Dünya
Deutsche Welle

Müslümanlara seçim kitapçığı

Almanya’da Müslümanların kime oy vereceğine dair bir genelleme yapılamıyor. Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi, Müslüman seçmenlerin karar vermesini kolaylaştırmak için bir seçim kitapçığı hazırladı.

22 Eylül 2017 10:54

Almanya'da 24 Eylül’de yapılacak genel seçimler için hemen tüm siyasi partilerin seçim programlarında ülkedeki Müslüman nüfusu da ilgilendiren farklı başlıklar ve görüşler yer alıyor. Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) çifte vatandaşlığı yalnızca istisnai durumlar için uygun görüyor, Hür Demokrat Parti (FDP) yurt dışından finanse edilen İslam birliklerini eleştiriyor, Sol Parti ise Müslümanların dini günlerinin resmi tatil olarak tanınmasını istiyor. Bunlar partilerin Müslümanları ilgilendiren konulardaki politikaları ve Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi, İslam Gazetesi ve Almanya Müslüman Ligi tarafından hazırlanan seçim kitapçığına taşındı. Müslümanların genel seçimler öncesi ilgilenmesi olası konular başörtüsü yasağından Yemen’deki iç savaşa kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor.

Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi bu kapsamda siyasi partilere yanıtlamaları için 15 soru iletti. Sorulardan biri de, "Toplumda Müslümanlara yönelik artan ayrımcılığa karşı partinizin pozisyonu ve talepleri nedir?” oldu. Sosyal Demokrat Parti SPD, kamuda göçmen kökenlilerin sayısını artırmayı isterken, Yeşiller Partisi emniyet ve yargıda nefret suçlarına karşı mücadelede daha donanımlı hale gelinmesini talep ediyor.

Ayrımcılık, NSU ve nefret suçları…

Müslümanlar Merkez Konseyi partilere, Nasyonal Sosyalist Yeraltı terör hücresi NSU'nun cinayetlerinden nasıl bir ders çıkarılacağı sorusunu da yöneltti. Liberal Hür Demokrat Parti FDP, tepkisini "güvenlik ve yargı çalışanlarını daha duyarlı hale getirerek” göstermek istiyor. Bu konuda aynı görüşte olan Sol Parti ek olarak aşırı sağ, ırkçılık ve antisemitizme karşı bir gözlem birimi kurulmasını talep ediyor.

DW'ye açıklama yapan Müslümanlar Merkez Konseyi Başkanı Ayman Mazyek, "Bu destekle birçok kişiyi oy vermeye teşvik etmek ve karar vermeleri için de yardım sunmak istiyoruz” diyor. Mazyek halihazırda birçok Müslümanın hangi partiye oy vereceğine karar vermediğini de sözlerine ekliyor.

Erdoğan’ın boykot çağrısına alternatif olabilir mi?

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kısa süre önce Almanya'da yaşayan Türkiye kökenlilere, "Türkiye’nin düşmanları” oldukları iddiasıyla Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU), Sosyal Demokrat parti (SPD) ya da Yeşiller Partisi'ne oy vermeme çağrısı yapmıştı. Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi Başkanı Mazyek doğrudan dillendirmese de hazırlanan seçim kitapçığının Erdoğan’ın seçim çağrısına karşı bir alternatif de oluşturabileceği düşünülüyor.

Almanya’da 2010 yılında kurulan ve ekonomi, siyaset, medya, bilim ve sosyal alanlardaki Müslümanların bir araya gelmesini hedefleyen bir girişim olan "Zahnräder Netzwerk'in Başkanı Said Haydar'a göre, birçok Müslüman seçmen Türkiye-Almanya ilişkilerindeki gerginliği yakından takip ediyor.

