadar doğru bilemem elbette.
Ama boşanma elbette iyi bir şey değildir. Ancak bu şekilde bir dava da açılmışsa çıkacak kararın iki tarafın da istekleri doğrultusunda olmasını umarım. Ancak basına göre istenilen nafaka tutarı yine dudak uçuklatacak cinsten. Nafaka, sözlükte muhtaç eşlerin birbirlerine, ana babanın küçük çocuklarına, alt soyun üst soya, üst soyun alt soya, refahta olan kardeşlerin zaruret durumundaki kardeşlerine yaptığı yardım olarak tanımlanmaktadır. Ancak görüldüğü üzere ödenen bu nafakaların tutarı çok fazla ve tek bir ay ödenecek nafakanın bile karşı tarafı ihya edeceği açıktır. Ancak bu ödenecek nafakadan da herhangi bir vergi alınmayacaktır.
Bu haberler yalanlanmadığına göre bu tarz nafaka ödemeleri hiç de adil değil
Basına düşen bu tarz haberler, nafaka ödeyenler ya da nafakayı alanlar tarafından yalanlanmadığına göre bu haberler doğru gibi duruyor. Hatta konuyu magazinleştirmemek adına konuyu kişiler özelinden çıkartmam da gerekiyor herhalde. Ancak bu haberlerin ortak özelliği bu nafakayı ödeyenlerin, sanatçı, futbolcu, ünlü ya da zengin iş adamı olmaları ve verilen nafakaların astronomik tutarda olmalarıdır. Nafaka ödemelerinin amacı, kişilerin zaruret durumunu azaltmaktır. Ancak bu tarz “nafaka” ödemeleri amacını çok aşmaktadır.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın ivedilikle bu konuya bir el atması ve belli bir tutarı aşan nafakaların vergi kapsamına alınması için bir düzenleme yapması gerekmektedir.
* Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Ali Fuad Başgil Hukuk Fakültesi, Mali Hukuk Anabilim Dalı Başkanı