Haydar aynı zamanda şu sıralar "Karşılaşmalar otobüsü” (Bus der Begegnungen) ile ülkeyi turlayarak, seçmenlerle bir araya geliyor, onları ilgilendiren konuları görüşüyor. Görüşmelerde, "Gelecekte nasıl bir toplum istiyoruz” sorusu öne çıkarken, Türkiye politikaları geri planda kalıyor. DW'ye konuşan Haydar, halihazırda seçim öncesi siyaseti yapıldığına dikkat çekerek, bu nedenle partilerin gerçek içeriklerini görmenin mümkün olmadığını söyledi. Haydar, "Ancak bizim de kitapçıkta göstermek istediğimiz tam olarak bu” dedi. Said Haydar hazırladıkları seçim kitapçığının partiler üstü olduğunu ve kime oy verileceğini içermediğini vurgulayarak, kitapçık sayesinde farklı Müslüman birlik ve derneklerinde genel seçimin gündeme alındığını belirtiyor.

Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi 15 soruyu Almanya İçin Alternatif partisi AfD'ye de yolladı ve çok sayıda kez tekrarladı. Ancak verilen bilgiye göre, AfD soruları yanıtlamadı.

Pusulada seçim konuları yer alıyor mu?

Peki, seçim kitapçığı Müslümanların normal seçim dönemlerinde ilgilendiği konuların ne kadarını kapsıyor? Almanya'da yaklaşık 1 milyon 500 bin Müslüman seçmen bulunuyor. Yaklaşık üçte ikisini Türkiye kökenliler oluştururken, geri kalanını ağırlıklı olarak Ortadoğu, Kuzey Afrika ve eski Yugoslavya'dan gelen Müslümanlar oluşturuyor. Seçim araştırmacısı Andreas Wüst, Müslüman seçmenlerin taleplerinin, Müslüman olmayan seçmenlerden çok da farklılık göstermediğine ve Müslüman seçmenin de sağlık, eğitim, istihdam yerleri ya da vergi konularıyla ilgilendiğine dikkat çekiyor.

Said Haydar da Müslümanların Almanya'da çok geniş bir ilgi alanına sahip olduğu görüşüne katılıyor. Ancak bu nedenle seçim kitapçığının daha az işe yarayacağını düşünmüyor. Partilere yönelttikleri soruların doğrudan Almanya'daki Müslümanların yaşantılarını ilgilendiren tartışmalar üzerine olduğunu belirten Haydar, kitapçığın siyasi tartışmalardaki boşlukları tamamladığına dikkat çekiyor.

Müslümanları ilgilendiren konular tartışılıyor mu?

Zira Müslümanlar için seçimlerde belirleyici olacak konular kamuoyunda fazla tartışılmıyor. İslam konusu her ne kadar tüm seçim etkinliklerinde ve siyasi tartışma programlarında yer bulsa da, daha ziyade göç, iç güvenlik ya da terörizm bağlamında ele alınıyor. Almanya genelinde faaliyet gösteren ve çeşitliliğin hakim olduğu bir toplumdan yana olan Neues Deutschen Organisation girişiminin sözcüsü gazeteci Ferda Ataman, tartışmalarda göçmenlerin sesinin eksik olduğuna dikkat çekerek, "Ülkenin geleceğini ilgilendiren önemli tartışmaların beyaz Almanlar tarafından yürütülüyor olması kabul edilemez” diyor.

Said Haydar da bu eleştiriye katıldığını belirtiyor ancak bir Alman vatandaşı olarak muhakkak Müslüman olarak temsiliyete ihtiyaç duymadığını da sözlerine ekliyor. Kendisi için en önemli belirleyicinin, hangi partinin zorlu süreçlerden ülkeyi çıkarabileceği olduğunu söyleyen Haydar, yine bu noktada da seçim kitapçığının önemine dikkat çekiyor.

Said Haydar, seçim pusulasının Müslüman olmayan seçmenler için de cazip olabileceğine belirtiyor. "Birçoğumuz mültecilerle bir araya geliyor, birçoğumuz spor kulüpleri ya da işyerlerinde Müslümanlarla birlikte” diyen Haydar, "karşılaşma otobüsünde” de sıklıkla birlikte yaşamın konu edildiğini söylüyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Nina Niebergall

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle